Redfern translate Turkish
162 parallel translation
A girl named Diane Redfern.
Diane Redfern adında bir kız.
Her name is Diane Redfern.
Adı da Diane Redfern.
From the pawnshop where Diane Redfern took it after he gave it to her.
Diane Redfern'e verdikten sonra, onun götürdüğü rehinciden.
All I know is that on Friday she had lunch with Diane Redfern.
Tüm bildiğim Laura'nın Cuma günü Diane Redfern ile bir öğle yemeği yediği.
Where does this Diane Redfern live?
Bu Diane Redfern nerede yaşar?
It's Diane Redfern's.
Diane Redfern'e ait.
It was Diane Redfern that was bumped off upstairs.
O dairede öldürülen kişi Diane Redfern'miş
It was Miss Redfern's body you found.
Bulduğun Bayan Redfern'in cesediydi.
Redfern was in love with Carpenter.
Redfern, Carpenter'a aşıktı.
Maybe it was the lawyer who brought Diane Redfern up here.
Belki de Diane Redfern'i buraya getiren de avukatındı.
Too bad Diane Redfern can't be resurrected.
Diane Redfern'in hayata dönememesi çok yazık.
No, I didn't kill Diane Redfern... or anyone else. Thanks.
Teşekkürler.
The doorbell rang... and Diane Redfern went to the door in your negligee.
Kapı zili çaldı ve Diane Redfern senin geceliklerinin içinde kapıya gitti.
- He didn't really kill Diane Redfern.
- O, Diane Redfern'i gerçekten öldürmedi. - Onu ben öldürdüm.
Redfern, my agent, wants to see me.
Menajerim Redfern beni görmek istiyor.
I'm to be at Redfern's office at three.
Üç'te Redfern'in ofisinde olmalıyım.
- Maybe a letter from Redfern.
- Postacı. Belki Redfern'den mektup.
I expect some day to see George Kittredge president of Redfern Coal. That's not hard.
Günün birinde George Kittredge, Redfern Kömürcülük'ün patronu olacak.
Father's president of Redfern Coal.
Bu zor değil. Oranın patronu babam.
A girl named Diane Redfern.
Bu model kim?
You hired her yourself last week.
Diane Redfern adında bir kız.
From the pawnshop where Diane Redfern took it after he gave it to her. I don't believe it.
Diane Redfern'e verdikten sonra, onun götürdüğü rehinciden.
Where does this Diane Redfern live? Brooklyn somewhere.
Bu Diane Redfern nerede yaşar?
- He didn't really kill Diane Redfern.
- O, Diane Redfern'i gerçekten öldürmedi.
- He's always at Redfern.
- Hep Redfern'de.
Have you... Have you met the Redferns?
Redfern, Redfernlerle tanıştın mı?
Good morning Mrs Redfern.
Günaydın Bayan Redfern!
Who the hell do you think booked Patrick Redfern in here in the first place?
Patrick Redfern'e en başından burada yer ayırtan kimdi sanıyorsun?
And you get on rather well with Redfern, don't you?
Ve sen de Redfern'le iyi anlaşıyorsun değil mi?
Oh, by the way, I was looking for that fellow Redfern earlier.
Bu arada, şu Redfern denen adamı arıyordum.
What kind of paintings do you do, Mrs Redfern?
Ne tür resimler çiziyorsunuz Bayan Redfern?
Messieur Redfern. At what time did you and Madame Gardener find the body?
Mösyö Redfern, siz ve Madam Gardener cesedi saat kaçta buldunuz?
I was with Christine Redfern.
Christine Redfern ile birlikteydim.
I'm in the clear... and Patrick Redfern is in the clear and Myra Gardener because she was with him.
Patrick Redfern temize çıkmışsa ve Myra Gardener'da temize çıkmışsa çünkü oda Patrick'in yanındaydı.
The jealous wife, Christine Redfern.
Kıskanç eş Christine Redfern!
Mrs Redfern came a few minutes later.
Bayan Redfern birkaç dakika sonra geldi.
You, Madame Redfern, actually told me you went to her room early to ask her to come with you to Gull Cove to do some sketching.
Siz Madam Redfern, birlikte resim çizmenizi teklif etmek için odasına... daha önce gittiğinizi kendiniz söylediniz.
Madame Redfern, unseen by Linda, consulted her own watch... which she was wearing but kept concealed under the sleeve of that strange voluminous outfit she chose to protect her from the sun.
Madam Redfern, Linda'ya görünmeden kendini güneşten korumak... için seçtiği o bol ve çok renkli kıyafetinin altında gizlenen kolundaki... kendi saatine baktı.
While her back is turned... Madame Redfern returns Linda's watch to the correct time... then calls Linda back, telling her she has forgotten her bathing cap.
Sırtı dönükken Madam Redfern, Linda'nın saatini yeniden doğru zamana ayarladı ve Linda'ya seslenip bonesini unuttuğunu söyledi.
So let us exactly see what happened as Madame Redfern hurried up from the cove to the top of the cliff.
Şimdi Madam Redfern, koydan çıkıp tepeye çıkarken... tam olarak neler olduğuna birlikte bakalım. Saat 12 ye 22 vardı.
Madame Redfern now turns and runs across the path which separates Gull Cove from Ladder Bay.
Madam Redfern sonra dönüp Martı Koyunu Merdiven Koyundan ayıran patikada koşmaya başladı.
She arrives at Ladder Bay at about a quarter to 12 and sees Madame Arlena sitting impatiently... awaiting the arrival of Patrick Redfern... with whom, I am convinced, she had a rendezvous.
Merdiven Koyuna yaklaşık on ikiye çeyrek kala vardı... ve Madam Arlena'nın sabırsızlıkla Patrick Redfern'ün gelişini beklediğini gördü.
Redfern's right, this knocks your theory out of court.
Redfern haklı. Bu teorinizi tamamen geçersiz kılıyor Mösyö Poirot.
The murder was committed by... her husband, Patrick Redfern.
Aslında zaten o yapmadı. Cinayeti işleyen kişi aslında kocası Patrick Redfern.
The ardent young lover, M Redfern... bending over the body with suntanned limbs wearing Arlena's white bathing costume... and a red Chinese hat.
Coşkulu genç aşık Mösyö Redfern, orada Arlena'nın beyaz mayosunun... ve kırmızı Çin şapkasının üstüne doğru eğiliyordu.
No wonder you were fooled into imagining that you had seen the corpse of Madame Marshall... when what you had actually seen was the live body of Madame Christine Redfern.
Madam Christine Redfern'ün canlı vücuduydu. Bu yüzden katilin yüzünü saklaması gerekiyordu.
That is why the murderer had to conceal the face... because it was not the murder victim lying there, but somebody else.
Çünkü orada yatan kurban değil, bir başkasıydı. ve Bay Redfern'e kendi karısından başka kim yardım edebilirdi?
And who else would help messieur Redfern.. But his own wife?
Artık tanık için sergilenen gösteri sona ermişti.
In answer to your question, I would ask you to consider the bizarre nature of Madame Redfern's beach apparel.
Sorunuza cevap olarak size Madam Redfern'ün garip plaj kıyafetlerini... biraz düşünmenizi öneriyorum.
When I saw Madame Redfern in the lobby yesterday morning... she was wearing a totally exaggerated garment which completely covered her from wrist to neck.
Dün sabah Madam Redfern'ü lobide gördüğümde üstünde boyundan bileğe her yerini kapayan çok abartılı bir elbise vardı.
Madame Redfern.
Madam Redfern.