English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ P ] / Preliminary

Preliminary translate Turkish

1,469 parallel translation
She is clearly not preliminary taste.
Anlaşılan ağzının tadını bilmeyen bir Nephelim.
We're in the preliminary stages of forming a strategic alliance with Credit Lyonnais.
Credit Lyanossis'le stratejik ortaklık kurmanın arifesindeyiz.
Preliminary tests indicate that all the blood in the car is Cynthia's- - over four liters of the stuff.
İlk testler tüm kanın Cynthia'ya ait olduğunu gösteriyor. Dört litrenin üzerinde.
It's still preliminary.
Tam bilinmiyor.
Preliminary tests conclude that her bout with hyperemesis was caused by a hormonal imbalance.
İlk testlere göre hormonal dengesizlikten kaynaklanan aşırı kusma krizleri varmış.
What are your preliminary findings, Mr. Palmer?
- İlk bulgularınız nedir, Bay Palmer? - Kesikler, morluklar. Bu tür bir düşüşte olabilecek her şey.
I shared our preliminary report, and you'll have full access to our findings.
Yazılan raporları aldınız. Bulduğumuz her şeyi inceleyebilirsiniz.
Preliminary trajectory shows that the bullet passed straight through the driver's side window.
Mermi yolu, kurşunun şoför mahalli penceresinden girdiğini gösteriyor.
And a preliminary tox report found diazepam.
Ve ilk toksik-raporu kanında diazepam bulmuş.
This is the preliminary report on the shooter's gun, David.
Katilin silahının ön raporu bu, David.
Just got a preliminary analysis of Gosnell's flight data record.
Gosnell'in uçuş veri kayıtlarının ön analizi ulaştı elime.
No, I've never heard of him, although... you know, just a preliminary look at his work...
Hayır, hiç duymadım, ise de... bilirsin, yaptığı çalışmaya kabataslak bir bakarsak...
All this from a preliminary look at his work?
Tüm bunları kabataslak bir bakışla mı söylüyorsun?
Preliminary ballistics matches his rifle to the mailman's slaying.
Ön balistik incelemelerde, postacıyı vuran kurşunla, onun tüfeği uyuşuyor.
The ME will have a preliminary for you in the morning.
M.E. size sabah bir ön rapor verebilecek.
Well, the results are only preliminary, but... the data indicates that Evan's body is storing energy, like a battery charging. Charging for what?
Sonuçlar sadece geçici ama verilere göre, Evan'ın bedeni enerji depoluyor.
We completed a preliminary analysis of the training-camp photo.
Eğitim kampı fotoğrafına ait ilk analizleri tamamladık.
Although, his preliminary test results were quite interesting.
İlk tahlil sonuçları çok ilginçti.
Time of death. 14 hours, 18 minutes after preliminary symptoms were first noted.
İlk belirtilerden sonra ölüm zamanı 14 saat 18 dakika.
Our preliminary estimates indicate a single naquadah generator would be enough to bring it back online.
İlk tahminlerimiz tek bir naquadah jeneratörünün onu tekrar çalışır duruma getirmeye yeteceğini gösteriyor.
Preliminary count is 40 casualties.
Ön sayıma göre 40 kaybımız var.
Logan's high priced lawyer crushed the P.C.H.Ers who testified against Logan in the preliminary hearing.
Logan'ın yüksek ücret karşılığında tutulmuş avukatı ilk celsede Logan aleyhine tanıklık yapan motor çetesini ezdi.
Preliminary forensics confirm it's Ryan's blood and urine.
Adli Tıp'ın ilk testleri, kanın ve idrarın Ryan'a ait olduğunu doğruluyor.
Preliminary pass came up with squat.
İlk başvuru başarısız oldu.
We're taking you into police custody. to conduct a preliminary investigation into a case of procuring.
Pezevenlik davasında ön inceleme yapmak için sizi gözaltına alıyoruz.
For the sister, continue your preliminary investigation.
Ön soruşturmaya kız kardeşle devam et.
There will be'a preliminary discussion the residence tomorrow at 19 : 00.
Yarın akşam 7'de konutta bir ön tartışma var.
Preliminary verification substantiated.
