Rah translate Turkish
370 parallel translation
All that rah-rah stuff.
Tüm o entel şeyler.
Rah, rah, rah!
En iyi birayı.
I'll get 25 kronor a day for expenses.
Günlük harcırah olarak 25 kron verecekler.
Lonesome Rhodes, rah-rah-rah!
'Yalnız'Rhodes, rah-rah-rah!
They won't have foreigners, "Own gaming allowance,"
Yabancı istemiyorlar. "Özel kumar harcırahı."
COVER NIXON'S U.S.S.R. VISIT SENDING FUNDS FOR TRAVEL EXPENSES
Nixon'un S.S.C.B. ziyaretiyle ilgili haber yapacaksın. Harcırahın gönderiliyor.
MOSCOW OFFICE WILL ADVANCE MONEY FOR TRIP
Harcırahını da Moskova ofisimizden temin edebilirsin.
Rah'.! - Rafe!
Hanımlar, daire yapın!
I'll take you shopping at our expense.
Harcırahımızdan kullanarak seni alışverişe çıkartırım.
Here's what's left of your expense money.
İşte harcırahınızdan geriye kalanlar.
Rah!
Yaşa!
Good people of our community... ( Crowd ) Rah!
Toplumumuzun iyi insanları... Yaşa!
Rah, Rah!
Yaşa, Yaşa!
Your expense account doesn't include going to dances.
Eğlence yerlerine gitmek harcırahına dahil değil.
Do you get operational subsistence?
- Görev harcırahı aldın mı?
Hey, why don't you drop all this rah-rah jive game number, huh?
Bu caz oyun numaralarını bırak artık.
Professional. Touchdown. Rah, rah.
Ama işte ne oldu?
Money for you, for me and for him.
Senin, benim ve onun için harcırah.
Now we run this shit-bird's ass all the way to the brig save his per diem and ours, split it and spend it on the way home.
Bu bok herifi acele posta cezaevine götürür onun ve bizim harcırahı da paylaşıp dönüşte yolda harcarız.
We're on per diem.
Harcırahımız var.
Hooray, hurrah, hooray, hurrah, rah!
# Yaşasın, yaşasın!
- Hazel-rah.
- Hazel-rah.
- Hazel-rah?
- Hazel-rah?
If we meet again, Hazel-rah we'll have the makings of the best story ever.
Eğer yeniden karşılaşırsak, Hazel-rah... bu güne kadar ki en büyük hikayeyi oluşturacağız.
Rah, rah, rah!
Ya ya ya!
Here. It's real rah-rah democracy, free elections, all that.
Gerçek anlamda coşkulu bir demokrasi, serbest seçimler, böyle şeyler.
Rah-tah-tah rah-tah-tah
# Rah-tah-tah Rah-tah-tah #
Oh, come on. Cut the rah-rah shit, Taylor.
O hadi kes şunu, Taylor.
The same rah-rah, rah-rah.
Aynı deh-deh, deh-deh.
It's a liquid-based blue crystalline substance with a neurotoxin RAH, retina-activating hallucinogen.
Sıvı bazlı, mavi. Kristalimsi, içinde sinir uyarıcı bir madde var. Retinayı hareketlendirip halüsinasyon görmelerini sağlıyor.
GIVE ME YOUR EXPENSE MONEY.
Harcırah paranı ver bana.
- Do you want a Rah Rah?
- Tezahürat mı istiyorsun?
- Rah! - Aah! Not a chance, me lad.
Emin olmayın dostlarım!
No, I got it, I got a little per diem going on here.
4.50 mi? Hayır, bende var, biraz harcırahım var.
"Black and orange Black and orange Hear that hearty yell Rah rah rah"
Özür dilerim, sorun değil. Hiçbir şey düşünme, tamam mı? Bir şey düşünme.
RAH, RVH, no Q-wave in V6.
RAH. RVH. 6. omurda Q dalgası yok.
Well, rah-rah for little Roz!
Küçük Roz'a bravo.
Well, hoo-fucking-rah, Omar.
Hey, Omar.
Rah-rah-rah.
rah-rah-rah.
ie'raH tuh me'roQ.
le'raH tuH me'roQ.
[Snoring]
Rah ha ha ha ha ha!
You should've seen Skipper. He was like, "Rah! Rah" Ha, ha.
Skipper'ı görmeliydin.
Don't let yourself become another cookie-cutter blond size 4, rah-rah, sis-bam-boom, mindless, soulless, spineless wench.
Başka bir hamarat, sıfır beden sarışına, kısacık etekli, akılsız, ruhsuz, omurgasız küçük bir fahişeye dönüşmenize izin vermeyin.
Rah! Get up there!
Kalk bakalım.
Rah! Getup there!
Kalk bakalım!
I'm so sick of all this rah-rah crap everywhere.
Her yerdeki bu "rah-rah" saçmalığından bıktım.
Because unless you give this life to the Lord, that life belongs to Satan-uh!
Hayır! Çünkü bu hayatınızı Tanrı'ya adamazsanız, öbür hayatınız şeytana aittir-rah!
Praise God-uh!
Tanrı'ya şükür-rah!
( Crowd stops ) Good people of our community... ( Crowd ) Rah!
Toplumumuzun iyi insanları...
We are very fortunate in having with us a recent recruit, whose outlook is particularly militant and individualistic. Exactly. Rah, Rah!
Yaşa, Yaşa!
Rah.
- Sevindim.