Rearden translate Turkish

. Reardan and Shotten work for Riling. Garry's a friend just came in to help.

Rearden ve Shotter Riling için çalışıyor ve Garry de arkadaşı, ona yardım için burada.

He had spotted Shotten and Reardan before I even knew they were there.

Shotter ve Rearden'i daha önce keşfetmişti.

Shotten and Reardan will get paid in gold eagles.

Shotter ve Rearden'ın değeri on dolar altın para eder.

That's your horse, Reardan. Get moving.

- Atına bin, Rearden.

All right, Reardan. Any time you want.

Pekala, Rearden, hazır olduğunda çek.

Shotten and Reardan.

- İki. Shotter ve Rearden.

And it winds up right here. with Reardan waitin'outside to see if I go with you or he shoots me in the back.

Kris Barden'ın oğlu öldü ve Rearden dışarıda bekliyor ya seninle birlikte gelirim ya da sırtımdan vurulurum.

- Mr. Rearden.

- Bay Rearden.

- hello, Rearden.

- Merhaba, Rearden.

I know a good deal about you, Mr. Rearden, from Mackintosh.

Mackintosh bana sizden çok söz etti, Bay Rearden.

Rearden.

Rearden.

- Mr. Rearden?

- Bay Rearden?

- Are you Joseph Rearden?

- Joseph Rearden siz misiniz?

We know all that, Mr. Rearden.

Bunları biliyoruz, Bay Rearden.

What can you tell us about it, Mr. Rearden?

Bize bu konuda ne söyleyebilirsiniz, Bay Rearden?

- Come, Mr. Rearden.

- Hadi ama, Bay Rearden.

You won't mind if we search your room, Rearden?

Odanızı aramamızın bir sakıncası yok değil mi?

Very well, Mr. Rearden, I arrest you on suspicion of assaulting a postman in Leather Lane at about 9 : 30 this morning.

Pekâlâ, Bay Rearden. Sizi bu sabah 9 : 30 sularında Leather Lane'de bir postacıya saldırma gerekçesiyle tutukluyorum.

What's the matter, Rearden?

Sorun ne, Rearden?

What did you do with the diamonds, Rearden?

Elmasları ne yaptın, Rearden?

I don't like you, Rearden.

Senden hoşlanmadım, Rearden.

We've been having a wonderful time together, Inspector. Rearden and me.

Rearden ve ben çok iyi vakit geçiriyorduk, Müfettiş.

Now, you've been shy, Rearden.

Çok utangaçtın, Rearden.

When you were a little boy, Rearden, what did you want to be when you grew up?

Küçükken büyüdüğünde ne olmak istiyordun, Rearden?

Come on, Rearden.

Hadi, Rearden.

You have no doubts that the man who assaulted you is the man seated there, in the dock, Joseph Rearden?

Size saldıran adamın orada kürsüde oturan Joseph Rearden olduğundan kesinlikle emin misiniz?

Acting on information received, I went with Detective Sergeant Jervis to see Rearden at his hotel.

Edindiğimiz bilgilere dayanarak Dedektif Jervis ile birlikte Bay Rearden'ı otelinde görmeye gittim.

Joseph Rearden.

Joseph Rearden.

Joseph Rearden, I sentence you to 20 years imprisonment.

Joseph Rearden, seni 20 yıl hapse mahkum ediyorum.

- You Rearden?

- Sen Rearden mısın?

Mr. Rearden, isn't it?

Bay Rearden, değil mi?

well, that's a very embarrassing question, my dear Rearden.

Sorun beni çok utandırdı, sevgili Rearden.

You can bet on it. Rearden, we haven't got much time. - Mr.

Bundan emin olabilirsin.

My name is Gerda, Mr. Rearden.

Adım Gerda, Bay Rearden.

Now, Mr. Rearden, I cannot tell you that.

Hayır Bay Rearden, size bunu söyleyemem.

A poke, Mr. Rearden?

Dürtmek derken neyi kastediyorsunuz Bay Rearden?

- Your bath is drawn, Mr. Rearden.

- Banyonuz hazır, Bay Rearden.

How do you do, Mr. Rearden?

Nasılsınız, Bay Rearden?

Mr. Rearden!

Bay Rearden.

Rearden!

Rearden.

And it isn't entirely a question of the money, Mr. Rearden.

Bu sadece bir para meselesi değil, Bay Rearden.

It's our policy, Mr. Rearden, not to burden our clients with gratuitous information.

Politikamız gereği, müşterilerimize gereksiz bilgiler vermiyoruz, Bay Rearden.

- I don't know, Mr. Rearden.

- Bilmiyorum, Bay Rearden.

- Joseph Rearden.

- Joseph Rearden.

- lt's Rearden. I'm in Ireland.

- Ben Rearden. İrlanda'dayım.

You suspect me, Mr. Rearden?

Benden mi şüpheleniyorsun?

Do you think they can swim, Mr. Rearden?

Sence yüzme biliyorlar mıdır, Bay Rearden?

- Rearden.

- Rearden.

My name is Joseph Rearden, also wanted in england.

Adım Joseph Rearden, İngiltere'de de aranıyorum.

Joseph Rearden?

Joseph Rearden mı?

It is Joseph Rearden.

Gerçekten de Joseph Rearden.