Outnumbered translate Turkish
812 parallel translation
"I'm afraid they have us greatly outnumbered."
- Korkarım onlar bizden sayıca üstünler.
We'd be outnumbered and wouldn't have a chance.
Bizden daha kalabalık olurlarsa sağ çıkamayız.
Outnumbered, unarmed.
Sayıca az ve silahsız.
We got you outnumbered.
Sayıca senden üstünüz.
- Oh. Were you outnumbered?
- Birden çok kişi miydi?
You are outnumbered.
Sayıca azsınız.
" especially when you're surrounded and outnumbered 10-to-1.
" özellikle sayıca 10 kat daha üstün bir düşmanın kuşatması altında.
During the war with Mexico, these pistols were responsible for our victories, even though we were outnumbered.
Meksika savaşında zafer bu silahlar sayesinde kazanıldı ki biz sayıca onlardan azdık.
- We're outnumbered enough...
- bizler yeterince geçtik
The major said we were outnumbered 4-1, ordered us to the rear.
Binbaşı sayıca 1 e 4 daha az olduğumuzu ve geriye çekilmemizi emretti.
Not the biggest action of the war and far from the last, but one in which a sweating, dirty, hopelessly outnumbered garrison, by its stubborn courage, won for itself an unforgettable place in the world's history of battles.
Belki savaşın en büyük muharebesi değildi, en büyüğü olmaktan uzaktı ama... Bir avuç kalmış garnizonla verilen kanlı, kirli ve umutsuz bir muharebeydi. İnatla verildi ve sonunda kazanıldı.
- We'd be outnumbered 50 to one. - Twice that.
Ama bizden 50 misli fazlalar.
We will have the hills, Yang will be outnumbered.
Tepeleri alırız, Yang zaafa uğrar.
Well, seeing as I was outnumbered, I'd probably let them think I was retreating.
Sayıca benden üstün olduklarına göre geri çekildiğimi düşünmelerini sağlardım.
And splitting up the men, we're bound to be outnumbered.
Adamları bölünce sayı olarak zayıf kalacağımız kesin.
We are outnumbered in everything save courage and discipline.
Cesaret ve disiplin dışında her şeyde bizden üstünler.
We've got them outnumbered 5 to 1. We've got to fight them with arms.
Onunla savaşmalıyız, ona gününü gösterelim, bizim de silahlarımız var.
"We still hold the centre of the city... "... but we're heavily outnumbered. "
"Şehrin merkezini hâlâ tutuyoruz."
Outnumbered.
Sayıları fazla.
If the pirates do come, we're going to be outnumbered maybe ten to one.
Şayet korsanlar gelirlerse... sayıca üstün olmayacağız. Belki bire karşı on kişi.
We've got'em outnumbered, Tibs.
- Sayı olarak onlardan fazlayız, Tibs.
Whereupon the Athenians, unaided, outnumbered ten to one, attacked the invader and threw him into the sea.
Ancak Atinalılar, yardımsız, ona bir oranla, işgalciye saldırıp onları denize attılar.
- Then we are outnumbered six to one.
O zaman altıya bir adam düşüyor bize.
But when you're that outnumbered, you can only surrender.
Çok fazlalardı, ölmek istemedim.
The militiamen of the Republic are outnumbered by the Italian battalions of Gen. Roata and the nationalist troops under the command of Col. Duke of Sevilla.
General Roata komutasındaki İtalyan birliklerinin sayısı Sevilla Dükü emrindeki milliyetçi birliklerden ve cumhuriyetçi milislerin sayısından daha fazlaydı.
You're outnumbered, two against one... and I don't care if you can juggle.
Yalnız kaldınız, ikiye karşı tek. Ve hokkabazlık yapmanız umurumda değil.
Now you got me outnumbered.
Şimdi de ben yalnız kaldım.
They moved fast, we were outnumbered, there was nothing I could do.
Aniden davrandılar, sayıca azdık, yapabileceğim hiç bir şey yoktu. - Çavuş.
They're outnumbered. It's nine against 40.
Sayıca azlar. 40'a karşı 9.
We are outnumbered in the air, and our observation planes are shot down before they can report.
Havada sayıca azınlıktayız ve gözlem uçaklarımız rapor veremeden düşürülüyor.
Soldiers without uniforms or training. They're convinced that we've got them outnumbered.
Bizim onlardan sayıca üstün olduğumuza ikna olmuşlar.
Outnumbered, outgunned, and still we held that pass.
Sayıca üstünlük, silahsızlık, ve hâlâ o geçiti tutuyorduk.
By Jupiter, how did you men get so badly beaten, were you outnumbered?
Jupiter aşkına, nasıl bu kadar kötü dövüldünüz, sayıca sizden fazla mıydılar?
Well, were we outnumbered?
- Sayıca bizden fazla mıydılar?
Our men were trapped and outnumbered.
Sayıca üstün olduğumuz halde, tuzağa düştük.
We're hopelessly outnumbered here, captain.
Sayıca üstünler.
Yu Jiang, you think you've got the upper hand... just because we are outnumbered?
Yu Jiang, sayıca üstünsün diye güvende olduğunu sanma!
Well, he's got you outnumbered.
- Sizi sayıca az yakaladı.
Finding ourselves outnumbered, Colonel Thomas, is a fact of life we've gotten used to.
- Sayıca az olmamız uzun zamandan beri alıştığımız hayatın bir gerçeği Albay Thomas.
But he's outnumbered.
- Ama onun dengi de değil.
Well, I thought my men'd do better, Colonel, seein'as how... this is the first time in years we had you Yankees outnumbered.
- Şey, adamlarım daha iyisini yapabilirdi, sebebine gelince bir yıldır ilk defa Yankee'lere karşı sayıca üstünlük sağladık.
He's outnumbered something terrible, Mr. Sullivan.
Kalabalığa karşı tek başına, Bay Sullivan.
Old John will probably be outnumbered 10 to one.
Yaşlı John muhtemelen 10'a karşı tek kalacak.
We're heavily outnumbered.
Sayıca çok üstünler.
Was not Gideon outnumbered by the Amalekites?
Amalekites da Gideon'dan üstün değil miydi?
Though we be outnumbered, we shall win this battle!
Sayıca az olsak da, bu savaşı kazanacağız!
We've been outnumbered before and for a hell of a lot less money.
Daha önceden sayıca üstün geldik ve çokta az bir miktar parayla.
Outnumbered, hundreds to one.
Sayımız ondan fazla, bire karşı yüz kişiyiz.
The last survivors face hand-to-hand combat, outnumbered ten to one.
Hayatta kalanların sonuncuları, 1'e karşı 10 sayı üstünlüğüne karşı... göğüs göğüs'e mücadele ediyor.
They know they got us outnumbered.
Korkmuyoruz, biz daha kalabalığız demek istiyorlar.
- Outnumbered?
- Fazla mı?