Sama translate Turkish
2,076 parallel translation
Oboro-sama is -
Eninde sonunda, Oboro onu...
Gennosuke-sama...
Ben senin başına daha çok dert açmak istemiyorum, Gennosuke-sama.
Gennosuke-sama... but...
Gennosuke-sama. İşin aslı bu tip sohbetlerde acemi sayılırım.
Back then... Even if the princess had not stepped between us I still would have lost to those eyes...
Eğer o zaman Oboro-sama aramıza girmeseydi O gözlere yenik düşecektim.
You should be more like Oboro-sama sometimes!
Bazen Oboro-sama gibi olmalısın.
It's Oboro-sama.
Ne düşünüyorsun, Koshiro?
with Oboro-sama.
Şimdi Iga, yani Oboro, Gennosuke'den ayrıldı.
But Oboro-sama doesn't -
Oboro-sama ise hala...
We must get Oboro-sama to sever her longing for Gennosuke...
Oboro-sama, Gennosuke'yi öldürmemize yardım etmek zorunda.
I'll continue to pity her if something isn't done...
İşin aslı, Oboro-sama için üzülüyorum.
No... you need your rest.
Onu boşver şimdi Oboro-sama, senin biraz dinlenmen lazım.
It was Hinata-sama's third birthday.
O gün Hinata'nın üçüncü doğum günüydü.
My father, Hyuga Hizashi, and Hinata-sama's father, Hyuga Hiashi, who's sitting over there, were twins.
Babam Hyuga Hizashi orda oturan Yuga Hiashi'nin ikiziydi.
But Hinata-sama's father, Hiashi-sama was born first to this world, the eldest son to be Souke, and the second son, my father was Bunke.
Ama Hinata'nın babası Hiashi babamdan önce doğdu, ve en yaşlı olduğu için souke oldu. İkinci doğan babam ise Bunke oldu. ( Bunke :
Hinata-sama is already three. Congratulations.
Hinata artık üç yaşında.Tebrikler.
Listen, Neji. You live for protecting Hinata-sama of Souke and the Hyuga's ability.
Dinle Neji.Yaşamını Souke'yi ve Hyuga'yı korumaya adamalısın.
One night, Hinata-sama was almost abducted by somebody.
Bir gece Hinata neredeyse kaçırılıyordu.
Then, Hiashi-sama quickly came and killed the guy.
Ama Hiashi-sama gelip Hinatayı kaçırmaya çalışan adamı öldürdü.
The Kaminari demanded a dead body of a Hyuga Souke that has the Byakugan... the dead body of Hyuga Hiashi-sama.
Şİmşek Köyü'nün istediği şey Hiashi-sama'nın cesediydi.
Our lord, ganryu, summons you!
Liderimizin, Ganryuu-sama, emri.
Lord ganryu is the rightful ruler of soul society!
Ganryuu-sama Soul Society'e hüküm süren erdemli bir asilzadedir.
Lord ganryu, the blanks have latched onto the shinenju.
Ganryuu-sama, Blanklar birleşiyor.
Brother!
Nii-sama!
Who was it, nii-sama... that said cannibalism was true love?
Yamyamlığın gerçek aşk olduğunu söyleyen kimdi, ağabeyciğim?
No, nee-sama.
Hayır, ablacığım.
We're spoiled, nee-sama.
Berbat olduk, ablacığım.
Isn't it exciting, nee-sama?
Heyecan verici değil mi, ablacığım?
Yes, nii-sama.
Evet, ağabeyciğim.
They have good instincts, nee-sama.
İç güdüleri kuvvetliymiş, ablacığım.
We need to get better at this, nii-sama.
Bunda daha iyi olmamız gerek, ağabeyciğim.
What shall we do, nee-sama?
Ne yapacağız, ablacığım?
They say that Heaven is a good place. Right, nii-sama?
Cennet'in güzel bir yer olduğu söylenir, değil mi ağabeyciğim?
Nee-sama!
Ablacığım!
Let's do that, nii-sama.
Tamamdır, ağabeyciğim.
Yeah, nee-sama.
Evet, ablacığım.
This guy is heavy, nee-sama.
Adam ağırmış, ablacığım.
You're a man, right nii-sama?
Sen erkeksin, değil mi ağabeyciğim?
Hey, nee-sama.
Hey, ablacığım.
Not that, nee-sama.
Onu demiyorum, ablacığım.
Right, nii-sama?
Haksız mıyım, ağabeyciğim?
It smell so strongly of blood, nii-sama.
Kan kokusu çok güçlü, ağabeyciğim.
It's such a shame, nee-sama.
Ne yazık, ablacığım.
Did you change your clothes, nee-sama?
Kıyafetlerini değiştirdin mi, ablacığım?
I know, nee-sama.
Biliyorum, ablacığım.
Here you go, nii-sama.
İşte, ağabeyciğim.
Please become nee-sama.
Lütfen ablacığım ol.
Yes, nii-sama.
Tamam, ağabeyciğim.
Shall we go, nee-sama?
Gidelim mi, ablacığım?
Now then, let's go, nii-sama.
Öyleyse gidelim, ağabeyciğim.
Oboro-sama!
Oboro.
Gennosuke-sama...
Gennosuke-sama.