English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ P ] / Poldi

Poldi translate Turkish

71 parallel translation
You brung him, Poldi. You better tell him.
- Onu sen getirdin, Poldi.
Where's Poldi?
Poldi nerede?
I told you to bring Poldi.
Poldi'yi getirmeni söylemiştim.
You ever know Poldi when he had a quarter?
Poldi'nin hiç bir çeyreği olduğunu hatırlıyor musun?
He comes in off a boat, gets very unsocial, even pulls a knife that he's gonna use on Poldi.
Bir gemiden kaçtı. İnsanlardan uzak dururdu. ... hatta Poldi'ye bıçak bile çekti.
His friend Poldi's got it. Poldi?
- Çünkü arkadaşı Poldi'nin elinde.
Do you think he would do something like that?
- Poldi mi? Onun böyle bir şey yapabileceğini düşünüyor musun?
I told you I had a hunch about that guy, and I was right.
Sana söyledim, Poldi içinde iyi şeyler düşünmüyordum ve bun da haklıydım.
But Poldi's a nice guy. He wouldn't do nothing.
Poldi iyi adamdır.
You find Poldi.
- Poldi'yi bul.
Blackie, I don't know where Poldi went!
Blackie, Poldi'nin nereye gittiğini bilmiyorum.
Poldi ain't leaving town, and you ain't leaving neither!
Poldi, şehirden ayrılmıyor, sen de ayrılmıyorsun.
It's the man that fellow, Poldi, brought in the other night. Yes.
Bu adamı önceki gece arkadaşın Poldi getirmişti.
They found Poldi, huh? Yes.
- Poldi'yi buldular, değil mi?
Hello, Poldi.
- Merhaba, Poldi.
You gave him a little bit of trouble, huh, Poldi?
Ona bayağı dert olmuşsun, değil mi, Poldi?
You don't feel good, huh, Poldi?
İyi hissetmiyorsun, demek ki, Poldi?
Look, Poldi, I wouldn't have had him bother you.
Bak, Poldi. Seni rahatsız etmesine izin vermezdim.
But you got your dough and everything, so... I wasn't thinking about him, Poldi.
- Ama paranı ve her şeyini aldım...
Why do you suppose they're doing that, Poldi?
Bunu niye yaptıklarını düşünüyorsun, Poldi?
What made you say that, Poldi?
- Bunu sana ne söyletti, Poldi?
Sit down, Poldi.
Otur, Poldi.
All Poldi said was he didn't bring nothing in.
Poldi'nin tek söylediği şey onun hiç bir şey getirmediği.
Poldi ought to know.
Poldi biliyor olmalı.
He was going to stay with you, wasn't he, Poldi?
Seninle kalmayacaktı, değil mi, Poldi?
You lied to Blackie, Poldi.
- Blackie'ye yalan söyledin, Poldi.
He don't like to be lied to. You know what I mean, Poldi?
Yalanı söyleyeni hiç sevmez.
You remember how it was when we took Poldi in? Share and share alike?
Poldi'yi içimize aldığımızda nasıldık hatırlıyor musun?
Only friend Poldi doesn't believe that.
Buna sadece Poldi inanmıyor.
What am I going to do with you, Poldi?
Seninle ne yapacağım ben?
Hi, Poldi.
Merhaba, Poldi.
- Poldi brought him the other night. - Okay, who is Poldi?
Önceki gece onu Poldi getirmişti.
- I'm looking for a fellow named Poldi.
- Poldi adında bir adamı arıyorum.
- His name is Poldi.
- Adı Poldi...
- This is Poldi's mother.
- Bu, Poldi'nin annesi.
He'll make Poldi well.
Poldi iyileştirecektir.
That's great, Poldi.
Bu mükemmel, Poldi. Bunu iç.
It's just you and me, huh, Poldi?
Sadece sen ve ben, değil mi, Poldi?
I was gonna get you, only Poldi was so sick,
Seni bulacaktım. Sadece Poldi çok hastaydı.
I'm sorry, Poldi, but there's nothing we can do about that anymore.
Üzgünüm, Poldi, ama artık bunun için yapabileceğimiz bir şey yok.
You hear me, Poldi?
Duyuyor musun?
Will you stop, Poldi?
Şunu keser misin?
Stop aggravating him, will you, Poldi?
Onu kızdırmayı bırak, olur mu, Poldi?
Not till Poldi tells us.
Poldi bize anlatana kadar olmaz.
All right, Poldi, let's get this straight now, just between us. What did Kochak bring in?
Aramızda bunu açıklığa kavuşturalım, Kochak ne getirdi?
You talked to him in that lingo, Poldi.
Kendi diliyle onunla konuştun.
We're with you, Poldi.
Yanımda birisine ihtiyacım var. - Biz seninleyiz, Poldi.
Sit down, Poldi.
- Otur, Poldi.
He don't like it.
Ne demek istediğimi anlıyor musun, Poldi?
- Rita served him.
- Poldi kim? - Onunla Rita ilgilenmişti.
- Who's Poldi?
- Poldi kim?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]