English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ P ] / Ploy

Ploy translate Turkish

505 parallel translation
Here's a smart little ploy... to be used at a distance.
İşte size belirli bir mesafede kullanılacak akıllıca bir numara.
Tell him it's all a political ploy
Her şey siyasi spekülasyon. Sus!
Ploy number one.
Bir numaralı girişim.
The all thing is just a ploy to keep you all distracted.
Herşey dikkatinizi dağıtmak için planlanmış bir oyun.
I think it's a ploy to make me stay home.
Bence bu evde kalmam için bir taktik.
What a ploy.
Çok iyi bir taktik.
Is this a ploy? A ruse?
Bu bir taktik mi?
Fool's ploy, my man.
Budala manevrası oğlum.
Fool's ploy.
Budala manevrası.
Don't fall for his ploy
Onun bu endamına kanmayın
You'll find this ploy somewhere in your manual, I'm sure.
Eminim bu taktiği, kılavuzun bir yerinde bulabilirsin.
It was his ploy to fuck me.
Sadece benimle s * kişmek için bir taktikmiş.
You know, Cato, your freezer ambush ploy...
Biliyor musun, Cato, buzluk tuzağı taktiğin...
Ah! I see you are familiar with the "open fly" ploy.
Ah, demek açık fermuar numarasına aşinasınız.
You also know the "falling on the bed with the arm on the floor" ploy.
Ah, bir kolu yerde yatağa düşme numarasını da biliyorsunuz. Çok ilginç.
Sitting Bull uses an old Injun ploy.
Oturan Boğa, eski bir Kızılderili taktiği kullanıyor.
The old closet ploy.
Eski dolap numarası.
If there's one thing I do enjoy... it's a good closet ploy.
hoşlandığım bir şey varsa o da... iyi bir dolap numarasıdır.
It's a ruse. It's a ploy.
Bu işte bir bit yeniği var.
State stray, strap strident, stalagmite statute, status ploy boy yearling infant, babe, baby welt, chapped, sore, rapous rapacious, wild, agrestic domestic bucolic, idyllic Arcadian, pastoral pastures pasteurization deportation, separation annihilation masturbation craving, turgid languid, lurid father fatherly, godfather paternal, patriarch patronize electron, neutron, fuse tube, the radio tube... is made up of a glass container inside of which the component parts are placed in a vacuum.
Devlet serseri, kayış tiz, dikit yasa, statü manevra oğlan enik küçük çocuk, bebek, yavru şerit, çatlak, hassas, cezalı yırtıcı, vahşi, öfkeli evcil bukolik, idilik arkadyen, pastoral otlak pastörizasyon sınırdışı, ayırma yok etme masturbasyon özlem, abartılı.. ... ruhsuz, donuk baba babalık, büyük baba babadan kalma, aile reisi himaye elektron, nötron, sigorta lamba, radyo lambası... çeşitli elektronik parçaların içine vakumlanarak yerleştirildiği camdan yapılmış bir tüptür.
- Evidently, Apollo's ploy worked. - Yes.
- Belli ki, Apollo'nun numarası işe yaradı.
How can saluting his greatest rival's son be a ploy?
En büyük rakibinin oğlunu selamlaması nasıl bir oyun olabilir?
How can saluting his greatest rival's son be a ploy?
En büyük rakibinin oğlu nasıl bir hile olabilir?
The old anonymity ploy.
Eski gizlilik numarası..
Oh, the old "pull off the road" ploy!
aha eski "kenara çek" nuarası!
Yes. Then we will see how you do with the old "take off your clothes" ploy.
Evet. ve daha sonra senin şu eski "kıyafetlerini çıkar" numarası nasıl yaptığını görelim
- The old keel ploy.
- Gemi omurgası.
Done for effect, Havisham. She hopes to make me admire her character. A ploy, Havie!
Numara Hobişon Karakterine hayran olmamı bekliyor alkış Habişon
Situ Xiao let them go as a ploy to catch them
Situ Xiao, bir keresinde onları.. ... yakalayıp, gitmelerine izin verdi
What I said just now was a ploy to get away
Temin söylediklerim sadece rol icabıydı
It's a crass ploy.
İyi numara.
Please do not be fooled by this ploy.
Lütfen bu hileye kanmayın.
I believe michael's ploy is working.
Maichael'ın oyununun işe yaradığına inanıyorum.
The bread shortage has nothing to do with the war. lt's a ploy...
Ekmeği depolamalarının savaşla ilgisi yok. Bu sadece bir numara.
This isn't some kind of new ploy Sam got set up...
Bu, Sam'ın başka saçmalıklarından biri mi?
It was a good ploy, don't you think?
Numaram işe yaradı, değil mi?
Some kind of sympathy ploy?
Acındırma taktiği mi?
That's when I realized it was a ploy.
İşte o zaman bunun bir numara olduğunu anladım.
A ploy like that? No.
Böyle bi taktikle mi?
Is this another stupid ploy to get me into bed?
Bu da beni yatağa atmak için yaptığın numaralardan biri mi?
Why start with such a recognizable ploy?
Neden bu kadar tanınan bir manevra?
It's a last-ditch ploy, Your Honour.
Bu son bir umutsuz çabadır, Sayın Yargıç.
Commander, that would not be an atypical Romulan ploy.
Bu, pek de alışılmadık bir Romulan hilesi değil.
That would also not be an atypical Romulan ploy, sir.
Bu da, çok alışılmadık bir Romulan hilesi değil.
Mrs Beakley, is this a ploy to get some vacation time?
Bayan Bikliy, tatile çıkmak için numaram yapıyorsunuz?
The bed was just a ploy.
Yatak sadece bir kılıf.
It's a typical Romulan ploy.
Bu tipik bir Romulan hilesidir.
A ploy that was beginning to pay off.
Oyunu işe yaramaya başlamıştı.
You can't argue with me or negotiate or attempt a ploy.
Tartışamıyorsun, uzlaşamıyorsun, kandırmaya bile çalışmıyorsun.
An endless ploy, with a thirst for blood, closes in without mercy!
Ebedi rolümde, kana susadım, merhametsizce yaklaştım!
The youth was a ploy.
Söylesene.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]