Promptly translate Turkish
407 parallel translation
- I shall be there most promptly.
- Zamanında geleceğim.
And six months later, you found work and promptly paid back my 20 marks.
Ve altı ay sonra iş bulur bulmaz 20 markımı geri ödedin.
Linda was a girl, so she promptly had Julia.
Linda kız olunca hemen Julia'yı yapmış.
Any man failing to report for duty will be promptly hanged.
Görev hakkında rapor vermeyi başaramayan herkes anında asılacaktır.
- After which I placed Tracy on her bed and promptly returned down here to you two, which doubtless you remember.
- Tracy'yi yatağına koyduktan sonra hemen buraya yanınıza geldim, ki bunu hatırladığınıza eminim.
We simply acted promptly.
Durand o kadar zeki değil. Hızlı davrandık.
Too promptly, if you don't mind me saying.
Hem de çok hızlı.
I'm going to meet him promptly, 10 : 00 tomorrow morning.
Evet, yarın sabah saat 10'da onunla görüşeceğim.
When I suggested you'd moved off your proper square you promptly named king's bishop three and what's more moved back onto it.
Ben senin karene doğru hareket etmeni önerdiğimde sen acilen şahın filini üç ilerlettin ve dahası onun üzerine geri götürdün.
Breakfast promptly at 9, outdoors.
Kahvaltı saat tam 9'da, dışarıda.
Dinner promptly at 8.
Akşam yemeği saat tam 8'de.
Six months ago they formed this club here in London and promptly left for Driercliff, the ancestral home of a Mr. Bruce Alastair, their eldest member.
Bu klübü altı ay önce burada Londra'da kurdular ve hemen Driercliff'e, en yaşIı üye, Bay Bruce Alastair adında birinin baba evine döndüler.
Oh yes, we always pay promptly but what worries me, Mr. Holmes, is...
Evet, biz zaman geçirmeden ödeme yaparız fakat beni kaygılandıran şey, Bay Holmes, şu :
Obey Promptly!
Hemen itaat et!
Thanks for coming so promptly.
Hemen geldiğiniz için teşekkürler.
Mr. Bailey has a competent man on his way here now... to take the load of running The Furies promptly.
Bay Bailey buradaki işinde oldukça ehil biri.. .. The Furies'in idaresini ele alıp düzlüğe çıkartmak adına.
All we have to do is to shock the sensibilities of this prize collection of stuffed shirts, and we will be promptly ejected.
Tek yapmamız gereken, bu doldurulmuş gömlekli antikaları şoka sokacağız ve acele buradan atılacağız.
A crisis that should be examined promptly and realistically. A crisis that should be examined promptly and realistically.
Düzgün ve gerçekçi bir biçimde üzerinde düşünülüp önlem alınması gereken bir kriz...
And tomorrow's quarterfinal round will begin promptly at 10 : 00.
Ve yarın çeyrek finaller tam olarak saat 10'da başlayacak.
Pays his bills promptly with money earned as a costume jewelry salesman.
Kostüm mücevheri satıcısı olarak kazandığı parayla faturalarını ödüyor.
You collect taxes promptly and provide more tributes every year. It is a great help to us.
Bize her sene daha da fazla hediye ve ikram gönderiyorsunuz.
I recommend you promptly repeal your decree.
Yasayı bir an önce geri çekmeni öneriyorum.
Thank you for calling me so promptly.
Bu kadar çabuk beni aradığınız için teşekkür ederim.
We pay our taxes promptly.
Vergilerimizi sektirmeden ödüyoruz.
I'm delighted His Majesty so promptly satisfied my wish to have you around.
Sizi görmek isteğimi hemen yerine getirdikleri için memnunum.
You should pay more promptly.
Ödemeyi geciktirmemelisiniz.
Gil took his story to the police, and he and Rosine were promptly punished.
Gil kendi öyküsünü polise taşıdı, kendisi ve Rosine hemen cezalandırıldı.
