Rayder translate Turkish
27 parallel translation
Otherwise, I gotta go to Rayder firm, and I don't really want to do that.
Yoksa Rayder firmasına gideceğim ve bunu gerçekten yapmak istemiyorum.
We heard a rumor Mance Rayder was planning to attack Eastwatch.
Mance Rayder'ın doğu nöbetine saldıracağı dedikodusunu duyduk.
The Wildlings who fight for Mance Rayder are hard men.
Mance Rayder için savaşan yabaniler zorlu adamlardır.
Piss on Mance Rayder and piss on the North.
Sikeyim Mance Rayder'i ve Kuzey'i.
North... to join up with Mance Rayder...
Kuzeye gittiler. Mance Rayder'a katilmaya.
You want to know what Mance Rayder is doing?
Mance Ryder'in ne yaptigini mi bilmek istiyorsun?
Gives Mance Rayder plenty of time to throw a party in our honor.
Mance Rayder'a çok zaman kazandırır. Şerefimize bir parti bile verir.
She'll bring Mance Rayder's army down on us.
Mance Rayder'ın ordusunu getirir.
No. No, you serve Mance Rayder, the King-Beyond-the-Wall.
Hayır, siz Mance Rayder'a hizmet edersiniz Duvar'ın Ötesindeki Kral.
We chose Mance Rayder to lead us.
Mance Rayder'ı önderimiz olarak biz seçtik.
So you can give Mance Rayder an invitation to Castle Black?
Mance Rayder'a Kara Kale'nin davetiyesini vermek için mi?
If Mance Rayder likes you, you'll live another day.
Mance Rayder seni severse, bir gün daha yaşarsın.
You didn't stop being a crow the day you walked into Mance Rayder's tent.
Mance Rayder'ın çadırına girdiğin gün karga olmayı bırakmadın.
Mance Rayder don't care if I live or die.
Mance Rayder, ölüp ölmememi umursamıyor.
While we sit here debating which rules I broke, Mance Rayder marches on the Wall with an army of 100,000.
Biz burada oturmuş, hangi kuralları çiğnediğimi tartışırken Mance Rayder 100.00 kişilik ordusuyla Duvar'a doğru yaklaşıyor.
Mance Rayder is coming.
Mance Rayder geliyor.
There's 60 miles of wilderness between here and Craster's and Mance Rayder has an army bearing down on us, but we have to do this.
Craster'ın Kalesi ile burası arasında 60 mil yol var ve Mance Rayder'ın ordusu da bize yaklaşıyor ama bunu yapmalıyız.
Mance Rayder has an army heading this way and there's worse out there than Mance.
Mance Rayder'ın ordusu buraya geliyor ve ondan daha kötüleri de var.
Ms. Sawyer, Mr. Rayder, please approach.
Bayan Sawyer, Bay Rayder, lütfen yaklaşın.
Mance Rayder, you have been called the King-beyond-the-Wall.
Mance Rayder, sana "Sur'un Ötesindeki Kral" dediler.
I ordered Mance Rayder burned at the stake.
Mance Rayder'ın kazıkta yakılmasını emrettim.
You showed mercy to Mance Rayder.
Mance Rayder'a merhamet gösterdin.
He went north to deal with Mance Rayder knowing it almost certainly meant his own death.
Mance Rayder'la görüşmek için kuzeye gitti. Bunun ölümüne neden olacağını bile bile.
Everyone knows he loved a wildling girl, he spoke with Mance Rayder many times.
Herkes onun bir yabanıl kıza aşık olduğunu ve Mance Rayder'la defalarca konuştuğunu biliyor.
You saved us from Mance Rayder's army.
Bizi Mance Rayder'ın ordusundan kurtardınız.
I knew Mance Rayder.
Mance Rayder'ı tanırdım ben.
Mance Rayder was also the great man.
Mance Rayder da büyük adamdı.