Osu translate Turkish

Well, I'll tell you. With her being a nurse and all, I think they got a chance.

Kızın hemşire olması, osu busuyla, iyi bir şansları var derim.

Osu.

Osu.

- Osu, I wonder if he did it?

- Osu, acaba kim yaptı?

Osu was arrested.

Osu tutuklanmış.

Osu arrested on other charges.

Diğer suçlardan dolayı Osu tutuklandı.

Osu was arrested so we can change but our group is one third of a larger one.

Osu tutuklandı, artık değişebiliriz... Ama, örgütümüz büyük olanın üçte birinde daha.

No, Osu was arrested.

Hayır, Osu tutuklandı.

\ x22I solve problems. OSU. \ x22

" Sorunları çözerim.

OSU.

O.S.U.

U. Jeez! Osu.

U.

It's a Japanese word.

Osu. Bu kelime Japonca.

"Shimada Ballet Studio"

"Shimada Bale Stüdy osu"

- They farted on me and called me...

- Bana osurdular ve bana osu...

After Namwon there's Osu and Imsil, and then Chunju which is famous for its fans.

O olmasa, kızım sadık bir eş nasıl olabilirdi?

Oh, and I chain mailed the entire OSU history department with the link, so... ( RICH LAUGHING ) LAURA :

Ve ben tüm OSU tarih departmanına bağlantı linkini mail attım. Gerçekten mi? Çok iyisin.

So... you went to OSU, so you went to Paranoid Park?

Sen Oregon'a gittin, sen de parka, öyle mi?

She got into a program at OSU, so she'll be transferring near there.

Ohio Üniversitesi'ndeki bir program için oraya tayinini istedi.

Alice Cynkar, an English professor at OSU.

Alice Cynkar, OSU'da İngiliz Dili öğretim üyesi.

Out of O.S.U.?

- OSU'dan mı?

Normally, this is where I would start to drone on about the Sentinel's history, its philosophy, its yadda, yadda, yadda.

Normalde burada başınızın etini yemem gerekiyor. Sentinel'in tarihi, filozofisi, osu, busu, şusu...

Osu!

Osu!

- Osu.

- Osu.

- Osu!

- Osu!

Osu, stand, yoi.

Osu, dikil, yoi.

I want you to inform Force Comms - we need an helicopter up, we need firearms, we need OSU, - we need a dog.

Kara Kuvvetleri'ne haber ver, helikopter çağır, ateşli silah getir, gözlem ekibi çağır bir de köpekleri getir.

Well, it seems to me that there's now an opening for a new economics professor at OSU, and it just so happens that one of our own minored in business at Seton Hall.

Anlaşılan üniversiteye bir ekonomi profesörü lazım ve içimizde Seton Hall'da ekonomi hazırlık okumuş biri var.

OSU, what?

OSU, hey!

OSU, what?

OSU, ho! OSU, hey! OSU, ho!

So your deployment possibly today, possibly tomorrow, possibly all week, is likely to be disrupted, cos chances are we'll be asked to join OSU in the house-to-house.

Yani görevleriniz muhtemelen bugün, yarın ve bütün hafta sekteye uğrayabilir çünkü evleri soruşturmak için Operasyon Destek Birimi'ne katılma ihtimaliniz olabilir.

Yo, osu, wordsmith.

Hey, osu, Söz Ustası.

Osu, Grasshopper.

Osu, Grasshopper.

Osu, Grandmaster.

Osu, Grandmaster.

Anyway, I got an interpreter on the phone - that took three weeks - then I got the OSU, spoke to the trafficking unit in Sheffield and we busted them out, the women.

Sonra bir tercümanla konuşmayı başardım. Bulabilmem 3 hafta sürdü. Sonra Destek Birimi'ni ve Sheffield'taki kaçakçılık birimini devreye soktum ve kadınları oradan çıkardık.

"Osu, Get Down Brothers, your destiny has arrived."

" Osu, Get Down Kardeşler, kısmet kapıyı çaldı.

OSU.

O.S.U. "

Red and blue candle lanterns are hung on the open road.

Namwon'dan sonra Osu ve Imsil gelir, ve sonra yelpaze işçiliğiyle ünlü Chunju.