English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ Q ] / Queuing

Queuing translate Turkish

95 parallel translation
A week ago, I was standing in line, holding a tuna baguette, queuing up for easyJet.
Bir hafta önce, elimde bir ton balığı sandviçiyle, uçağa binmek için sırada bekliyordum.
No queuing.
Sıra yok.
No queuing here.
Burada sıra yok.
Two young mothers queuing to receive food.
İki genç anne, yemek için kuyrukta.
Now, they are queuing for a handshake.
Şimdi Krupp'un elini sıkmak için sıra bekliyorlar.
We can ´ t have you queuing up.
Sizi sırada bekletemeyiz.
Well, at least the queuing programs are still working right.
En azından iş kuyruğu sıralama programları hala doğru çalışıyor.
What are they queuing up for?
Ne sırası bu?
And because they hated queuing, people welcomed rationing.
Ve insanlar sıraya girmekten nefret ettikleri için istihkak sistemini daha olumlu karşıladılar.
Look, the lepers are queuing!
Bak, cüzamlılar sıraya giriyor!
Or we'll still be queuing for a bar of soap
Yosa yine bir kalıp sabun için kuyruğa gireriz.
I can't understand how they're not queuing up for you.
Nasıl oluyor da, senin için sıraya girmiyorlar, anlayamıyorum.
I haven't seen your men exactly queuing up in droves.
Senin peşinde de, sıralanmış bir erkek sürüsü görmüyorum.
The kind of chaos we faced... strikes, riots... miners bringing down a Conservative government... inflation going through the roof, our European creditors... queuing up to pounce on us?
Karşılaştığımız kargaşayı : grevleri, isyanları, madencilerin Muhafazakâr bir hükümeti devirmesini, enflasyonun tavan yapmasını, Avrupalı alacaklıların kapıya dayanmasını?
We've been queuing.
Kuyruğa girelim.
'His mother was shot by a sniper whilst queuing for water.'
'Annesi bir su sırasındayken bir sniper tarafından öldürüldü.'
And there were girls... queuing up around the block... to see this guy.
Ve kızlar vardı... bu çocuğu görmek için evlerin arkasında kuyruğa girerlerdi.
'His mother was shot by a sniper whilst queuing for water.'
'annesi bir su sırasındayken bir sniper tarafından öldürüldü.'
This is crocodile queuing.
Bu bir timsah kuyruğu.
"... any of his enthusiastic and colorful followers... " "... some of whom have been queuing here since late last night. "
Ancak bu ne onun hevesini, ne de burada saatlerdir bekleyen rengarenk hayranları- -
The girl with the greats queuing up in her gullet!
Gizli cevherleri boğazında sıraya girmiş bir kız!
What, no queuing, no talking, no peeping?
Sıra yok, konuşma yok, dikiz yok.
- There's no point us both queuing, is there?
- Hepimizin kuyruğa girmesinin bir anlamı yok, değil mi?
We're queuing for our stuff. I can't hear! We were told we could recover our things now.
" Rahipleri vursak iyi olur,... istediğimiz gibi yaşamaktan bizi alıkoyuyorlar.
Just say it. I'll have girls queuing up to marry you!
Senin le evlenmek için kuyrukta bekleyen kızlara sahip ol.
I was queuing up to get dole.
Yardım parası almak için kuyrukta bekliyordum.
Well, I was queuing up at the checkout, and I think I put my bag on the floor...
Ödeme yerinde sıraya geçmiştim ve sanırım çantamı yere bırakmıştım.
This is the most fantastic film and people are queuing around the block.
Şunu diyordu : " Bu gördüğüm en harika film.
And when those nonces and perverts get hold of a clever boy like you, and I'll make sure they do, they're gonna be queuing up round the block.
Ve o sapıklar, senin gibi zeki bir çocuğun yakasına yapıştılar mı,... emin ol ki yapışırlar,... senin için sıraya girecekler.
You'll Soon See them queuing up down there.
Yakında hepsini yukardan aşağı sıralanırken göreceksiniz.
In return for queuing patiently, they receive a handshake, direct eye contact and a sacred cord blessed by him.
Bu sırada sabır göstererek bekleyenler, Dalai Lama'yla el sıkışma göz göze gelme ve onun tarafından kutsanmış bir kurdele alma şansı yakalıyorlar.
They won't be queuing up outside, today.
Bugün içeri girmek için kalabalık toplanmayacak.
- Well I'm not queuing up again, the poor kid's been in here half an hour.
- Tekrar kuyruğa giremem, zavallı çocuk yarım saattir burada.
People are queuing to get in.
Ve bunun için dışarıda bekleyen biri sürü insan var.
Yeah, you know how I hate queuing.
Sırada beklemekten hoşlanmadığımı biliyorsun.
And from what I hear, they're plenty more queuing up right behind him.
Ve duyduğum kadarıyla, arkasında sıraya giren başkaları da varmış.
Mrs lancu's queuing at the store...
Bayan Lancu markette sıraya girdi...
I mean, they were queuing up.
Yani, onlar sıraya girmişlerdi.
So the youngsters are queuing for her?
Desene delikanlılar boşuna, kuyruk tutmuyor onu görmeye? - Ha?
Every girl in Shamli is queuing up to be his Laila lf a girl even looks at him, l`ll whack her
Shamli'nin bütün kızları Leyla olmaya hazır. Hiç kimse lmran'nın Leyla'sı olmayacak. Çünkü burunlarına acı biber dolduracağım.
Your creditors are queuing up outside.
Alacaklıların kapıda kuyruk oldu.
While sailed on the Internet and queuing to buy one... coffee with soy milk, they just one thing needed to survive.
İnternette gezindiğimizde soya sütlü kahve için sıralanmış... ondan kurtulmak için bazı şeylere ihtiyaç duyuyorduk.
We spent over an hour queuing for the front and they've pushed in.
- Kaynak yaptılar. Biz burda yarım saattir sıra bekliyoruz ve onlar kaynak yaptı.
'In the most recent sighting of the deposed dictator, citizens of Najaf claim to have seen Saddam queuing'for petrol at a filling station on the outskirts of the town.'
Devrik diktatörün en son Najaf halkı tarafından şehrin dışında bir dolum istasyonunda benzin sırası beklerken görüldüğü iddia ediliyor.
They've been queuing for hours, Mr Merdle.
Saatlerdir sıradalar, Bay Merdle.
"People are queuing up for her."
"İnsanlar onun peşinde." "Sen bana zaman kaybettiriyorsun."
I'm sorry, we've got couples queuing up.
Üzgünüm, sırada bir sürü çift bekliyor.
Why am I queuing up my own records?
Kendi kayıtlarımı neden sıraya koyuyorum?
It's not as if... I've got friends and acquaintances queuing outside.
Eğer olmayacaksa birçok arkadaşım var ve dışarıda eş dost kuyrukta bekliyor.
The producers will start queuing up instantly!
Rohan Kapoor yada Raj Kiran. Prodükterler anında kapına dizilirler!
- Well, I'm queuing.
Pekala, ben sıradayım.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]