Peggy translate Turkish

Now I don't know who you are or what your game is, but if you're just some little pint-sized grifter trying to pull one over on Peggy Haplin, you just went up against the wrong broad.

Kim olduğunu ya da ne çevirdiğini bilmiyorum, Ama eğer, Peggy Haplin'den bir şeyler araklamaya... çalışan bacaksız bir dolandırıcıysan yanlış karıya çattın demektir..

Why won't Peggy let me leave town?

Neden Peggy kasabadan ayrıImama izin vermiyor?

Peggy just asked me to do her a favor.

Peggy, sadece ona bir iyilik yapmamı istedi.

You gonna tell me what Peggy wants from me, huh?

Peggy'nin benden ne istediğini söyleyecek misin?

Look, Peggy knows about the hammer.

Bak, Peggy'nin çekiçten haberi var.

Because whoever sent you here knows why that hammer's valuable to Peggy, and as long as that person's out there,

Seni buraya her kim yolladıysa çekicin Peggy için değerli olduğunu biliyor. Bu kişi, orada olduğu sürece...

Peggy's gonna be looking over her shoulder.

Peggy, işin peşini bırakmayacaktır.

Peggy'll get rid of both of you.

Peggy ikinizden de kurtulmuş olacak.

That's all I needed, peggy.

İhtiyacım olan buydu, Peggy.

Sorry, peggy.

Pardon, Peggy.

Well, peggy helped me a little bit.

- Peggy'den biraz yardım aldım.

You're just trying to pull one over Peggy Haplin.

Peggy Haplin'e kazık atmaya çalışıyorsun.

Consider it a repayment for helping me crash Peggy Haplin's party tonight.

Peggy Haplin'in partisine katılmamı sağladığın için bir teşekkür olarak düşün.

Well I'm sure I can get you through the front door alright and keep Peggy Haplin properly distracted.

Şey, seni ön kapıdan geçirebileceğimden ve Peggy Haplin'i dikkatini dağıtabileceğimden eminim.

Peggy Haplin is going down.

Peggy Haplin'i alaşağı edeceğiz.

Do right by Peggy Haplin and Peggy Haplin does right by you.

Peggy Haplin'e iyilik yaparsan, o da seni görür.

I think Peggy Haplin's a witch.

Bence Peggy Haplin cadının teki.

I think it's unfair for Peggy Haplin to shoulder all the blame.

Bence bütün suçu Peggy Haplin'e yıkmak adil olmaz.

Our Mr. Grieves is too much a gentleman to deflect a full frontal assault from Peggy Haplin.

Bay Grieves'imiz, Peggy Haplin'in kendisine yaptığı bu dolaysız teklifi reddemeyecek kadar beyefendidir.

Peggy Haplin can have him, for all I care.

Peggy Haplin istersen onu alsın, umurumda olmaz.

And I ’ m sorry I won ’ t be there to see Peggy Haplin get her just deserts, but, uh, the game seems to have changed for me for the time being.

Ve üzgünüm ki Peggy Haplin'in layığını buluşunu göremeyeceğim ama şimdilik oyunun kuralları benim için değişti.

This is the hammer that Peggy Haplin used to kill your mother.

Bu, Peggy Haplin'in annenizi öldürmek için kullandığı çekiç.

- Peggy Marwood.

- Peggy Marwood.

Peggy Haplin killed your mother.

Peggy Haplin annenizi öldürdü.

Peggy Haplin killed my mother?

Peggy Haplin annemi öldürdü mü?

That night they got into that argument at Weeping Wall, and Peggy took that hammer. Then they called me.

O gece Weeping Wall'da tartışmaya başlamışlar sonra Peggy eline o çekici almış.

Just Peggy and her butler, Levon, the one that doesn ’ t talk.

Sadece Peggy ve uşağı Levon hani şu konuşmayan.

She's got a bar in the Green Zone in Baghdad.

- Peggy'de kim?

Peggy, you will probably kill me for this... but Senator, we now have a subway museum... If... Are you still big into trains?

Peggy, büyük ihtimalle beni bunun için öldürmek isteyeceksin ama Senatör, artık bir metro müzemiz tabii hâlâ trenlere karşı bir merakınız varsa?

Peggy, hold my calls for a few minutes, please.

Peggy, beni arayanları bir kaç dakikalığına beklet lütfen.

Yeah, well, that must be a mistake, Because I talked to peggy in the orson office last week About making a payment next Tuesday...

Bir yanlışlık olmalı çünkü Orson Belediyesinden Peggy, son ödeme tarihinin önümüzdeki salı olduğunu söylemişti.

And, Peggy, that is why I'm the best candidate for city council, District C.

Peggy, işte bu nedenle Bölge C'de belediye meclisi için en iyi aday benim.

Peggy, Freddy, Danny, Stan... in my office.

Peggy, Freddy, Danny, Stan... ofisime.

Peggy, the Playtex presentation is still set for tomorrow.

Peggy, Playtex sunumu hala yarın.

Peggy?

Peggy?

I have a delivery for Peggy Olson.

Peggy Olson'a bir teslimat var.

- Are you Peggy Olson?

- Peggy Olson siz misiniz?

Peggy, our pleasure.

Peggy, çok memnun olduk.

And send Peggy in.

Bir de Peggy'yi gönder.

Peggy, it's not your problem.

Peggy bu senin sorunun değil.

Peggy, Mr. Draper wants to see you.

Peggy, Bay Draper sizi görmek istiyor.

Peggy Olson, advertising wunderkind.

Peggy Olson, reklamcı harika çocuk.

Peggy, I needed to talk to you about my ABC meeting, but if I'm interrupting...

Peggy, ABC ile yapacağım toplantı konusunda seninle görüşmek istiyordum. Ama bölüyorsam...

Peggy, do you think you can help?

Peggy, yardımcı olabilir misin?

- Peggy Olson.

- Peggy Olson.

- Peggy found out about them and then we met over the holiday.

- Peggy buldu onları. Sonra da tatilde görüştük.

Peggy Haplin.

Annem Peggy Haplin.

Talk to Peggy, in the bar.

Frankie o akşam gerçekten berbat bir haldeymiş. Peggy ile konuş. Barda.

– Who's Peggy?

- Peggy.

Peggy's bar, written on the fucking wall.

- "Florence, sen ölü birisin!" Peggy'in barındaki duvarda böyle yazıyordu.

You want people to think we're idiots, Peggy?

Aptal olduğumuzu düşünmelerini mi istersin Peggy?