English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ R ] / Raif

Raif translate Turkish

36 parallel translation
- Raif, I swear- -
- Raif, yemin...
Raif, where do you want us to park this dynamite?
Raif, bu dinamitleri nereye koyalım?
You're such a sweet man, Raif.
Çok iyi bir adamsın, Raif.
You'll have to watch her, Raif. Adam!
- Kıza dikkat etmen gerek, Raif.
Raif Canning, the vet, is one of them.
Veteriner Raif Canning de artık şüphelilerden birisi.
Raif, I've invited Lord and Lady Hislop round for drinks on Thursday together with a couple of other people from the Midsomer Horse Society, Freddie Bentine-Brown and Julia.
Raif, bu Perşembe günü Midsomer At Cemiyet'inden Freddie Bentin-Brown ve Julia dışında Lord ve Lady Hislop'u da bir şeyler içmeye davet ettim.
Those are Raif's and those are spares, I think.
Şuradakiler Raif'e ait, diğerleri de yedek çizmeler sanırım.
Well, I just had Raif round here in his tennis togs.
Raif tenis kıyafetleri içinde gelmişti.
He wanted to know what had happened about Adam so I told him how I found the body and suddenly he became most peculiar.
Adam'a ne olduğunu öğrenmek istiyordu. Ben de ona cesedi nasıl bulduğumu anlattım ve Raif birden tuhaf bir hal aldı.
Raif Canning?
Raif Canning mi?
Now, the thing is, I saw Joan's car outside Neil's house just after you'd spoken to Raif on the phone.
Söylemek istiyorum ki siz Raif ile telefonda konuştuktan hemen sonra Joan'ın arabasını Neil'in evinde gördüm.
So you see, Joan couldn't possibly have been at the Cannings'when Raif was murdered.
Yani Raif öldürüldüğü sırada Joan'ın orada olma ihtimali yok.
I'm so sorry about Raif. Just awful.
- Raif için çok üzgünüm.
Of course, it's the last thing I want with Raif..... but it was too late to cancel.
Raif ile birlikte yapmak istediğim son şeydi iptal etmek için de çok geç kaldık.
So I thought let's make it a celebration of his life.
Raif'in yaşadıklarını kutlayabiliriz diye düşündüm.
Including Adam Keyne and Raif Canning?
Buna Adam Keyne ve Raif Canning de dahil mi?
Would you please leave, Mrs Canning? Why is it everytime we go to a party you spend the entire evening asking me when we're going to leave? RAIF :
Lütfen gider misiniz, Bayan Canning?
Excuse me. Raif!
Affedersin.
The husband!
Kadının kocası, Raif!
Which is where I assume you met Raif.
Tahmin ediyorum Raif ile de orada tanışmışsınızdır.
Raif.
Raif.
It's Raif Collins.
Ben Raif Collins.
Miss Jordan, it's Raif Collins.
Bayan Jordan, ben Raif Collins.
Morgan Raif, and Josh Foster, both 18,
Morgan Ray ve Josh Foster, ikisi de 18 yaşında,
Hey, it's Raif.
Selam, ben Raif.
Hi, it's Raif.
Merhaba, ben Raif.
Was it the one that Josh and Raif own?
Josh ve Raif'in barı mıydı?
Was this Josh and Raif's bar?
Josh ve Raif'in barı mıydı?
You know, Jesse, we've been talking for a while now About why it isn't such a good idea For you to continue to see Josh and Raif anymore.
Jesse, burada seninle uzun süredir Josh ve Raif'i görmeye devam etmenin neden kötü bir fikir olduğu konusunda konuşuyoruz.
Josh and Raif's bar.
Josh ve Raif'in barı.
Josh and Raif...
Josh ve Raif...
They could see I was upset, So Josh stayed at the bar And Raif and I went back to their place
Benim ne kadar üzgün olduğumu gördüler Josh barda kaldı ben de Raif ile birlikte onların evine gittik dışarıdan bir şeyler ısmarlayıp "Daily Show" izledik, tamam mı?
I guess I didn't realize How significant Josh and Raif are to you
Sanırım Josh ve Raif'in senin için ne kadar önemli olduğunu onlara ne kadar güvendiğini fark edemedim.
Raif Canning.
Raif Canning'i?
I heard about Raif.
Raif'i duydum.
Thank you, Raif. "
Teşekkürler, Raif. " diyor olmalıydın.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]