Ryker translate Turkish
105 parallel translation
What are the Ryker boys up to this time?
Ryker oğlanlarının bu sefer işi ne acaba?
- Rykers?
- Ryker mı?
I wouldn't know a Ryker from your Jersey cow.
Bir Ryker'ı, Jersey ineğinden bile ayıramazdım.
In case you wanted to know, that's Ryker's spread all over there.
Bilmek istersin belki, oradaki Ryker'ın çiftliği.
- Rykers. Bang!
- Ryker'lara.
- My wheat. Them Rykers raided it.
Ryker'lar bastı.
Ryker's war-party's been around to see all of us.
Ryker savaş eğlencesine hepimizi kattı.
- How far is Ryker gonna push us?
- Ryker bizi nereye kadar itecek?
Let's not talk scared, that's what Ryker wants.
Korkak olmayalım Ryker'ın istediği de bu.
Shane can tell you what happened with Ryker's man, Chris.
Shane, Ryker'ın adamı Chris'le olanı anlatabilir.
What Ryker's got coming ain't fit for a woman to see.
Ryker'ın yaptıklarını kadınların görmesi uygun değil.
- Ryker ain't paying for this damage.
- Ryker hasarı ödemiyor.
Well, one thing's for sure, Ryker's gonna think twice.
Birşey kesin, Ryker daha iyi düşünecek.
- Don't talk about Ryker any more now.
- Daha fazla Ryker'dan söz etme.
Where's Ryker?
Ryker nerede?
I had enough of Ryker.
Ryker'dan bıktım.
Here's to you, Ryker, for running Ernie Wright off his claim.
Sana Ryker, Ernie Wright'ı toprağından kaçırmana.
I want to tell you something, Ryker.
Sana birşey söyleyeyim, Ryker.
- Ryker's boys bluffed him out.
- Ryker'ın adamları onu korkuttu.
- It's just Ryker and Grafton gabbing.
- Sadece Ryker ve Grafton orada.
Another man was there, likely hired by Ryker.
Bir adam daha vardı, büyük olasılıkla Ryker'ın kiraladığı.
- Pow-wow with Ryker?
- Ryker'la pow-wow mu?
- Joey ain't quite of age, Ryker.
- Joey pek büyük değil Ryker.
Ryker did it!
Ryker yaptı!
The new man shot him, the new man that works for Ryker did it.
Yeni adam onu vurdu, Ryker için çalışan yeni adam.
Ryker's men were all around.
Ryker'ın adamları etraftaydı.
- Just the Ryker men and me.
- Sadece Ryker, adamları ve ben.
Who's Ryker to run us away from our own homes?
Ryker da kim oluyor ve bizi evimizden kovuyor?
God didn't make all this country just for one man like Ryker.
Tanrı bu ülkeyi Ryker gibi adamlar için yaratmadı.
- Ryker lit it.
- Ryker yaktı.
- Who's gonna fight Ryker?
- Ryker'la kim dövüşecek?
I'll have it out with Ryker.
Ryker'la hesaplaşacağım.
But you can't go in town to kill Ryker.
Ama Ryker'ı öldürmek için şehre gidemezsin.
- Peace party, from Ryker.
- Ryker'dan barış elçisi.
- I'm quitting Ryker.
- Ryker'ın işini bırakıyorum.
Maybe you're a match for Ryker, maybe not, but you're no match for Wilson.
Belki Ryker'a denksindir ama, Wilson'a denk olmadığın kesin.
I came to get your offer, Ryker.
Teklifini kabul etmeye geldim, Ryker.
- You're dealing with me, Ryker.
- İşin benimle, Ryker.
- What's your offer, Ryker?
- Teklifin ne, Ryker?
- Not exactly... but one day I was sitting in Ryker's Restaurant... and her chauffeur came in to get her a container of coffee... and I saw her sitting in the limousine.
- Tam olarak değil ama bir gün Ryker Restoran'da otururken şoförü bir kutu kahve almaya gelmişti ve onu limuzininde otururken görmüştüm.
- Get the door open. - Did you call Ryker?
Beş dakika kadar sonra burada olur.
I mean, surely, my child... you must have noticed how Rikers Valley is so ideally perfect, hmm?
Dikkat etmiş olmalısın ufaklık, Ryker's Valley her konuda... mükemmel bir örnektir.
Ryker's Island.
Ryker Adası'na.
Oh, yeah. Bridgewater, Spafford, Rikers, you name it.
Bridgewater, Spofford, Ryker's...
Like Ryker's.
- Evet.
Some of us have requested a meeting with Mr. Ryker.
Bazıları Bay Ryker'la görüşmek istediler.
Ryker's gotta...
Ryker...
Lt. Ryker here killed Satan himself with a sharp stick.
Teğmen Ryker, şeytanı sivri bir kazık ile öldürdü.
Mr Ryker!
Bay Ryker!
- Which is the American's? - Here.
- Ryker'i çağırdın mı?
All your germs is gone when you use Sani-Phone.
Ryker!