Polar translate Turkish
1,212 parallel translation
- Your polar opposite?
- Senin tam zıttın.
- The polar icecaps are pretty far.
Mesele de bu işte.
You're asking us to accept this report of a spaceship buried under polar ice and your death-defying escape from it?
Bizden, kutupta gömülü bir uzay gemisi ve sizin bundan ölümüne kaçışınızla ilgili bu raporu kabul etmemizi mi istiyorsunuz?
I loved his stories where motorcars and planes went under water. Submarines flew up in the air, and polar bears wrestled with elephants on the moon.
Denizin altında giden uçaklarla, gökyüzünde uçan deniz altılarla, ay yüzeyinde fillerle güreşen kutup ayılarıyla ilgili hikayelerine bayılıyordum.
Shit, I have seen a polar bear ride a fucking tricycle in my lifetime.
Üç tekerlekli bisiklete binen kutup ayısı bile gördüm.
Polar dinosaurs are adapted to cope with extreme conditions, but even they struggle to stay alive.
Kutup dinozorları bu zor şartlara uyum sağlamışlar, ancak onlar bile hayatta kalmakta zorlanıyorlar.
This far south, the first day of spring lasts only a few minutes, but it triggers the start of an astonishing story of survival through the polar year.
Uzak Güney'de baharın ilk günü, sadece bir iki dakika sürüyor, ancak muazzam bir hikayeyi tetiklemek için yeterli bir kutup yılı boyunca süren yaşam mücadelesinin hikayesini.
A polar allosaur - A polar allosaur - a summer visitor from warmer lands to the north.
Bir kutup allosauru - ılıman Kuzey'den gelen bir yaz misafiri.
Spring across the polar forests brings the movement of many animals.
Kutup ormanlarında, baharın gelişiyle hayat hareketleniyor.
At this time, the forest floor comes alive with polar insects, like this weta, out hunting for food among the leaf litter.
Bu zaman diliminde, orman zemini canlanıyor bu weta gibi kutup böcekleri sayesinde, yaprak çöpleri arasında avlanan.
The polar allosaur is a descendant of the carnivores of the Jurassic, 50 million years before.
Kutup allosauru torun durumunda, ondan 50 milyon yıl önce yaşamış Jurasik etoburların torunu.
A fully-grown polar allosaur needs about 100 kilos of meat a week.
Tam yetişkin bir kutup allosauru haftada 100 kilo ete ihtiyaç duyar.
Autumn has arrived and the forest prepares for a polar winter.
Sonbahar geldi ve orman bir kutup kışına daha hazırlanıyor.
Life in the polar forest faces its biggest killer - freezing temperatures.
Kutup ormanındaki en büyük katil sahne alıyor - dondurucu soğuk.
Some polar creatures, like the weta, have learned to cope with cold by allowing themselves to become frozen.
Weta'lar gibi bazı kutup canlıları, soğukla baş etmenin yollarını bulmuşlar vücutlarının donmasına izin vermek suretiyle.
'If there is water in the polar caps,'and as the sun brightens and the temperature of Mars gets above the melting point, the polar caps will turn into oceans.
Kutup bölgelerinde yeterince buz olduğunu varsayalım. Güneş'in parlaklığı artıp da Mars yüzeyinin sıcaklığı erime sıcaklığının üzerine çıkınca, kutuplardaki buzlar okyanusa dönüşecek ve Mars bir kez daha su açısından zengin bir yer haline gelecek.
It has seasons, polar caps, and the possibility of life.
Mars'ta mevsimler, kutup zirveleri ve de hayat olasılığı bulunmaktadır.
So cold that nitrogen, which forms the atmosphere on Earth, is frozen, solid ice. Triton's polar caps are frozen nitrogen, not frozen water.
O kadar soğuk ki, Dünya atmosferinin çoğunu oluşturan nitrojen, orada donmuş katı buza dönüşmüştür ve Triton'un kutupları donmuş sudan değil, donmuş nitrojenden ibarettir.
'As this pressure increases,'and sends the particles through along the magnetic fields'down to the Earth's polar areas,'we see them as aurora in the upper atmosphere.'
Basınç arttıkça taneciklerin bir kısmı manyetik alan boyunca Dünya'nın kutup bölgesine iner. Biz de bunu üst atmosferde ışıklar ve aurora olarak görürüz.
