Pastoral translate Turkish
112 parallel translation
The symphony that Beethoven called the Pastoral, his sixth, is one of the few pieces of music he ever wrote that tells something like a definite story.
Beethoven'in "Pastoral" olarak adlandırdığı senfonisinin, yani altıncı senfonisinin, tüm eserleri arasında belirli bir öykü anlatan bir kaç eserinden biri olduğu söylenir.
But his music covers a much wider field than that, so Walt Disney has given the Pastoral Symphony a mythological setting.
Fakat müziği bundan çok daha geniş bir alanı içerir. Bu yüzden Walt Disney Pastoral senfoniye mitolojik bir ortam verdi.
A slight touch of monetary complications with bucolic semi-lunar contraptions of the flying trapezes.
Hafif parasal komplikasyonlar ile yarım ay şeklinde uçan trapezlerin pastoral etkisi.
The ringing of a telephone that sounds like Beethoven's "Pastoral."
Beethoven'in "Pastoral" ini andıran telefon zili gibi.
"either for tragedy, comedy, history, " pastoral, pastoral-comical, " historical-pastoral, tragical-historical,
Tragedyada, komedyada, destanda, pastoralde, pastoral komedyada, destansı pastoralde, tragedyamsı destanda, tragedyamsı, komedyamsı, destanımsı pastoralde.
"tragical-comical-historical-pastoral. " Seneca cannot be too heavy nor Plautus too light.
Ne Seneca'nın ağırlığı ezer onları, ne Plautus'un hafifliği dengelerini bozar.
It is a tragical, comical, historical, pastoral, musical mystery entitled "Toby."
Hem acıklı, hem komik, hem tarihsel, hem kırsal, hem de bir gizemli, başlığı "Toby."
Very idyllic.
Oldukça pastoral.
The Admiral fixed me up with a temporary card for something called the Pastoral Club.
Amiral benim için özel bir kart çıkartmış Pastoral Kulübü diye bir yer için.
Others might look on sheep and a shepherd as a pastoral scene.
Başkaları, bir çoban ve koyun sürüsüne kırsal bir güzellik diye bakıp geçebilir.
French head waiters, Turkish wrestlers, pastoral psychiatrists.
Fransız şef garsonlara, Türk güreşçilere, pastoral psikiyatristlere ait çekimlerdir.
Rouse yourself from this pastoral torpor.
Köylü miskinliğini at üzerinden artık.
On the program this evening we have Monsignor Edward Gay visiting pastoral emissary of the Somerset Theological College and author of a number of books about belief the most recent of which is the bestseller, My God.
Bu akşamki programda konuğumuz Monsenyör Edward Gay Somerset Teoloji Fakültesi'nde misafir piskoposluk görevlisi ve inanç hakkında pek çok kitabın yazarı. Bunlardan sonuncusu ise en çok satan Tanrım.
Pastoral letter of His Eminence, Louis, the Bishop of Canad, to his misguided flock
Ekselansları Csanad Psikoposu Louis'in yoldan çıkmış cemaatine gönderdiği mektup.
PASTORAL :
PASTORAL :
Where I expected ferocious savages... armed with spears, lances and poisoned arrows... ready to turn all travelers into a quick meal... I meet only peaceful villagers... whose pastoral lives remind me... of the country folk in many parts of our own land.
Eli mızraklı, zehirli okları olan, seyahatçileri yemeye hazır vahşi barbarları beklerken karşılaştığım pastoral hayatları olan sakin köylüler bana kendi ülkemizdeki kırsal yörelerde oturanları anımsattı.
I should be relieved from all pastoral responsibilities.
Tüm dini sorumluluklarımdan azledilmeliyim.
State stray, strap strident, stalagmite statute, status ploy boy yearling infant, babe, baby welt, chapped, sore, rapous rapacious, wild, agrestic domestic bucolic, idyllic Arcadian, pastoral pastures pasteurization deportation, separation annihilation masturbation craving, turgid languid, lurid father fatherly, godfather paternal, patriarch patronize electron, neutron, fuse tube, the radio tube... is made up of a glass container inside of which the component parts are placed in a vacuum.
Devlet serseri, kayış tiz, dikit yasa, statü manevra oğlan enik küçük çocuk, bebek, yavru şerit, çatlak, hassas, cezalı yırtıcı, vahşi, öfkeli evcil bukolik, idilik arkadyen, pastoral otlak pastörizasyon sınırdışı, ayırma yok etme masturbasyon özlem, abartılı.. ... ruhsuz, donuk baba babalık, büyük baba babadan kalma, aile reisi himaye elektron, nötron, sigorta lamba, radyo lambası... çeşitli elektronik parçaların içine vakumlanarak yerleştirildiği camdan yapılmış bir tüptür.
A gorgeous pastoral setting.
Müthiş bir pastoral anlatım.
Golden Brook is a pastoral retreat.
Golden Brook, ruhani dinlenme yeridir.
The newspaper has a picture of Romano!
Pastoral. Bakın!
It's so sad to see this beautiful pastoral countryside... blighted by the greed of a few men in pursuit of the almighty dollar.
Bu şairane kır havasının kudretli dolar hırsıyla mahvolması ne acı şey.
Another example of the pastoral beliefs you Anglicize.
İngiliz inanışlarından bir örnek daha.
