English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ R ] / Regroup

Regroup translate Turkish

571 parallel translation
We should regroup now - to Alexandria, over Alamein or to Cairo.
İskenderiye'ye ya da Kahire'ye El Alamein üzerinden saldırmak için yeniden organize olmalıyız.
Don't wait to regroup.
Yeniden toplanmalarını bekleme.
We'll Ford it here and regroup across the river, then backtrack and pick up the trail.
Toparlanalım, hazırlanalım ve bir yerde duralım.
We shall have to regroup the steerage passengers though. All right.
Ama üçüncü mevki yolcularını yeniden düzenlemeliyiz.
Shall I regroup people?
İnsanları yeniden bir araya toplayayım mı?
He wants your permission to pull back and regroup outside of town.
Geri çekilip kasaba dışında toplanmak için izin istiyor.
We must regroup according to plan Six!
Altıncı Plana göre tekrar toplanmalıyız!
I said we must regroup according to plan Six.
Altıncı Plana göre tekrar toplanmalıyız dedim.
- Try and regroup on the far bank!
- Öteki kιyιda tekrar grup olun!
In case of an attack, it would be hard to regroup.
Saldırı olursa, tekrar toparlanmamız güç olur.
Regroup here.
Burada toplanın.
They must save all of their fuel to push their way to the Rhine and before Hitler can regroup his troops.
Hitler'in birlikleri tekrar düzene girmeden önce onları Rhine yoluna kadar sevk etmeye çalışacaklar. Tek bir çözüm var.
Regroup.
Eşleri değiştirin.
Regroup!
Yeniden toplanın!
Regroup!
Toplanın!
I should have thought you'd want to fall back and regroup.
Bence geri çekilip yeniden toparlanalım.
Don't let them regroup or consolidate and don't let them rejoin.
Takviye almalarına ve yeniden biraraya gelmelerine izin verme.
They had bad maps, normally pulled out of pertaining to school atlases, but they had made front to the British without stopping to regroup.
Ellerindeki haritalar da oldukça yetersiz, okul atlaslarından yapılma şeylerdi. Ancak çok hızlı ilerleyerek düşman kuvvetlerin birleşmesine engel oldular.
Kesselring declared Rome an open city and attempted to regroup north of the capital.
Kesselring, Roma'yı açık şehir olarak duyurdu ve başkentin kuzeyinde tekrar toplanma teşebbüsünde bulundu.
During the night, the clouds regroup their forces.
Gece boyunca, bulutlar güçlerini tekrar bir düzene sokuyorlar.
Regroup at 2000.
2000'de toplanılacak.
Well, pull yourselves together, regroup.
Tamam. Kendinizi toplayın, toparlanın.
Regroup? !
Toplanınmış.
Let's regroup and head for home.
Haydi Mavi Filo ile birleşip eve dönelim.
All fares at North Beach, regroup.
Bütün ekipler kuzey sahiline.
Order all fighters to regroup and let them run.
Bütün savaşçılara grup olup kovalamayı bırakmalarını emredin.
We're not gonna regroup with the others.
Diğerleriyle buluşmayacağız.
Come on regroup, come on
Haydi toplanın, haydi
We can regroup to fight another day.
Başka bir zaman tekrar bir araya geliriz.
We'll regroup at B.A.'s as soon as I get off the shift.
İşim biter bitmez B.A.'in yerinde buluşuruz.
We gotta find someplace to regroup.
Organize olacak bir yer bulmalıyız.
After I left here, I decided I needed to regroup.
Buradan ayrıldıktan sonra yeniden gruplaşmayı düşündüm.
Regroup!
Grup olun!
Right nowwe must regroup our forces, mobilize them. I entreat you to work doubly hard
Şimdi yapmamız gereken en acil şey, güçlerimizi yeniden organize edip hepsini seferber etmek olacaktır.
Take a couple of days off. When we regroup, I'll call you.
Bir iki gün izin yapın tekrar toparlandığımızda sizi ararım.
They plan to regroup at Bergama down south and raise an army to retake Io.
Bergama'da gruplanıp orduyu kurarak, Io'yu geri almayı düşünüyorlarmış.
- We have to regroup - -
- Tekrar toplanıyoruz.
We're attempting to withdraw and regroup.
Geri çekilmeye ve toplanmaya çalışıyoruz.
They will need to regroup near Beta Lankal.
Beta Lankal yakınında tekrar toparlanmaları gerekiyor.
They had taken out most of my weapons and damaged the impulse engines before I could regroup and run.
Tekrar toparlanıp kaçana kadar silahlarımın çoğunu yok ettiler ve itiş motorlarına hasar verdiler.
The peace treaty was a ruse, to give them breathing room time to regroup.
Barış antlaşması bir üçkağıt, onlara yeniden toparlanmaları için verilen bir nefes molası.
We gotta regroup.
Toparlanmalıyız.
Alright, alright, let's move! It's time to regroup!
Pekala, hadi gidelim.
Regroup here in 20 minutes.
20 dakika sonra burada buluşuruz.
It's time to regroup.
Tekrar gruplaşma zamanı. Hadi.
I think that instead of acting individually, we need to regroup and launch an even bigger Operation Poltergeist.
Bence bireysel hareket etmek yerine yeniden gruplaşmalı ve daha büyük bir Hortlak Operasyonu başlatmalıyız.
That's why we need to plan ahead and regroup our forces. Huh!
İşte bu yüzden güçlerimizi yeniden toplayıp, önceden plan yapmalıyız.
- Regroup!
- Toplanın!
Oh, I'm fine. Why don't we go, uh, regroup?
İyiyim, neden yeniden gruplanmıyoruz?
I didn't want to give up, so I got the judge to grant me a 24-hour recess so I could regroup.
Hemen vazgeçmek istemedim ve... hakimden bana 24 saatlik bir süre tanımasını rica ettim.
Well, they might regroup, but they wouldn't leave.
Öyle olsa takviye edilirlerdi. Geri çekilmezlerdi.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]