Ramen translate Turkish
529 parallel translation
I'm making... Chachang ramen. You want some?
Siyah fasulye soslu şehriye yemek ister misin?
- Ramen, please.
- Erişte, lütfen.
They were seven and tried to fool around with the Concho.
Yedi kişiydiler, Concho'ya ramen etrafta aptallık yaptılar.
He was supposed to meet me for ramen.
Birlikte erişte yiyecektik.
Do you want some ramen?
Ramen yemek ister misin?
"Lai Lai Noodle Restaurant"
"Lai Lai Ramen Lokantası"
Her noodles too.
Rameni de öyle. Ramen mi?
Were my noodles that bad?
O kadar kötü mü ramen yapıyorum?
Go make noodles.
Ramen yap haydi.
Meeting you makes me want to be a real noodle cook.
Seninle tanıştığımdan beri, gerçek bir ramen aşçısı olmak istiyorum.
You've eaten here before?
- Hiç burada ramen yedin mi?
Shinachiku noodles, please.
Şinackulu ramen, lütfen. Sarımsaklı ramen.
That guy ordered the pork noodles.
Bu bey de sade ramen istemişti.
This is it. This is it!
Ramen bu işte!
We just make normal noodles in a normal way.
Yo, biz normal bir yöntemle, normal bir ramen yapıyoruz. Pekâlâ.
While he was selling noodles for fun his partner stole his wife and practice.
Gırgır olsun diye ramen satarken karısını da, işini de, ortağına kaptırmış.
Here's your 14 servings of mori noodles.
14 adet ramen siparişiniz!
Where did you acquire such skill?
Böylesine güzel ramen yapmayı nerede öğrendin?
The menu will only offer plain noodles and pork noodles. Agreed?
Menü seçenekleri sade ramen ve domuz etli ramen olmak üzere iki çeşit olacak.
Since the noodles will change, maybe we should change the name.
Ramen değişeceğine göre, belki dükkânın ismini de değiştirmeliyiz.
Yeah, Tampopo Noodles.
Evet. Tampopo Ramen!
Tampopo Noodles!
Tampopo Ramen!
How about Spring Onion Noodles?
Taze Soğanlı Ramen'e ne dersiniz?
Frankly, I never thought a woman could become a good noodle cook.
Açıkçası, bir kadının iyi bir ramen aşçısı olabileceğine ihtimal vermezdim.
I feel like starting a noodle business myself.
Acaba ben de mi ramen sektörüne girsem?
Tampopo Noodles for me.
Bana Tampopo Ramen.
Plain noodles, please.
Sade ramen, lütfen.
So a plain one for him.
Sade ramen yiyecek.
I treat you to ramen all the time, don't I?
Sana karşılığında yemekte ısmarlarım, olmaz mı?
Well, Shampoo's ramen was gone in two-point-five seconds! Geez!
Ranma ve babası bir eğitim yolculuğundaydılar.
She loved Top Ramen.
Ramen'e bayılıyordu.
Let's go have some nice hot ramen or something.
Gidip sıcak ramen ya da onun gibi bir şeyler alalım.
Lots of people, they try so hard. They can't hear the music.
Çoğu insan inatla denemelerine ramen müziği duyamaz.
When Seiji finished his first violin, we had ramen noodles.
Seiji'ye de ramen ( Bir japon yemeği ) yapardım İlk keman yapmaya başladığında
Almost every man on the bus offered me his seat although nobody was willing to stand up to let me have it.
Otobüsteki bütün erkekler bana yer vermek istedi buna ramen hiçbiri koltuğundan kalkmadı.
Well, Mr. Bundy, as tempting as your offer sounds...
Bay Bundy, baştan çıkartıcı teklifinize ramen...
Okay... Ordinary curry flavored instant ramen can't compare to this!
Normal olarak soslu hazır Ramen daha iyi olamazdı.Eveet.
And even Wonder Girl says she'll join us for ramen noodles.
Ve bayan onur öğrencisi de eğer ramen yersek bize katılacağını söyledi.
I'll have a garlic ramen with no roast pork.
Ben etsiz sarımsaklı ramen alacağım.
I'll have shark-fin soup ramen with roast pork.
Ben köpek balığı yüzgeçli bir tane alacağım.
Got all the Cup o'Ramen you can eat.
İstediğin kadar abur cubur yiyebilirsin.
And some cups of ramen noodles!
Ve Ramen şehri kupası!
We're delivering your ramen noodles as demanded!
İstediğiniz Ramen şehri kupalarını teslim ediyoruz!
Ramen Delight.
Ramen Delight.
In spite of hours of continuous activity here military officials continue to deny reports of an industrial accident in their restricted weapons development section here behind me.
Buradaki saatlerdir süren hareketlere ramen Askeri görevliler arkamdaki gizli Silah gelistirme bölumunde Endustriyel kaza oldugunu yalanliyorlar
Isn't the ramen broth delicious?
Ramen et suyundan yapılmış, değil mi?
He was showing me the right way to eat them.
Bana ramen yeme adabını gösteriyordu.
Hang on.
Okuyunca canım ramen çekiyor.
I can remember.
Bu bey domuzlu ramen sipariş etti.
But people who eat noodles are all amateurs.
Fakat ramen yiyen insanların hepsi de amatör.
Although, before payday comes along again...
Maaş gününden önce olmasına rağmen... 25 ) } Ramen