Queso translate Turkish
52 parallel translation
- Chili con queso.
- Chili con queso.
Mi compadre con queso.
Mi compadre con queso.
How about queso?
Caso'ya ne dersin?
- Queso!
- Queso!
Say queso.
Peynir de.
Orale queso.
Orale queso.
Queso es not un burro.
"Queso es not un burro."
Tell you what, there, cara de queso.
Birşey söyleyeyim mi?
Say "cheese." "Cheese." "Queso."
Peynir diyin.
Queso : Cheese.
Peynir.
Tengo gusto del queso.
Tengo gusto del queso.
Less queso.
Daha az peynir.
The night before, I went to this restaurant to get a basket of these things called fries cuatro quesos, dos fritos.
Bir gece önce, bir sepet Quatro Queso Dos fritos kızartması denilen şeyleri almak için o restorana gitmiştim.
Got the queso?
Çantayı getirdin mi?
Touch the quatro queso dos fritos and I will take you down using basic, traditional beginner's karate.
Quatro queso dos fritos'a dokunursan temel geleneksel acemi karatesiyle seni yere indiririm.
Queso!
Patates!
That's a lot of queso.
Bu çok yüksek.
Is that queso dip?
Peynirli Meksika sosu mu?
Green chilies, queso sauce, blue corn tortillas.
Yeşil biberler, queso sosu, mısırlı tortilla.
Melt some queso.
Biraz peynir eritelim.
Queso.
- Peynir.
Queso who?
- Hangi peynir?
♪ you will only hear the breeze ♪ ♪ when he comes to steal your cheese ♪ ♪ Queso Bandito ♪
â ™ ª sadece esinti duyacaksınız â ™ ª â ™ ª O senin peynirini çalmaya gelince â ™ ª â ™ ª Queso Bandito â ™ ª
Probably'cause it creeps their queso.
Muhtemelen alacaklar korkmuştur.
Order an empanada - - sin queso - - then wait in the car.
Bir empanada söyle, peynirsiz.
Ooh. ♪ But you know it ain't a party till Jillian brings the queso ♪
â ™ ª Ancak Jillian quesoları getirene kadar partininin başlamayacağını biliyorsun â ™ ª
She's not, she's serious, but she seriously brought some queso!
Şeytan değil, ciddi fakat gidip bize cidden queso getirmiş!
In México, they would call me Señor Queso.
Meksika'da bana Senyör Queso derler.
Ooh! Uh, Serrano ham on rye, touch of whole grain mustard, and a slice of queso- - anything domestic.
Çavdar ekmekli jambon, hardala bulanmış olsun ve bir dilim peynir.
I'm not paying for the queso or the enchiladas.
Ben queso ve enchiladas'ı ödemiyorum.
I AM THE WOW, THE BIG CHEESE, THE GRANDE QUESO.
Müthişim, büyük peynirim, devo peyniroyum.
I got Victor, Darien, Queso, and Jayski patting motherfuckers down for steel at the door.
Victor, Darien, Queso ve Jayski kapıda metal araması yapıyorlar.
Queso y jalapeños es mejor.
Kıymalı mı?
♪ Queso por dos ♪ Hey!
# İki Kişilik Fondü # Hey!
♪ Queso por dos ♪
# İki Kişilik Fondü # # O sıcak bir yemek #
♪ Queso por dos. ♪
# İki Kişilik Fondü #
Welcome to Queso por Dos, which I just sold to Univision.
İki Kişilik Fondü'ye hoşgeldiniz ki programı Unision'a sattım.
_ _
Univision "Queso Por Dos" için iki sezon daha anlaşma yaptı.
Queso por Dos.
İki Kişilik Fondü
It's just, uh, chips, uh... ( with accent ) : guacamole, uh, jalapeños and, uh, queso fresco.
Sadece, cips... guacamole, jalapeno ve queso fresco lazım.
( with accent ) : guacamole and your fresco queso.
Guacamole, fresco queso'nla birlikte.
It's queso fresco.
Onun adı queso fresco.
Don't tell I me that's queso. Yeah.
Onun peynir olduğunu söyleme.
Queso and taquitos. Tamales.
Peynir, dürüm, etli dolma.
Did someone say "Queso"?
Birisi "Queso" mu dedi?
A fucking stretch, and you know you it, Queso!
Sadece uzattığımı biliyorsun Queso!
Queso.
Peynir.
Queso :
Queso.
♪ He'll set fire to the street ♪ ♪ with his tiny mousy feet ♪ ♪ to the mariachi beat ♪
â ™ ª o sokağı ateşe verir, ™ ª â ™ ªo küçük ayaklarıyla â ™ ª â ™ ª to the mariachi beat â ™ ª â ™ ª Queso Bandito â ™ ª â ™ ª Peynirlerinizi gözetimsiz bırakmayın!
♪ hell outrun them every time ♪ ♪ Queso Bandito ♪
â ™ ª Queso Bandito â ™ ª
Sin queso, mother fucker! Get down!
Eğil!