Reset translate Turkish
1,260 parallel translation
You've to reset the entire alarm
Bütün alarmı tekrar kurmak gerek.
Its gone into reset mode.
"Yeniden başlama" moduna girdi.
Its gone into reset mode.
Sanırım "yeniden başlama" moduna girdi.
But he knows that reset would kick in, so why whould he...?
Ama bu durumda sistemin yeniden başlayacağını biliyor. Öyleyse neden? ..
5 minutes to reset.
5 dakikamız kaldı.
The clock will start as soon as the ball is reset.
Top oyuna girince saat çalışmaya başlayacak.
Anyone can reset timings
Herhangi biri zamanlayıcıyı sıfırlayabilir
You reset the clock knowing it was fast all to make us think Mrs Protheroe was being falsely implicated in her husband's murder
Saatin ileri olduğunu bildiğinden geri aldın. Tüm bunları, Bayan Protheroe'yu kocasının ölümünden yanlış yere suçlamamızı sağlamak için yaptın.
Living life like a video game, finger on the reset button!
Hayatı yaşamak bir video oyunu gibi, bir parmak reset tuşunda!
- Can you reset it from there?
Yeniden başlatabilir misin?
It will take me some time to reset the type.
Harfleri yeniden ayarlamam biraz zaman alır.
TRIP : Then I have to reset the buffer.
Sonra arabelleği sıfırlamak zorundayım.
You didn't reset the EPS synchroniser.
EPS eşleyicisini sıfırlamadınız.
Yeah, all we have left is to reset the emitters.
Evet tüm yapmamız gereken yayıcıları sıfırlamakmış.
I'm going to reset the optical subprocessors.
Optik alt işlemcileri sıfırlayacağım.
The system clock has been reset again.
Sistem saati yine resetlendi.
I reset it for you.
Senin için ayarlayadım.
I turned off the audible alarm, cleared the record data and reset the time / date stamp ahead 15 minutes, disconnected the oxygen tube from his nasal canula and inserted it into his incision so the oxygen could accumulate in his chest cavity.
Sesli alarmı kapattım, kayıtları sildim saati 15 dakika ileri aldım, nazal kanülün oksijen bağlantısını kestim ve kesiğin içine yerleştirdim oksijen, göğüs boşluğunda birikti.
I'll reset it after surgery.
Operasyondan sonra yerine takarım.
You don't trust me to reset your nose.
Yerleştirmem için bana güvenmiyorsun.
- Are you here to get it reset?
- Yerine oturtmak için mi geldin?
You only need to administer a local, reset the fracture, and stabilize it.
Lokal anestezi verip, yerine takacak ve sabitleştireceksin.
I need to reset the septum before I can properly set it straight.
Tam yerine oturtmadan önce o bölümü yerleştirmem gerekiyor.
It separated in the crash but we were able to reset it.
Bir dağılma söz konusuydu ama toparlayabildik.
Lana and I finally reset our relationship to the friendship level.
Lana ve sonunda ilişkimizi arkadaşlığa düşürdük.
If you're killed in the game, it will reset and you'll start again.
Oyunda ölürsen, kapanacak ve yeniden başlayacak.
The game reset.
Oyun baştan başladı.
There's a chance Teal'c is going to go into cardiac arrest if he suffers one more reset.
Bir baştan başlatma daha olursa Teal'c'in kalbinin durma riski var.
It's blown. That is before we reset the sub-switch.
Bu alt düğmeyi resetlemeden önceydi.
There is no reset button.
Yeniden başlat düğmesi yok.
If we catch you leaning against these walls, we're gonna reset the clock, you're gonna start again.
Duvarlara falan yaslandığını görürsek, saati sıfırlayıp zamanı tekrardan başlatacağız.
I reset the guidance to blow 10 feet- -
3 metreden hedefi uçurmayı- -
The medication I've given him is intended to adjust maybe even reset, his violent proclivities.
Ona uyguladığım tedavi, onun şiddete olan eğilimini düzeltmek hatta belki de yenilemek için.
That's how you reset him.
Onu bu şekilde ilk durumuna döndürdün.
I gotta reset... from 5,000 feet to 2,000.
Ben... Ben yeniden kurmalıyım. 1520 metreden 610 metreye ayarladım.
Pieces reset at the end of each game.
Her oyun sonunda parçalara sıfırlanır.
Yes, it did. "Pieces reset at the end of each game."
Evet söylüyor. "Her oyun sonunda parçalar yerine geri döner."
Reset it for another six hours.
Altı saat daha uzat.
Reset the block.
Bloğu yeniden oluşturun.
All right. Everyone reset your systems.
Pekâlâ, herkes sistemlerini yeniden başlatsın.
- You can reset it as soon as we're done here.
Burada işin biter bitmez yeniden düzeltirsin. Tamam.
System's in reset.
Affedersiniz.
Just reset the system and wait.
Sistemi yeniden başlatıp bekleyeceksin.
Reset the test course.
Test alanını tekrar hazırlayın.
Striker, reset your delta to 0.35, acknowledge.
Striker, hızınızı 0.35'e getirin. Teyit ediniz.
Now I have to reset and start from the beginning.
Şimdi aleti sıfırlayıp, baştan başlamam gerekecek.
Now he's got to reset and start all over again.
Şimdi aleti sıfırlayıp, baştan başlamam gerekecek.
So, somebody cleaned up Friday's coffee and reset it to go off today?
Öyleyse, birileri bugün gelmemek için cuma gününün temizliğini önceden yapıp dükkanı hazırlamış.
All right, everybody, let's reset!
Herkes yerlerine millet!
Okay, here we go! Let's reset, everybody! We're gonna do two in a row on a bell.
Zil sesiyle birlikte arka arkaya iki kez çekiyoruz.
Reset, everyone, quickly!
Hemen yerlerinize!