English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ S ] / Sapsal

Sapsal translate Turkish

2,351 parallel translation
They're kind of dorky looking, but cute, you know?
Şapşal görünümlü ama, çok sevimlidirler.
He's dumb, but he's fun.
Şapşal ama eğlenceli biri.
He's a total pushover.
Şapşal,
He's like a goofy, spineless jellyfish.
Şapşal, ne dediğini bilmeyen pısırığın teki.
I would like to address the goofy-looking, dirty-kimono-wearing, corn-rowed clown in the room.
Ben, bu odadaki şapşal görünümlü, kimono giyen, örgülü saçlı adama hitap etmek istiyorum.
I mean, he's not like a criminal or anything, he's just a fuck-up who needs help.
Aslında o suçlu falan değil. Sadece yardıma ihtiyacı olan bir şapşal.
You know, if you'd stop dating from that crazy list of yours, you might actually find a decent man.
O şapşal listeni bir kenara bıraksan düzgün biriyle tanışabilirsin.
! Are you an idiot?
Şapşal falan mısın sen?
You deaf, dumb, or just looking to get hurt?
Sağır mısın, şapşal mısın yoksa canının yanmasına çok mu meraklısın?
Idiot's got his entire computer backed up on that thing.
Bu şapşalın tüm yedek verileri onun içinde.
Those guys aren't that stupid, no.
O kadar şapşal değillerdir.
Doofus.
- Şapşal.
What's with the fruity accent, ducky?
O şapşal aksanı da nereden çıkardın?
I'm still listening, you big lug.
Hala dinliyorum seni büyük şapşal.
Things only rhyme below ten to the minus five angstroms, you dope.
Tek kafiyeli olan sey eksi 5 angstroma 10 var Seni şapşal
No, there's nothing here, dummy.
Hayır, burada bir şey yok şapşal.
Dummy.
Şapşal.
What are you, goofy?
Nesin sen, şapşal mı?
Oh, go away, you silly man.
Git buradan, seni şapşal adam.
You numpty!
Seni şapsal!
♪ Are just silly gigolos! ♪
* Şapşal bir jigolosun sadece *
Me and my loose lips.
Ben ve şapşal dudaklarım.
- You ought to know, you cluck.
- Bunu bilmelisin seni şapşal.
My silly boys.
Şapşal çocuklarımı.
- Silly.
İşte bu yüzden sürekli matematik çok önemlidir diyorum. Şapşal.
Understand that, y'bearded fool?
Anladın mı seni kıllı şapşal?
I used to think you were just some middle-class chump with no game.
Seni kişiliksiz bir orta sınıf şapşalı sanırdım.
If he is not too stupid.
Tabii çok şapşal değilse.
Oh, I was just kidding, silly.
Dalga geçiyorum şapşal. Umurumda değil ki.
Looking really, really dorky.
Gerçekten çok şapşal gözüküyoruz.
Not the cage, stupid.
- Kafese değil şapşal.
You stupid well haven't!
Şapşal, açamamışsın demek ki!
I'm a silly old...
Ben şapşalın tekiyim...
No, silly.
Hayır, şapşal.
It's a rubber dummy.
Lastikten bir şapşal.
Yellows, reds, goofballs, high-hats...
Sarışını, kızılı, şapşalı, kasıntısı...
Waiting to walk you home, silly.
Seninle eve yürümek için bekledim, şapşal.
Ride, fool.
Hadi şapşal.
You might as well hang on to it yourself, dumbass.
Yani onu kendin de saklayabilirsin şapşal.
It's me, silly!
Benim şapşal!
We're using them as a drop cloth, dumbass.
Onları yeri korumak için kullanıyoruz, şapşal.
Hale, bubby- - I got this.
Hale, şapşal. Ben hallederim.
Give her to me, human fool.
Ver onu bana şapşal insan.
Chuck, if you get us caught because you sneeze, we are officially the worst spies in the world.
Chuck, bizi hapşırarak yakalatırsan dünyanın en şapşal ajanları olarak tarihe geçeriz.
See, see? Not the worst spies in the world.
Bak, dünyanın en şapşal ajanların değilmişiz.
You know, I think they're all about making me look like a tool.
Beni şapşal gibi göstermek için her şeyi yapıyorlar.
You stupid...
Seni şapşal...
What's happening, you metal moron?
Neler mi oluyor, seni metal şapşal?
I do, silly.
Oturuyorum, şapşal.
Silly.
Şapşal.
Not that advice, silly.
O tavsiye değil şapşal.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]