English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ P ] / Panorama

Panorama translate Turkish

82 parallel translation
A breathtaking panorama.
Nefes kesen bir manzara.
Now as we, gaze out across the panorama... the, imposing panorama of our proud city you will notice many other notable buildings.
Şimdi biz manzarayı izliyoruz. Mağrur şehrimizin etkileyici manzarası... Dikkate değer diğer binaları da fark edeceksiniz.
Then, out of the staggering panorama of gems, he suddenly saw only one :
Cevherlerin sarsıcı panoramasından kurtulunca da, gözü aniden tek bir taşa takılıverdi :
In view of this panorama of total misery, Like many Argentineans I came to the capital
Tam bir sefalet içinde yaşarken diğer Arjantinliler gibi, başkente geldim.
'Panorama'will be returning, introduced as usual by Tony Jacklin, and Lulu will be tackling the Old Man of Hoy.
Panorama geri dönüyor. Sunucu yine Tony Jacklin, Lulu ise Hoy Kayası'nı zorlayacak.
It is a pretty panorama.
Hoş olmayan görüntü.
In Panorama it says regarding an investigation at Catania airport...
Catania havaalanındaki soruşturmaya ilişkin olarak Panorama da diyor ki...
And the next time The Staten Island Panorama decides to investigate...
Ve gelecek sefer Staten Island Panorama yöntemlerimizi araştırmak için...
My name is Grace Collier, and I write for The Staten Island Panorama.
Benim adım Grace Collier. Staten Island Panorama'da yazıyorum.
I like to call what I do a profession, only working for The Staten Island Panorama is a bit of a joke.
Ben yaptığım şeye meslek diyorum. Sadece Staten Island Panorama'da çalışmak biraz komik.
My name is Grace Collier and I write for The Staten Island Panorama,
Adım Grace Collier. The Staten Island Panorama'da yazarım...
There have been a lot of wild rumors going around about us, but I wouldn't expect the Panorama to take them seriously.
Hakkımızda bir sürü çılgın dedikodu dolaşıyor. Panorama'nın bunları dikkate alacağını sanmazdım.
There's a girl here who says she's a reporter from the Panorama.
Panorama'da yazar olduğunu söyleyen bir kız var burada.
Dr. Breton, this girl says she's from the Panorama.
Dr. Breton bu kız Panorama'dan olduğunu söylüyor.
The panorama " ; yours.
Manzara senindir.
As a panorama spreads itself throughout my being!
Bir panorama her yere yayılıyor.
Filling up my body with a spreading panorama.
Bedenim her tarafa yayılan bir panorama hissediyor.
As a panorama spreads itself throughout my being!
Bedenimin içinde genişlerken manzara.
So we don't see Holling's favourite panorama.
Holling'in en beğendiği manzarayı da görmeyiveririz.
The panorama spreads throughout my body.
Bir panorama her yere yayılıyor
As a panorama spreads itself throughout my being
Bir panorama her yere yayılıyor
A panorama of inaction.
Üşengeçlik manzarası.
So you would have evidently starved to death... just mesmerized by this spellbinding panorama... on this elevator if it hadn't been for Artie.
Yani Artie olmasaydı asansördeki bu büyüleyici görüntülere takılarak orda açlıktan ölebilirdin de değil mi?
'You're going too fast on the panorama sweeps.'
Genel görünüm taramalarında çok hızlı geçiyorsun durmak zorundasın.
'That's the first picture on the panorama.'
Bu genel görünümün ilk görüntüsü.
Look at the panorama.
Ne kadar güzel bir manzara.
- Well, and Panorama.
- Ve Pan0rama.
My dad's invention, World Panorama, was nearing completion.
Babamın keşfi, Dünya Panoraması, tamamlanmak üzereydi.
This computer directly controls the world Panorama.
Bu bilgisayar Dünya Panoraması'nı yönetiyor.
It's a shot from world Panorama.
Dünya Panoraması'ndan bir kare.
But I can give my father's world Panorama to you.
Ama, babamın Dünya Panoraması'nı sana verebilirim.
I know you were exposed to high levels of radioactive materials in Panorama City today.
Bugün Panorama City'de yüksek düzeyde radyasyona maruz kaldığını biliyorum.
Got the whole panorama from here.
Bütün sahneyi görebiliyoruz.
THERE'S GOT TO BE SOMEONE IN THIS VAST PANORAMA OF SWEATY BODIES YOU'RE JUST DYING TO HAVE REJECT YOU.
Şu terli vücutlarla dolu koca manzarada seni reddetsin diye canını vereceğin birileri olmalı.
We put together a panorama of the playground.
Parkın genel görünümünü birleştirdik.
Remember the warehouse in Panorama City?
Panaroma'daki depoyu hatırlıyor musun?
A cache of weapons-grade plutonium was found in a warehouse in Panorama City! A nuclear weapon was assembled there and it's set to be detonated today.
6 saat önce bir depoda silah yapılabilecek plütonyum bulundu.
- It'to do a program and want to talk to you.
Bir Panorama programı yapıyorlar ve seninle konuşmak istiyorlar.
They had to use a panoramic camera to take that shot.
Bu foroğrafı çekebilmek için panorama modu kullandılar.
To see the panorama.
Genel görünüme bir bakmaya.
The panorama?
Genel Görünüm?
- Panorama city - -off the 405. - * * * * * * * *
- Panorama city 405.. - Nereye gittiğini bilmiyorum.
The panorama is typically cramped New York City view of nothing :
Manzara, klasik bir New York manzarası. Görülmeye değer birşey yok :
Panorama.
Görünüşe bakılırsa.
Look at the panorama!
Panoramaya bak!
Karadajuu ni hirogaru panorama As a panorama spreads itself throughout my being!
Bir panoroma benden önce etrafa yayılıyor
I'm assigned to the Valley Bureau of the LAPD, over near Panorama City.
LAPD, Valley Şubesi'nde görevliyim... Panorama City'nin hemen üzerinde.
Worse case, the warehouse in Panorama City.
Daha kötü ihtimalle, Panorama City'deki depoya.
- Well, yes, Panorama.
- Evet.
04, 00 : 58 : 17 : 16, and added an idiosyncratic panorama 04, 00 : 58 : 20 : 04, of classic black music, 16, 00 : 58 : 23 : 16, from Paul Robeson to Lowell Fulsom.
Lowell Fulsom'a kadar... klasik siyahi müziğin bir panoramasını sunmuş.
There's a town in Sicily, Corleone, that's a must for those trying to decipher the new Mafia panorama.
Mafya'yı anlamak isteyen herkes Sicilya'da bir köye gitmek zorunda. Bu köy Corleone.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]