Ruff translate Turkish
148 parallel translation
And the great ruff of his mane is the mark of his power.
Görkemli yelesi de gücünün işaretidir.
It's my attitude that's passive Meow! Ruff!
Davranışım biraz pasif.
Ouch! My ruff!
Fırfırlı yakam..
The ruff.
Boyunluk.
The ruff?
Düzelt?
Here's the ruff.
İşte böyle.
And how sure that antique ruff of yours is to produce a wonderful effect on her.
Şu antika yakalığınızla onu kendinize hayran bırakacaksınız.
It's my new ruff.
- Yeni yakam.
- What do you think of Percy's ruff?
- Percy'nin yakasına ne diyorsun, Baldrick?
What do you think of Percy's ruff?
Percy'nin yakasına ne diyorsun?
Oh yes, Percy, and the new ruff?
- Evet Percy, yeni yaka mı?
Mr. Ruff, thank you very much.
Bay Ruff, çok teşekkürler.
Ruff!
Hav!
- [Ruff] - Itchy!
Itchy!
Your ruff has gone out of fashion!
Sizin modanız geçti.
Ruff to you too.
Sana da "hav".
Ruff!
Ruff! .
Ruff, ruff, ruff. Bow-wow.
Hav hav.
Sounds "ruff".
Ödüm koptu.
Ruff!
Hav! Hav!
It's a big dog that looks sorta like... Ruff.
Büyük bir köpektir, bak böyle...
While we're on the subject, I have to say that dinosaurs they don't go, "ruff!"
Bu konuya gelmişken, Söylemem lazım, dinozorlar "Hav" demezler.
- And the dog goes - Ruff.
- Ve köpek dedi ki...
I meant ruff.
Yaşıyor diyecektim.
Our days are risky, our nights are "ruff"
Gündüzler riskli, geceler zor
Ruff!
Tüy!
Ruff!
Ruff!
Ruff ruff.
Hav hav.
You're so rough! Yeah... Ruff!
Sert
- Ruff!
- Hav!
"'Ruff!
"'Ruff!
- Ruff!
- Ruff!
Set your dials to K-Ruff tonight.
Akşam K-Ruff dinleyin.
Ruff, ruff?
Hav, hav?
French ruff.
Fransız kozu.
Dog-handling. Must be a pretty "ruff" job.
Köpek eğitmenliği zor bir iş olmalı.
- Ruff, ruff, ruff
- Hav, hav, hav
Ruff-ruff.
Hav hav.
Ruff!
Hav.
Ruff, Tuff!
Ters, Sert!
Ruff, Tuff, find out if it has a shot limit!
Sert, Ters, atış menzili var mı öğrenin!
This's the Ruff.
Bu da döğüşken kuş.
What does it say? Ruff!
Nasıl ses çıkarır?
So, moving from Canada, that transition must have been pretty "ruff."
Kanada'dan buraya taşınmanla kuyruğu dik tutman zorlaşmış olmalı.
He would say, "ruff" and "blah" and "rah-rah-rah."
"Hav" derdi ve "hav" ve "hav-hav-hav."
- Ruff, ruff! - Hello?
Alo?
Ruff!
- Böyle yaşamaya devam edemem.
- Ruff! Ruff!
- Teşekkür ederim.
- Ruff! . - Rough?
Sert mi?
" and I could just be like this little dog going,'ruff! Ruff! Ruff!
Ben de böyle havlayan küçük bir köpek gibi olabilirim. " dedim.
Ruff! "
Ya kızı?