İlk tahkikat gerçekleştirildi.
Bythe way, Lloyd Gannon called today about working on some preliminary campaign ideas.
Kampanyan için bazı fikirleri varmış.
Again, I'm sorry about that night, but it is policy that we get the preliminary facts as soon as possible.
O gece için tekrar özür dilerim. fakat işimiz gereği, bazı gerçekleri mümkün mertebe... çabucak öğrenmemiz gerekiyor.
So, anyway, we got the preliminary coroner's report.
Pekala, otopsi uzmanının taslak raporunu aldık.
It's a preliminary meet and greet.
Bu bir ön buluşma.
It's a... Preliminary strike involving Kelly indirectly.
Kelly'nin dolaylı olarak dahil olduğu öncü saldırı.
Yes, just a few preliminary tests and we are ready to get started.
Birkaç başlangıç testinden sonra başlamaya hazır olacağız.
So, the matching against the reprinted letters from Newsweek magazine, Osborn Associates'preliminary opinion is that the handwriting samples are genuine.
Newsweek derisindeki mektupların yeniden basımıyla yapılan karşılaştırmaya göre,... Osborn Ortaklığı'nın ön görüşü el yazısı örneklerinin hakiki olduğu yönünde.
Listen, we're just getting a preliminary report from Boston Center. They think they've got a hijacking.
Boston Merkez bir uçağın kaçırıldığını söylüyor.
All right. It's very preliminary. All right.
Aldığımız ilk bilgiler bu yönde.
You see, they're clearly preliminary studies for "The Massacre at Scio", which must have comprised a series of paintings.
# Gördüğünüz gibi, "Sakız Adası Katliamı" tablosunun eskizleri bunlar. Tablonun orijinali, ayrı ayrı resimlerden oluşuyor.
Her clear likeness to the young white slave who posed for Delacroix inspired our writer to use her in a few tableaux, executions or preliminary torture, more or less connected to her tragic end, of which exist, as you know,
# Delacroix için poz veren genç beyaz köleye tıpatıp benziyor. Senaristimiz bu benzerlikten esinlenerek, onu birkaç sahnede kullanmaya karar verdi. Gradiva'nın bildiğiniz o trajik akıbetini az çok andıran infaz ya da işkence sahnelerinde.
- Not according to preliminary tests.
Başlangıç testlerine göre, öyle değil.
Preliminary analysis indicates the video hasn't been doctored.
Başlangıç analizleri videonun değiştirilmediğini gösteriyor.
This is doc Robbins'preliminary autopsy report on Lois O'Neill.
Elimdeki doktor Robbins'ın Lois O'Neill'a yaptığı ön otopsi raporu.
According to preliminary reports, mother and daughter had an argument during soccer practice?
İlk raporlara göre anne ile kızı futbol antrenmanı sırasında kavga ediyormuş.
- Is there a preliminary cause of death? - One shot to the head.
- Öncelikli bir ölüm nedeni var mı?
As I said, these are the most preliminary thoughts.
Dediğim gibi bunlar ilk düşüncelerim.
Well, it was his preliminary signaling that he was gonna show his ass, if Al was smart enough to know it.
"Al bunu anlayacak kadar zekiyse ona gözdağı vereceğimi önceden belli edeceğim" demiş.
Preliminary results are some kind of infection which narrows it down...
İlk sonuçlar, enfeksiyon olduğunu gösteriyor ki, seçenekler azalıyor.
So I've been on a few juries, and it's customary... to start off with a preliminary vote by secret ballot... just to see where we all are.
Ben daha önce de jüri görevinde bulundum.Hepimizin burada ön düşüncelerimizi görmek için ilk önce gizli oy pusulasından başlamak adettir
Faith Coleman says that we need to petition for a preliminary injunction to compel Sean Oliver, Esquire, to give up the name of her client.
Faith Coleman, Sn. Sean Oliver'ın müvekkilinin adını vermesi için ihtiyati tedbir kararı çıkartmamız gerektiğini söyledi.
This is a preliminary ranking of your technical skills.
Teknik yetenekleriniz konusunda bir ön çalışma yaptık.
I got the preliminary test results back from the lab.
Evet, Mona.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]