But since my time is very limited... I'll thank each one of you not to interrupt and to answer questions promptly.
Ama zamanım çok kısıtlı olduğundan sözümü kesmeyip sorularıma direk cevap verirseniz çok memnun olurum.
Thank you for coming so promptly, signore.
Hemen geldiğiniz için teşekkür ederim.
He always paid his rent in advance, very promptly.
Kirasını hep önceden öderdi, hiç sektirmeden.
- Thank you for coming over so promptly.
- Hemen geldiğin için teşekkür ederiz.
We'll be ready to leave promptly at 3 : 00.
Saat 3 : 00'te yola çıkıyoruz. sakın gecikme.
The second showing follows immediately, and I trust you will leave promptly so that those waiting can get in.
İkinci gösterim hemen gelecek. Hemen terk edeceğinize güveniyorum, çünkü bekleyenler girecek.
- Promptly, every summer.
- Yaz gelir gelmez.
She's going to bed promptly at 9.
Saat tam 9'da yatağa girecek.
The 7.00 train leaves promptly at 8.15.
Çünkü saat 7 Moskova treni tam 8 : 15'de kalkar.
Could you send a taxicab promptly... to the corner of Sherman and DeSoto?
Sherman ve DeSoto caddelerinin köşesine... hemen bir taksi gönderir misiniz?
A small comet hits the Earth as millions have during Earth's history and the response of our civilization is promptly to self-destruct.
Küçük bir kuyruklu yıldız Dünya'ya çarpar ki dünya tarihinde milyonlarcası çarpmıştır ve uygarlığımızın tepkisi kendi kendisini yok etmek olur.
Since a comet must, they thought, predict the fall of some kingdom they promptly invaded England.
Kuyruklu yıldız bir krallığın düşeceğinin habercisi olmalı diye düşünerek ivedilikle İngiltere'ye saldırdılar.
And the Aztec emperor, Moctezuma maybe this is he promptly executed his astrologers.
Ve Aztek imparatoru Moctezuma muhtemelen bu odur çabukça astrologlarını öldürttü.
A few hundred acres, which he promptly sold for $ 40,000... which has carried him up to this very moment.
Onu şu ana kadar getiren, 40,000 Dolara sattığı bir kaç yüz akrelik arazi.
It was he who loaned me money to buy the mine, which I promptly paid back.
Madeni satın almam için gereken parayı bana ödünç veren oydu. Derhal geri ödemiştim.
Do it promptly and you'll be pardoned
Dediğimi hemen yaparsanız, affedileceksiniz.
Promptly and accurately reporting information ensures your safety.
Acil ve doğru ihbarlarınız sizin güvenliğinizi sağlar.
So he promptly heads south to get away, because he figures his time hasn't come yet.
O da doğruca güney tarafına yol alır ölmek için çok genç olduğunu düşünüyordur çünkü.
Never ones to shirk responsibility Bruce and Dick, with characteristic speed and resolve descend promptly to the Batcave.
Sorumluluktan asla kaçmayan Bruce ve Dick, kendilerine has sürat ve kararlılıkla Yarasa Mağarası'na indiler.
When I first came here, the brothers promptly made me Brother Smith Wesson.
Buraya geldiğimde kardeşler adımı hemen "Smith Wesson" koydu.
I will see you all promptly tomorrow.
Yarın ilk iş olarak sizi göreceğim.
You resigned from a highly top-secret post, then promptly vanished.
Gizliliği son derece yüksek bir işten istifa ettin, sonrasında hızlı bir şekilde ortadan kayboldun.
You will be required to leave this room at 4 : 30 promptly.
Bu odayı 4 : 30'da terk etmeniz gerekiyor.
They pay promptly.
Çabuk ödeme yaparlar hatta İsveç veya İskandinav bankalarına ödeme yapmaktan mutluluk duyarlar.