Robyn translate Turkish

Robyn.

- Robyn.

Perhaps Robyn's silly, but I think it smells really good.

Robyn salak olabilir, ama bence çok güzel kokuyor.

Do you want to kill Ray Elwood? Jesus Christ, Robyn.

Ray'i öldürmek istiyor musun?

What do you want, Robyn?

Ne istiyorsun, Robyn?

Robyn Knight.

Robyn Knight.

Robyn Knight washed up near Furnace Creek.

Robyn Knight'ın cesedi Furnace Koyu'na vurmuştu.

We think there may be a connection to the Robyn Knight case from last year.

- Hangi öbür kız? - Geçen yılki Robyn Knight'la ilgisi olabileceğini düşünüyoruz.

Unlike Robyn Knight, Julie Waters became Las Vegas postmortem sweetheart.

Robyn Knight'ın aksine Julie Waters ölümünden sonra Las Vegas'ın sevgilisi oldu. Basın da vicdan.

Is it Robyn?

Robyn mi dedi?

So who's Robyn?

Peki, Robyn kim?

Do you remember... if you gave this man Robyn's address?

Hatırlıyor musun? Bu adama Robyn'in adresini verdin mi?

I've located Robyn Kaye.

Robyn Kaye'in yerini tespit ettim.

Are you okay, Robyn?

İyi misin, Robyn?

Run, Robyn.

Koş Robyn!

LOVE, DORY AND ROBYN. " HMMM.

Sevgiyle, Dory ve Robyn "

- Robyn?

- Robyn?

A Laura Montoya and her 12-year-old daughter, Robyn.

Laura Montoya ve 12 yaşındaki kızı, Robyn.

[Marc] Robyn in Styles?

- Styles'tan Robyn mi?

And you - you've been with Robyn since what - like 1998?

Sen de kaç yıldır Robyn'lesin? 1998'den beri mi?

I normally don't do blind dates, but Paul and Robyn spoke very highly of you. Ah. They said you write greeting cards.

Genelde tanımadığım kişilerle çıkmam, ama Paul ve Robyn seni çok övdüler.

- Robyn's better than the girl of my dreams.

Robyn rüyalarımın kadınından daha iyi.

She was a stage-three crier, Robyn.

Kız üçünü perdeden ağlıyordu, Robyn.

[Robyn] Look, there's Rick.

Bak Rick geliyor.

[Robyn] Tiff.

- Tiff.Tiff.

[Exhales] Yeah. Okay, you can do this, Robyn.

Pekâlâ, Robyn, bunu yapabilirsin.

[Robyn] Good work, Steven.

İyi iş çıkardı, Steven.

Hey, Robyn.

Merhaba, Robyn!

Robyn, you're a zombie.

Robyn, sen bir zombisin.

All right, Robyn, here's the deal.

Evet, Robyn. Durum şu.

Robyn, I'm a doctor.

Robyn, ben doktorum.

Oh! Sorry, my patient, Robyn, sort of got into my head, so I'm just looking over her case history.

Kusura bakma, hastam Robyn aklımı çeldiği için hasta geçmişini okuyorum.

You know what? I'm spending so much time focusing on Robyn's past that I'm prejudicing myself.

Robyn'in geçmişine o kadar odaklandım ki önyargısız teşhis koymamı engelliyorum.

Robyn is HIV positive.

Robyn AIDS olmuş.

- Oh! - Yeah. Elliot, my point is, maybe it won't be that hard telling Robyn she has the Hivvie.

Elliot, demek istediğim belki de Robyn'e Hivi olduğunu söylemek o kadar zor olmaz.

Your patient Robyn is up.

Hastanız Robyn uyandı.

I know you think it was a big victory figuring out what was wrong with Robyn.

Robyn'in hastalığını bulmamın harika bir zafer olduğunu düşündüğünü biliyorum.

Eventually we compromised on 7, as long as Robyn was the 7th.

Sonunda 7'de anlaştık, Robyn'le birlikte 7 ediyorduk zaten.

Sorry, Robyn.

Üzgünüm Robyn.

Of course, if parents ever had a daughter they could trust, it was Robyn.

Ailelerin güvenebileceği bir kız varsa o da Robyn'dir.

Robyn's house is on Coachman's Lane.

Robyn'in evi Coachman Yolu'nda.

- Then we go to Robyn's next.

- O zaman Robyn'in oraya gidiyoruz.

Lee, you take Robyn to yours.

Lee, sen Robyn'i alıp size götür.

Wait, where's Robyn and Lee?

Robyn'le Lee neredeler?

We'll ask Robyn.

Robyn'e sorarız.

We crawled all the way back to Robyn's.

Robyn'in evine kadar süründük.

Do you ever think we'll see Robyn and Lee again?

Sence Robyn ve Lee'yi tekrar görecek miyiz?

I'm going to Wirrawee with Ellie and we look for Robyn and Lee.

Ellie ile birlikte Wirrawee'ye gidip Robyn ve Lee'yi arayacağız.

But first we had to find Robyn and Lee.

Ama ilk önce Robyn ve Lee'yi bulmalıydık.

Come on, we have to get to Robyn's house.

Haydi, Robyn'in evine gitmeliyiz.

Robyn.

Robyn.

You're Robyn Lee, right? Yeah.

Yüzücüsünüz değil mi?