Omar translate Turkish

We have just received word from New York Counterterrorist Headquarters that Farhad Hassan, brother of Islamic Republic of Kamistan President Omar Hassan, has been found alive.

New York, Antiterör Karargâhından alınan bilgiye göre, Kamistan İslam Cumhuriyeti başkanı Omar Hassan'ın kardeşi, Farhad Hassan canlı olarak ele geçirildi.

Don't try to change my mind, Omar.

Fikrimi değiştirmeye kalkma, Omar.

What difference does it make, Omar?

Ne fark eder Omar?

But Omar, what about you?

Peki ya sen, Omar?

It has been brought to my attention that she intends to publish an unfounded story regarding Omar Hassan's murder.

Kulağıma onun, Omar Hassan'ın ölümüyle ilgili asılsız bir haberi yayınlamak istediği haberi geldi.

- Yeah, and Bauer learned that Novakovich was responsible for ordering and... coordinating Omar Hassan's assassination, as well as the rest of Samir's activities.

! - Evet. Bauer, Omar Hassan'ın suikast emrini verenin ve koordine edenin Novakovich olduğunu öğrenmiş.

And, Omar, what about you?

Bu arada, sen nasılsın Omar?

How could you, Omar?

Nasıl yapabildin, Omar?

It's from Omar.

Omar'dan.

Omar would quote from Rumi when he was talking about what you and he were trying to achieve.

Omar, Rumi'den alıntı yapardı sizinle birlikte başarmaya çalıştığı şeyi anlatırken.

And following the death of Omar Hassan, President Suvarov was reportedly pessimistic about the viability of the peace treaty.

Omar Hassan cinayeti yüzünden Başkan Suvarov Barış Antlaşması'nın gerçekleşmeyeceğini düşündüğü bildirildi.

Now, shut up, Omar, and listen.

- Şimdi, kes sesini Omar ve dinle.

- Omar!

- Omar!

Omar, what is this file?

Omar, nedir bu dosya?

You have a gift, Omar.

Bir yeteneğin var, Omar.

Omar, what has happened to her?

Omar, ona ne oldu?

As we gather together for this great occasion, we must not forget that we all stand in the shadow of Omar Hassan's tragic death.

Bugün burada unutulmayacak bir harika olay için toplandık. Hepimiz Omar Hassan'ın trajik ölümünün ardından onun yolunu izliyoruz.

Omar... Despite everything that's happened, there's one thing I've never doubted.

Omar olan her şeye rağmen hiç şüphe etmediğim bir şey var.

You are more than just one life, Omar.

Sen bir candan daha değerlisin, Omar.

Omar, have you lost your mind?

Omar, sen aklını mı kaçırdın?

Omar, what are you doing?

Omar, ne yapıyorsun?

You think I don't know you, Omar.

Seni tanımadığımı sanıyorsun, Omar.

Just read the statement, Omar.

Yazıyı oku, Omar.

Read the statement, Omar, or I will start cutting pieces from your body.

Yazıyı oku, Omar yoksa etlerini kesmeye başlarım.

Omar Hassan shall pay with his own blood.

Omar Hassan o adaleti, kanıyla sağlayacak.

Just read the statement, Omar.

Bildiriyi oku yeter, Omar.

I want you to know that in our last few hours together... Omar expressed his regrets to me. Not the least of which was his treatment of you.

Bilmeni isterim ki, birlikte geçirdiğimiz son birkaç saat içinde Omar, sana karşı olan davranışları sebebiyle son derece pişman olduğunu bana açıklamıştı.

Someone who believes in the same ideals and principles as Omar Hassan... and who shares his strength.

Omar Hassan'la aynı idealler ve ilkeler peşinde koşan ve onun kuvvetine muadil birisi olmalı.

President Taylor, my marriage to Omar was far from perfect.

Başkan Taylor, Omar ile evliliğimiz mükemmellikten çok uzaktı.

Someone who believes in the same ideals and principles as Omar Hassan and who shares his strength.

Omar Hassan ile aynı düşünce ve ilkelere sahip ve onun kadar güçlü birinin.

Come on, Omar.

Yapma Omar.

Omar's loyal, but he lacks attention to detail.

Omar sadıktır ama detaylara dikkat etmez.

Local gang leader's name is omar hernandez.

Çete liderinin adı Omar Hernandez

I'm looking for omar.

Omar'ı arıyorum.

We don't know no omar.

Biz Omar'ı tanımıyoruz.

I'll be waiting for omar in there.

Orada Omar'ı bekliyor olacağım.

Let's beat his ass, omar.

Hadi kıçını tekmele Omar

Well, omar's been talking a lot About some crazy guy who wants him to find rincon,

Omar, ondan Rincon'u aramasını isteyen çılgın herif hakkında konuşuyor.

They've been inching in on omar's neighborhood.

Omar'ın çevresinde yavaş yavaş hareket ediyorlar. - O dikkatli.

Don't try to play me, omar.

Benimle oynamayı deneme, Omar.

You're pushing it, omar. Now, you pack my stuff up in the van -

Minibüsteki malımı paketle şimdi

And, omar... don't try and burn me again.

Ve Omar... Beni bir daha yakmayı deneme.

Omar.

Omar.

- Omar, what are you doing?

- Omar, ne yapıyorsun?

- Omar, don't.

- Omar, yapma.

Omar Hassan's safe return.

Omar Hassan'ın geri dönmesi.

Omar's the lead suspect

Omar, bir mağaza soygununda

Omar's last arrest

Omar'ın son tutuklanması

Get out of here? !

Çok zorluyorsun Omar

Omar will have to deal with whoever took it.

Omar alan kişiyle anlaşmak zorunda.

Okay, i guess we'll have to get over to omar's warehouse.

Tamam, Sanırım onu Omar'ın deposundan çalmalıyız.