Sentence translate Turkish
6,759 parallel translation
I sentence you to death!
- Seni ölene dek mahkum ediyorum!
Wish I could help, but, as you know, unlawful surveillance also comes with a stiff sentence.
Keşke yardım edebilseydim, ama bildiğiniz gibi yasadışı dinlemenin de oldukça ağır bir cezası var.
I only read the first sentence, when I realized what it was.
Ne olduğunu fark ettiğimde sadece ilk cümlesini okumuştum.
- to lighten his sentence, so he gave'em me.
-... o da onlara beni verdi.
No, no, cut the last sentence.
Hayır, son cümleyi kes.
Are you gonna let me finish a damn sentence or do you always have to have your way?
Lanet cümlemi bitirmeme izin verecek misin yoksa her zaman yaptığını mı yapacaksın?
She got 300 hours of community service and a 3-year suspended sentence.
300 saat kamu hizmeti ve 3 yıl hapis cezasına çarptırılmış.
But for those other crimes, I sentence you to...
Fakat diğer suçları işlemekten sizi...
Which is in itself an almost childlike sentence, because following that thought through ultimately led us to a theory of the origin of the universe itself.
Bir bakıma cümlenin kendisi de çocuksu. Çünkü bu düşünce anlayışı nihayetinde bizi evrenin kökenine dair bir teoriye götürdü.
It was a single-sentence statement.
Tek cümlelik bir yargıydı.
Do you think it's possible that Holland could have stroked out mid-flight, the same way that Ferris stroked out mid-sentence?
Acaba Holland'ın Ferris'in sorguda geçirdiği krizi uçuş esnasında geçirmesi mümkün mü?
Or should I not mention those in the same sentence?
Ya da bu ikisini aynı cümle içinde kullanmamalı mıyım?
It's a life sentence there for trafficking in blood diamonds.
Orada kanlı elmas işinden müebbet alacaksın.
That right there is a death sentence.
Bunun anlamı idam cezasıdır.
The D.A., however, will offer a reduced sentence in return for Ruiz's arrest. 5 years instead of 20.
Ama savcı sana Ruiz'in tutuklanmasından dolayı biraz indirim yapar. 20 yerine 5 yıl.
His family has money, so they negotiated his sentence down to a mandatory program at the Seattle Pacific Psychiatric Hospital, and he's been there ever since the fire.
Ailesi zengin, yani Seattle Pasifik Psikiyatrik Hastanesi'nde hapsinin zorunluluk programı kapsamında indirilmesi konusunda anlaştılar ve yangından beri orada yaşıyor.
Then we're prepared to offer a lighter sentence on the conspiracy charge.
Gizli anlaşma suçlamasından daha hafif bir hüküm teklifi sunalım.
Only the feds use those two words in the same sentence.
Sadece federaller bu iki kelimeyi aynı cümlede kullanabilirler.
To be left without a shell is a death sentence.
Kabuksuz kalmak ; ölüm fermanını imzalamaktır.
I just need to say the next sentence?
- Sadece bir sonraki cümleyi mi söylemem gerekiyor.
Hey. Each person can only say one sentence.
Herkes sadece bir cümle söyleyebilir.
Tabloid frenzy, a short prison sentence, divorce, disgrace, demolition.
tüm gazetelerde manşet, kısa bir hapishane cezası, boşanma, gözden düşme, dünyanın başına yıkılması.
Into life sentence.
Bir hayat boyu süren bir cümleye.
Okay, complete the following sentence.
Pekâlâ, dediklerimin arkasını getir bakalım.
I sentence you to immediate and summary execution.
Çabucak infazınıza hüküm veriyorum.
Can I hear it in a sentence?
Bir cümlede kullanır mısın?
How long was your prison sentence?
Hapis cezan ne kadardı?
Life sentence, right?
Müebbet, değil mi?
We have to take into account of the fact that at the end of their sentence the prisoners have to be released without being mutilated.
Mahkûmiyetlerinin sonuna geldiklerinde hiçbir sakatlıkları olmadan salınabilmeleri gerektiğini unutmamalıyız.
At the end of their sentence and taken out of the centipede there's only a slight scar round their mouth and anus.
Hükümlerinin sonuna geldiklerinde kırkayaktan çıkarılırken kıçlarında ve ağızlarında yüzeysel yaralar olacak.
This man... has just finished his sentence... and already checked out of the centipede chain.
Bu adam cezasını bitirdi ve kırkayaktan kurtuldu.
He had about 15 million before he was convicted and sentence to 20 years in prison.
15 milyonu falan olduktan sonra tutuklandı ve 20 yıl hapse mahkum edildi.
Okay, in exchange for helping us I will personally speak to the parole board about reducing your sentence.
Tamam, bize yardım etmen karsılıgında mahkumiyetin icin tahliye kuruluyla bizzat konusacagım.
'He remembered a sentence he had read,''in the paper a few days a ago'and didn't understand.'
"Bir kaç gün önce, bir gazetede okuduğu, ve anlamlandıramadığı bir cümle geldi aklına."
And that unless you have been advised otherwise, you could be facing a life sentence at the very least.
Başka türlü bilgilendirilmediyseniz en az ömür boyu hapis cezasıyla karşı karşıya kalabilirsiniz.
For the murder of MaryJane Longo, should the defendant receive a sentence of death?
MaryJane Longo cinayeti için, sanık idam cezası almalı mıdır?
I hereby sentence you...
Bu kararımla sizi...
His sentence is death.
İdam kararı verildi.
Can you use it in a sentence?
Cümle içinde kullanır mısın?
I sentence you to the harshest penalty allowed :
Verebileceğim en ağır cezaya çarptırıyorum seni :
I sentence you to 10 years in a maximum security prison.
Yüksek güvenlik bir hapishanede 10 yıl cezaya çarptırıyorum seni.
You can't even put a full damn sentence together.
Tam cümle bile kuramıyorsun.
We therefore condemn you to the maximum sentence of seven years.
Bu yüzden sizi yedi yıl hapis cezası ile cezalandırıyorum.
If my assistance results in the identification and the apprehension of the guy you're after, I want you to commute my sentence.
Yardımım sayesinde peşinde olduğunuz adamın kimliğini belirlemede ve yakalamada bir sonuca varılırsa cezamın kaldırılmasını istiyorum.
However, Walker's lawyers accepted a plea bargain and admitted him into a judicial diversion program which will see him spend time shadowing law enforcement for the duration of his sentence.
Ancak, Walker'ın avukatları itiraf pazarlığını kabul etti ve onu adli bir derivasyon programına soktu, bu programda cezası süresince hukuki yaptırım gölgelendirmesinde olacak.
There's a sentence I never thought I'd say!
Söyleyeceğimi asla düşünmediğim bir cümle.
For instance, sentence structure comes from Latin.
Örneğin, cümle yapısı Latince'den geliyor.
For Latin, what's important is the sentence structure, especially at the beginning, when you start studying.
Latince'de cümle yapısı önemlidir özellikle başlarda, ilk öğrenmeye başladığın zaman.
You utter one sentence in a minute.
Bir cümleyi söylemen bir dakika alıyor.
-... we sentence Ellic Lemasniel...
- Ellic Le Mesnil'i...
A dull sentence.
Çok kötü.