The best actors in the world, either for tragedy, comedy... history, pastoral, pastoral-comical, historical-pastoral, tragical-historical.
Dünyanın en iyi oyuncuları tragedyada, komedyada tarihi oyunda, pastoralde, pastoral-komedyada, tarihi-komedyada, trajik-tarihselde.
These are the best actors in the world... either for tragedy, comedy, history... pastoral, pastoral-comical, historical-pastoral... tragical-historical... tragical-comical-historical-pastoral.
Bunlar dünyanın en iyi oyuncuları... tregedya, komedya, tarihsel oyun... pastoral, pastoral-komik, tarihsel-pastoral... trajik-tarihsel... trajik-komik-tarihsel-pastoral.
He drives a truck, and he writes pastoral poetry in his spare time.
Bir kamyon sürüyor ve boş zamanında pastoral şiirler yazıyor.
This is Bernard Stevens sitting in for my brother, Chris, whose pastoral duties have kept him away from the mike this a.m.
Chris Stevens kardeşim, için oturdum. Pastoral görevleri bu sabah onu Mike'dan onu uzak tutmuş
Dwan's finest movies featured simple people, pastoral landscapes and the rural America of a bygone era. But behind the lyrical images of the Old West,
Dwan'ın en iyi filmlerinde sıradan insanları kırsal manzaraları ve Amerikan mazisine ait sahneleri görürsünüz.
This is your surgical rotation not pastoral care.
Bu cerrahi eğitimin, papazlık eğitimin değil.
The best actors in the world, either for tragedy, comedy, history, pastoral pastoral-comical, historical-pastoral, tragical-historical tragical-comical-historical-pastoral, scene individable, or poem unlimited.
Tragedyada, komedyada, destanda pastoralde, pastoral komedyada, destansı pastoralde tragedyamsı destanda, tragedyamsı, komedyamsı, destanımsı pastoralde. Ne Seneca'nın ağırlığı ezer onları, ne Plautus'un hafifliği dengelerini bozar.
Georgetown University... and a former professor at the International Institute... of Catechetical and Pastoral Studies in Brussels.
Georgetown Üniversitesi... ve Brüksel'de papazlığa ait danışma çalışmalarındaki... Uluslararası Enstitü'de eski bir profesörmüş.
Have you spoken to any of the chaplains or a nun for our pastoral care program?
Daha önce babanızın tedavisini yürüten diğer doktorlarla görüştüğünüz oldu mu?
And I've been very much involved in the pastoral side of things as a form teacher.
Ve ben öğretmen olarak bu şeylerin pastoral yönüyle oldukça ilgiliydim.
It's an idyllic scene - a pair of birds devotedly caring for their chicks in the springtime.
Pastoral bir sahne - bir çift kuş ilkbahar zamanı kendilerini yavrularına adamış.
I find the soothing pastoral images very conducive- -
Dinlendirici doğa resimleri çok yardımcı oluyor...
-.. is an example of Shakespearean...
... Shakespeare'in pastoral... - Teşekkür ederim.
- Thank you. .. pastoral comedy.
... komedisinin iyi bir örneğidir.
- "pastoral" means set in the country, originally seen in the Eclogues of VirgiI. It's from the Latin "pascere", "to graze".
- "Pastoral", ilk olarak Virgil'in şiirlerinde görülen ve köy yaşamı anlamına gelen bir ifadedir.
It's my job to deal with them so I can carry on my pastoral duties.
Dini görevlerimi yerine getirmek için bununla baş etmem gerek.
There's a girl outside pretty enough to pose for a pastoral scene.
Seni aşağıda pastörel bir esere ilham verebilecek güzellikte bir kız bekliyor, evlat.
I did community service at the pastoral seminary.
Papazlık seminerinde kamu hizmeti yapmıştım.
Beethoven's 6th symphony, "Pastoral".
Beethoven'in altıncı senfonisi, "Pastoral".
It's too pastoral for my taste.
Edebi bir tat alıyorum.
Maybe there was a time when life was idyllic and children didn't go to school and kill other children.
Belki hayatın pastoral olduğu zamanlar vardı çocukların okula gidip diğer çocukları öldürmediği zamanlar.
It's pastoral.
Pastoral.
Now you can tell us all about your pastoral childhood on the way back to civilization.
Taşradaki çocukluğuna dair herşeyi bize anlatabilirsin Medeniyete dönüş yolunda.
It seems an idyllic life, apart from leopards... there are few creatures to fear.
Korkacak bir kaç yaratığın olduğu, leoparlardan uzak... pastoral bir hayat gibi görünüyor.
Pastoral.
Pastoral. Ohhh. Evet.
The bishop wanted us to start a seminary for Bible and pastoral studies with the priests in the diocese.
Piskopos, bölgesindeki rahiplerle birlikte İncil ve dini araştırmalar için seminerlere başlamamızı istedi.
There's no problem cropping you both out. We could set her in front of the rail at the track as she is. Or if you'd prefer something more pastoral, we can place her in a meadow.
Atı olduğu gibi pist kenarındaki parmaklıkların önünde resmedebilirim Veya daha kırsal bir şey tercih ederseniz bir çayırda olabilir.
Go for the pastoral, much more dignified.
Kır manzarasını seç, çok daha saygın görünür.