Radish translate Turkish
242 parallel translation
Well, I can make Kakdoogi ( radish kimchi )
Ama... turplu kimchi yapmayı biliyorum.
You should come along and eat Korean yellow radish next to her since you're friends.
Sen de gelip sarı Kore turpu ye. Ne de olsa arkadaşsınız.
Just go and get me some more pickled radish.
Biraz daha turp getir.
A flask the size of... a radish that could blow up a whole battalion.
Hani turp büyüklüğünde bir şişeyle bir ordu yok edilecekti.
Radish so red
Turp o kadar kırmızı ki
As the saying goes, when I slice pickled radish, it comes out all strung together.
Derler ya ; salamura turbu dilimlediğimde hepsi ip gibi sıraya dizilmiş görünür.
There's no logical connection between pickled radish and jealousy, now is there?
Yoksa salamura turpla kıskançlık arasında mantıken bir bağ yok, oldu mu?
Pickled radish strung together?
Salamura turp ip gibi dizilir mi yoksa?
- In this case I'll eat a radish.
- Bu durumda turp yiyeceğim.
- A radish.
- Bir turp.
- What do you recommend for a radish?
- Turp'la ne iyi gider?
I've asked for one radish.
Tek turp istedim.
Hasn't been getting enough beer and horse radish.
Yeterince bira içip bayır turpu yememiş.
I looked like a radish.
turpa benzediğimi söylerdi.
Shinsuke from Monzen-cho, huh? Here's some pickled radish.
İşte biraz turp turşusu.
Here's some pickled radish.
İşte biraz turp turşusu.
Ah, thanks. Here's some pickled radish.
Ah, teşekkürler.
Poor, forked radish.
Yavan, meydanda.
This is... It needs some horse-radish to go with.
Biraz siyah turp eklesen iyi olurmuş.
A radish may know no Greek, but I do.
Kaçın kur'asıyım ben, haberiniz var mı? !
Why does she want grated radish with fish anyway?
Rendelenmiş turbu niye ister ki bu kadın?
Have some pickled radish, too.
Biraz salamuralı turp al.
That great radish, that steaming great left-footer.
O koca turp, o meşhur öfkeli sol ayaklı.
If Mama Louise saw me... in my radish house...
Eğer Louise anne beni görseydi...
Yep. Two days, 10 fights, and they haven't even got to radish day yet.
Evet.İki gün, 10 kavga, ve daha turp gününe gelmediler.
He can eat his fucking radish.
Kahrolası turplarından yesin dursun.
These pants fit before my cauliflower and radish diet.
Bu pantolon karnabahar ve turp diyeti yapmadan önce oluyordu.
Radish rosettes.
- Bakın! Turp rozetleri.
What do you want to be, a radish?
Ne olmaya çalışıyorsun, turp mu?
Radish stuffed pancakes.
Mmm gözlemeye bak.
Okay. Have a radish!
O zaman turp ye!
Looks like a radish.
Turpa benziyor.
Mr. Luthor here could end up with the IQ of a radish.
Bay Luthor'un sonu bir turp aklı kadar olabilir.
After we stick a piece of spicy radish root inside.
Acı turp kökünü katarız yiyeceklere. - Harika fikir, Billy.
One red-hot radish coming up.
Bir adet acı kırmızı turp geliyor.
It's raw fish with rice and underneath there's a green paste which is made of horse-radish, I think.
Dibinde yabani lahana, üzerinde yeşil sosun olduğu pirinçli çiğ balık yedim.
Isn't this a radish?
Bu turp değil mi?
If I can call a carrot and a radish by their names... Then how can I do otherwise, for Karan and Arjun?
Eğer ben havuç dersem ve turp ise o zaman Karan ve Arjun için ne yapabilirim?
You call a brinjal, a carrot and a carrot, a radish!
Patlıcan, havuç ve turp diyorsun.
I've gotta get a radish from the store.
Pazardan turp almalıyım.
If you want to get creative, get a hard-boiled egg, a couple of pieces of olive, a little radish for the mouth, and a carrot curl.
Biraz yaratıcı olmak isterseniz, iyi pişmiş yumurtayı alın, iki adet zeytin, ağzı için turp ve biraz havuç rendesi.
Hey, is that radish carved in the shape of Hulk Hogan?
O turp, Hulk Hogan şeklinde mi kesilmiş?
Hey, how do you make those radish roses?
Turpları nasıl yapıyorsun?
- And what a pretty radish rose, huh?
- Ne kadar güzel turpmuş, değil mi?
Okay £ ¬ see this radish?
Bak bu turpu görüyor musun?
You're going to show up to work with a radish for a face.
İşe gittiğin zaman yüzün kırmızı bir turp gibi olacak.
The red one is radish kimchi, it goes in the fridge.
Kırmızı olanı turp turşusu buzdolabına gidiyor.
- No! y ou gave me omaoes. radish. and carros no my money!
bana dometes turp havuç verdin!
Well, girls, anyone want some more radish stew?
Pekala, kızlar... birisi biraz daha fazla turp yahnisi istiyor mu?
I'm looking for Renee... Radish? Radick.
Renee Radish'i arıyorum.
- That was for ancient wattle. I bet you're threatened by the turkey. - Oh, radish!
Eminim hindi gözünü korkutmuştur.