Secure the area translate Turkish
192 parallel translation
Secure the area.
Alanı kontrol edin!
We'll secure the area.
Sahayı güvenliğe alacağız.
We'll secure the area.
Bölgeyi kontrol altına alalım.
They don't even bother to secure the area. It doesn't make sense.
Bölgedeki güvenliği bile sağlamadan ayrılıyorlar.
Commander, secure the area.
Komutan, güvenlik bölgesi.
Now the politicians are saying, "Send in the Marines to secure the area,"
Politikacılar bölgeyi emniyete almak için asker gönderiyor.
Secure the area.
Bölgeyi güvenliğe alın.
Why didn't you secure the area, Private Wilson?
Niye kendi bölgeni güvenliğe almadın, Er Wilson?
Secure the area.
Bölgeyi emniyete al.
Secure the area.
Bölgeyi koru.
You'll all be able to return to your cars, once we secure the area.
Etrafı güvenli bir hale getirdiğimiz zaman hepiniz arabalarınıza geri dönebileceksiniz.
Senator, stay with the team until I secure the area.
Senatör, ben alanı emniyete alana kadar ekiple kalmanızı istiyorum. - Peki.
I'll head down and secure the area.
Ben gidip kontrol edeceğim.
Secure the area.
Alanı güvenliğe alın.
Secure the area!
Alanı güvenlik altına alın!
Just secure the area and wait for us to get there.
O alanı kapat ve bizi bekle.
I'm not closing down this operation, but I do think we should bring in some extra troops, help secure the area.
Bu operasyonu kapatmıyorum, ancak çevreyi güvene almak için ekstra kuvvet getirmek gerektiğini düşünüyorum.
You have to be there first, and secure the area!
Kadından önce orada olmalı ve güvenliği sağlamalısınız. Dikkatli olun.
A mall makes sense. Get units over there to evacuate and secure the area.
Alışveriş merkezi mantıklı.
Secure the area.
Alanı güvenlik altına alın.
Secure the area.
Çevre güvenliğini sağlayın.
Secure the area.
Alanı boşaltın.
All right, you two, secure the area!
Tamam. Siz ikiniz, bölgenin güvenliğini sağlayın.
I'll secure the area, sir.
Ben bölgenin güvenliğini sağlayayım efendim.
- Sergeant, secure the area.
- Güvenliği sağla Çavuş.
The area's secure, sir. Very good.
- Bölge emniyete alındı, efendim.
All right, damage control has the area isolated and secure.
Tamam, hasar kontrol alanı izole edilsin ve emniyete alınsın.
Scanners show the area is secure, boss.
Tarayıcılar alanın güvenli olduğunu gösteriyor, patron.
The Assay Office is the most secure area on the station.
Maden bürosu bu istasyondaki en güvenli bölgedir.
When we arrive at Vulcan, I will take the pieces to a secure holding area before going on to the sanctuary.
Vukana ne zaman varırız, Sığınağa gitmeden önce parçaları güvenli bir yere taşımak istiyorum.
Now, if you'll just maintain your stations here, and secure this location, I'll be checking the rest of the area.
Siz burada bekleyin, ben gidip diğer kısımları kontrol edeceğim.
Worthy, Briggs, secure the base area.
Worthy, Briggs, girişin güvenliğini alın.
The area ´ s secure.
Her şey yolunda.
Search the area and secure new arms.
Bölgeyi arayın ve yeni silahlar bulun.
The area is secure.
Bölge güvenli.
A team from the SGC will be coming within the hour to secure this area.
SGC'den ( ÇN : StarGate Command = Yıldız Geçidi Komuta Merkezi ) bir ekip bir saat içinde alanı koruma altına almaya gelecek.
Secure the area.
Bölgeyi güvenlik altına alın.
- Secure the forward area!
- İleri bölgeyi güvenceye alın.
The area's secure!
Bölge güvende!
The two sub-units have now gone secure in that area.
İki alt birim şimdi o bölgede güvenliği sağladı.
The books are in a secure area underneath the building.
Kitapların çoğu binanın altındaki güvenli bir yerde tutuluyor.
Okay, the area seems secure.
Evet, oda temiz görünüyor.
- The area is secure for the moment.
- Bölge şu an için güvenli.
We got a serious situation here. My men have the area secure.
Adamlarım bölgeyi korumaya aldı.
Teams one and two, secure the immediate area.
Birinci ve ikinci ekipler yakın alanı kontrol altına alın.
Secure this area till Forensics gets here. And pull the surveillance footage off of there.
Adli tıp gelene kadar bölgeyi güvende tutun ve oranın gözetim filmini çıkartın.
Our first priority is secure SeaTac Airport, ground all the planes. Gather up all the foreign dignitaries in the area. Get them, the local elected officials, take them all to the shelters.
İlk önceliğimiz, SeaTac havaalanını güvene alıp tüm uçakları yere indirmek metropol bölgesindeki tüm yabancı hükümet yetkililerini ve yerel görevlileri toplayıp sığınaklara götürmek olacak.
Secure the area.
Bölgeyi kontrol altına alın.
They're in the secure area.
Güvenli bir bölgedeler.
This is a secure area, and Captain Matthius wants the artifact left alone.
Burası güvenli alan. Kaptan Mathius yapıtın yalnız bırakılmasını istiyor.
- No, the area looks secure.
- Güvenli gözüküyor.
secure the perimeter 42
area 145
area code 48
security 691
secure 92
security breach 58
security footage 29
security prison 22
security cameras 41
security alert 36
area 145
area code 48
security 691
secure 92
security breach 58
security footage 29
security prison 22
security cameras 41
security alert 36