Listen, I need your signature here so I can change the polar bear's diet.
Kutup ayısının diet programını değiştirebilmek için şuraya imzan gerekiyor.
By the fireplace, Lingar Bewt, water shipper from the polar region.
Ateşin yanındaki Lingar Bewt, kutup bölgesinden su naklediyor.
Due to climatic changes in the Earth's atmosphere, the north and south polar icecaps will melt in the
Dünyanın atmosferindeki iklimsel değişikliklerden ötürü Kuzey ve Güney Kutbu'ndaki buzullar önümüzdeki yüz yıl içinde aşamalı olarak eriyecekler.
Mars'polar ice is mostly CO-2.
Mars kutup buzları genelde CO2'den oluşuyor.
kick the old people out of the igloos, leave them for polar bears and storms.
Yaşlı insanları şutla, onları kutup ayılarına ve fırtınalara bırak.
But global warming is melting the polar ice caps and disrupting this flow.
Ama küresel ısınma buzulları eriterek bu akışı engelliyor.
You recall what you said in New Delhi about how polar melting... ... might disrupt the North Atlantic Current?
Kutuplardan söz ederken buzulların erimesi Atlantik akıntısını bozabilir demiştin.
- Yes... ... but no one knows how much freshwater... ... has been dumped into the ocean because of melting polar ice.
- Evet ama eriyen buzullardan karışan su miktarını hiç kimse bilmiyor.
Give me the polar projection, please.
Kutup bölgesini göster.
As the oceans turn colder, whales, with their high body fat, will adapt and move to the icy polar regions.
Okyanuslar soğudukça, balinalar, yüksek yağ oranlarıyla, uyum sağlamayı başarıp, kutup bölgelerine göç ettiler.
We need a doctor, a cop and a polar bear.
Bir doktor, bir polis, bir de kutup ayısı bulmamız gerekiyor.
Slipped into a polar-bear pit.
Kutup ayısı çukuruna kaymış.
- Polar bear?
- Kutup ayısı mı?
They got a picture of the polar bear.
Herkes kutup ayısının resmini çekti.
I got one with the polar bear.
Ben kendisiyle resmimi çektirdim.
Did you read that article in the newspaper... about the polar ice caps melting?
Kutuptaki buz dağlarının eridiğini yazan makaleyi okudun mu gazetede?
Like maybe, uh, big scary polar bear on top of a ballerina?
Belki büyük, korkutucu bir kutup ayısı görmüşsündür.
I've got grizzly, panda, polar.
Boz, panda, buz ayısı yaparım.
Check out my polar :
Buz ayıma bir bak :
As you can see, the lifeline is divided into two polar extremes.
Gördüğünüz gibi yaşam çizgisi iki zıt kutba bölünmüştür.
Can you get an STD from a polar bear?
Kutup ayısından hastalık kapar mısın?
[laughter] There was a polar bear and - - a Guy who turned into smoke.
Bir kutup ayısı ve dumana dönüşen bir adam vardı.
Like a polar bear, but I got a recipe that'll inject some ghetto back in his ass.
Kutup ayısı gibi bembeyaz, ama bir reçetem var. Bu sayede herif gettodan çıkmış gibi kapkara olacak.
- Polar bears step back after 9 steps.
İleri 9 adımdan sonra kutup ayıları geri adım atarlar
- No. I just like polar torso flexes.
- Hayır, vücut kaslarımı esnetiyorum.
Jack's polar opposite, actually.
Jack'in tam tersi aslında.
Yo, yo, I heard that if you can guess Polar Bear's real name...
Duyduğuma göre Kutup Ayısı'nın gerçek ismini öğrenebilirsen...
In true winter tradition, members of the Zarlon 7 Polar Bear Club today took the plunge into a river of liquid ammonia.
Bugün, Zarlon 7 Kutup Ayısı Kulübü üyeleri kış geleneği olarak sıvı amonyak nehrine daldılar.
- She's bipolar.
- O, Bi-Polar da.
We designed it to create a polar meltdown.
Kutupların erimesi için biz tasarladık.
If the polar cap melts, the world will sink beneath the waves.
Eğer kutup erirse dünya sular altında kalır.
- Or bipolar.
- Ya da Bi-Poları'mdır.