Olympe translate Turkish
24 parallel translation
- Olympe.
- Olympe.
How you arranged everything for Olympe.
Olympe için nasıl çöpçatanlık yaptığın.
Oh, look here, Olympe, there's been a little mistake about our tickets and we want you to change boxes with us.
Baksana Olympe, biletlerimizde ufak bir hata olmuş. Bizimle loca değiştirmeni istiyoruz.
Listen, Olympe, I appeal to your sense of honor, if you have such a thing.
Dinle Olympe. Senin onuruna hitap ediyorum, eğer varsa tabii.
You really are a fool, Olympe.
Sen cidden budalasın Olympe.
There's the Baron de Varville sitting over there, big as life, with that wretch, Olympe.
Varville Baronu orada o sefil Olympe'yle oturuyor.
That must worry Olympe.
Olympe'in etekleri tutuşmuştur.
Olympe wants them.
Olympe onları istiyor.
Are you really as jealous of Olympe as all that? I don't believe it.
Olympe'i gerçekten o kadar kıskandığına inanmıyorum.
But, well, he needs someone to take care of him, and I know Olympe won't.
Ama birinin ona bakması gerek ve biliyorum ki Olympe bakmaz.
- Not yet, but don't give up hope, Olympe.
- Henüz değil, ama ümidi kesme Olympe.
If you don't stop playing, Olympe will drop dead.
Çalmayı bırakmazsan Olympe yığılıp kalacak.
Don't be a cat, Olympe.
Şirretlik yapma Olympe.
From Olympe.
Olympe'ten.
Where did you see Olympe?
Olympe'i nerede gördün?
No, it's Olympe.
Hayır, Olympe.
Shut up, Olympe.
Sus Olympe.
- A martini for our guest, Olympe.
- Konuğumuza bir martini, Olympe.
- Olympe, we will finish our struggle later.
- Olympe, uğraşımızı sonra sürdürürüz.
- Salut, Olympe.
- Selam Olympe.
- Olympe, what have you said?
- Olympe, ne dedin sen?
- Bonsoir, Olympe.
- Bonsoir, Olympe.
Couldn't forget you, Olympe.
Seni unutamam, Olympe.