Pawley translate Turkish
29 parallel translation
Martin Pawley.
Martin Pawley.
Look here, Martin Pawley, I'm a woman.
Buraya bak Martin Pawley, ben bir kadınım.
Come on, Mrs. Pawley.
Hadi Bayan Pawley.
Mrs. Pawley?
Bayan Pawley mi?
Could I have a little, Mrs. Pawley?
Ben de biraz alabilir miyim Bayan Pawley?
Looks like Mrs. Pawley's gonna make you a fine, dutiful wife.
Anlaşılan Bayan Pawley sana iyi ve sadık bir eş olacak.
"... yours truly, Martin Pawley ".
"saygılarımla, Martin Pawley."
He had to sign his whole name, "Martin Pawley".
Kalkmış tam adını yazmış, "Martin Pawley".
"... of any kind...
" Martin Pawley'ye...
"... to Martin Pawley ".
"bırakıyorum."
It isn't fair, Martin Pawley!
Bu haksızlık Martin Pawley!
You do, Martin Pawley, and I'll just die!
Çek git bakalım Martin Pawley, ben de öleyim!
What town did you say this was?
- Nerede oldu dedin? - Pawley.
Paley. You know Paley, Mr. Belden.
Pawley'i bilirsiniz, Bay Belden.
They're very civilized in Paley.
- Pawley çok medeni bir yer.
We was having a beer in Paley.
- Evet. Pawley'de bira içiyorduk.
One of those she-bears over in Paley.
- Pawley'deki dişi ayılardan olmalı.
When's the night train for Paley?
- Pawley'e akşam treni kaçta?
On the way back, they stopped at Paley for a drink.
Pawley'de içki içmek için durmuşlar.
They was in a bar in Paley and their animals got stole, That's all there was to it.
Pawley'de bir bardaymışlar ve hayvanlar çalınmış, bu kadar.
We got two saloons in Paley.
Pawley'de iki bar var.
I'd take them both back to Paley.
İkisini de Pawley'a götürürüm.
That woman up in Paley?
Pawley'deki kadın?
You know, it's too much of a statement if we go out to lunch in Pawley, like we're all of a sudden buddy-buddy, you know?
Öğle yemeği için Pawley'e gidersek birden sıkı fıkı oldular diye laf çıkar sonra.
- What about Pawley?
- Peki Pawley olur mu?
- Pawley?
- Pawley?
Sheriff Pawley in Fort Worth, old family friend of my dad's.
Fort Worth şerifi Pawley, babamın eski bir aile dostu olur.
Clear to Paley.
Pawley.