Romantically translate Turkish
321 parallel translation
It could have happened suddenly, romantically.
Birden bire, romantik bir şekilde olurdu.
I suppose that good manners force me to include your romantically inclined friend.
Ben şu terbiyeli romantik arkadaşını da dahil etmem için kendimi zorladığımı sanırım.
- Sure, the English are historically low-key. - It is? Romantically.
- Evet, İngilizler tarihsel olarak hiç romantik değillerdir.
To live romantically in a seaside bungalow
# Pasifik kıyısında bir eve Romantik bir hayat sürmeye #
- We mean romantically.
- Gerçek anlamda seviyoruz.
Don't think romantically.
Romantik düşünme.
I know it won't hinder you romantically.
Kibarlığınıza engel olamayacağına eminim.
When did they get together romantically?
- Ne zaman birlikte olmaya başladılar?
They were romantically linked.
Bir süre romantik ilişkileri olmuş.
They're sort of giving it a chance romantically.
Ortalığı kırıp geçirecekler.
She started, uh, romantically in the slums of Naples and ended up the most prominent hostess in Rome.
O Napoli gecekondularında romantik bir başlangıç yapmıştı ve Roma'nın en tanınmış evsahibesi olarak bitirdi.
I thought maybe she was perhaps someone you were romantically involved with or maybe a sister.
Sen ¡ n sevg ¡ l ¡ n... veya kiz kardes ¡ n oldugunu düsünmüstüm.
I mean, would you, for example could you actually become involved, I mean romantically, with a prisoner?
Yani, mesela sen bir mahkuma gerçekten aşık olabilir miydin?
Is it too late to get romantically involved?
Sence bir ilişki için artık çok mu geç?
Frasier has thoughtfully and romantically arranged for us to be married at the Marino estate.
Frasier düşünmüş, Marino konağında evlenebilmemiz için ayarlamaları yapmış.
You snored "Vaya con Dios" in your sleep while your nose hairs swayed romantically to the beat.
Sen uykunda horlayarak Vaya Con Dios'u söylerken burun kıllarının da müzikle beraber romantik bir şekilde dalgalandı.
Is this your way of asking me if I'm getting romantically involved with him?
Ona romantik olarak bağlanıp bağlanmadığımı mı soruyorsun?
Not romantically.
Romantik olarak yani.
He treated me romantically.
- Bana romantik davrandı.
And he kind of gets romantically involved with this beautiful street musician.
Ve romantik şekilde bu sokak müzisyenine kapılıyor.
And you will become... romantically entangled with him almost immediately.
Ve sen de ona bağlanacaksın hem de görür görmez.
But we are romantically entangled.
Mümkün değil mi? Ama biz birbirimize bağlandık!
When the wind blows The jade will sound romantically I have to go back
Balık avlarken, rüzgar estiğinde bana güzel sesler verir!
I just don't feel that way about you, romantically.
Ben sadece sana karşı aynı hisleri duymuyorum, romantik olarak.
Be romantically self-destructive with me.
Benimle romantikçe kendine zarar ver.
I'm romantically attracted to you and wanted to know if you felt the same way.
Romantik olarak seni çekici buluyorum ve seninde beni aynı şekilde çekici bulmanı isterim.
You used to be romantically involved with her, right?
Onunla eskiden birlikteliğiniz vardı değil mi?
- I mean, romantically. - Mm-hmm.
Romantik anlamda yani.
I hope it's okay for me to say this, but... you strike me as someone who's been... burned romantically.
Umarım bunu söylediğim için kızmazsın, Bende romantik açıdan Her zaman ıskalamış geldin.
There must be a difference between romantically pursuing a single or married person.
Onun hiçbir sorumluluğu yok mu? Bekâr biriyle evli birini baştan çıkarmaya çalışmak arasında bir fark olmalı. Yok mu?
- Romantically?
- Romantik mı?
All I asked was that he make himself romantically available to someone he doesn't particularly like so I could make a little money.
Bütün istediğim, sonunda birazcık para kazanabileceğim pek de hoşlanmadığı birisiyle romantik yakınlaşmaydı.
I don't mean romantically.
Romantik anlamda bir şey demiyorum.
Would you comment on rumors linking you with the suspect romantically?
Sana yöneltilen söylentilere romantik bir şüpheyle mi yaklaşıyorsun?
Maybe not romantically, but you seem close.
Belki aşık değilsin, ama yakınsınız.
Don't become romantically involved with the person who's trying to catch you.
Seni yakalamak isteyen kişiyle romantik bir ilişkiye girme.
Once they're romantically interested, you hint you're legally underage.
İlgilenmeye başladıklarında, yaşının küçük olduğunu söyleyeceksin.
I'm not speaking romantically.
Romantiklikten bahsetmiyorum.
Are we simply romantically challenged or are we sluts?
Bunlar, basit romantik değişiklikler miydi yoksa birer sürtük mü olmuştuk?
I've become romantically involved with a hologram, if that's possible.
Ben romantik bir ilişkiye girdim bir hologramla, eğer bu mümkünse.
Yeah, but they are not romantically involved, if that's what you're thinking.
- Evet, ama aklından geçen buysa aralarında duygusal bir ilişki yokmuş.
You're like the poster boy for the romantically challenged.
Sen romantikler için ilan çocuksun.
Are you romantically interested in anyone?
Romantik anlamda biriyle ilgileniyor musun?
Two fantasies left : To be invisible in a chocolate factory and to be romantically linked with a celebrity.
çikolata fabrikasında görünmez olmak ve ünlü biriyle aşk yaşamak.
Romantically speaking, roses are totally obsolete and monkeys are the new language of love.
Artık romantik konuşma var, Güller tamamen demode oldu ve artık aşkın yeni dili maymunlar.
You have been romantically linked to dozens of men in the press...
Basında düzinelerce erkekle ilişkin olduğu çıktı.
I'm as broody and romantically self-destructive as the next girl.
Gücendim. Yeni halin konusunda kararsız, romantik ve düşünceliyim.
Since we were on the subject of mating I think crewman Cutler may be romantically interested in me.
Çiftleşme konusu açılmışken, sanırım ekipten Cutler bana karşı romantik hisler besliyor.
We believe that Mr. Teal was, in fact, trying to murder Mr. Modine, who was linked romantically at one time... with Mr. Teal's wife, Myra.
Bay Teal'in aslında Bay Modine'i öldürmeye çalıştığına inanıyoruz. Bay Teal'in eşi Bayan Teal'le bir seferlik bir aşk ilişkileri olmuş.
You mean romantically?
Romantik anlamda mı?
I mean, group members are not supposed to get romantically involved.
Grup üyelerinin romantik ilişkilere girmemesi gerekir.