Seth translate Turkish
4,245 parallel translation
- Uh, well... - Seth she is not stoked. - Yeah...
O kadar ateşlenmedi henüz, evet
- Seth, do you want to tell her what that voice means... or should I?
Seth, o sesin ne anlama geldiğini ona söylemek ister misin?
Uh, we actually... Seth introduced us.
Aslında, bizi Seth tanıştırdı
Okay. How did you meet her, Seth?
Pekala onunla nasıl tnaıştın Seth?
Seth is telling a bullshit story of how we met, which is awesome. Like, the oxygen deficiency...
Seth nasıl tanıştığımıza dair saçma bir hikaye anlatıyor ki bu harika Oksijen tükenmişliği filanmış...
Who is that, is that Seth?
- Kim o, Seth mi?
Seth, watch it!
Seth, dikkat et!
Remind me to punch you in the dick, Seth.
Hayalarına vuracağımı unutturma bana, Seth.
Let's get this motherfucking party start... Fuck off, Seth.
- Hadi şu lanet olası partiyi başlatalım.
- Seth!
- Seth!
- Seth.
- Ben de öyle. - Seth.
Seth, get the fuck out of here.
Seth, defol git buradan.
Come on, let's go! Seth?
- Hadi gidelim!
Look at this!
- Seth? Şuna bak!
- We're in the middle of fucking nowhere... - Seth, calm down.
- Dağ başında bir yerdeyiz...
Don't!
- Seth, sakin ol.
Seth, show him the video.
Seth, ona videoyu göster.
We need to get help! Now! Seth!
- Yardım bulmalıyız!
Let him talk.
Hemen! - Seth! Konuşsun bir.
- Seth.
- Seth.
- Do you understand that, tough guy?
- Anladın mı, sert çocuk? - Seth!
You're out of your fucking mind, Seth!
Sen keçileri kaçırmışsın lan, Seth!
The spin class instructors, the personal rabbis, Seth Rogen.
Çatlak sınıf öğretmenleri, Komik hahamlar, Seth Rogen.
My name's Seth Grayson.
Benim adım Seth Grayson.
I just got off the phone with a guy named Seth Grayson.
Az önce telefonda Seth Grayson adlı biri ile konuştum.
Seth hasn't shut up about it for the last month.
Seth geçen ay çenesini hiç kapamadı.
Seth?
Seth?
Hi, Seth.
Selam Seth.
You'll have to ask Seth or Amy about it.
Bu konuyu Seth veya Amy'ye sor.
What did you say to Seth?
Seth'e ne söyledin?
Uh, have you s... have you seen Seth?
Seth'i hiç gördün mü?
Open the door, Seth!
Kapıyı aç, Seth!
No, Seth.
Hayır, Seth.
Seth, come on!
Seth, hadi!
Seth, look.
Seth, bak.
- Seth, we can get out on the side.
- Seth, yan taraftan çıkabilir.
Seth, you keep me posted and let's all get together later this week.
Harika. Seth, beni haberdar et bu hafta sonuna doğru toplanalım.
I'm also observant, like you, Seth.
Ben de gözlemciyimdir, Seth.
- You're hiding something, Seth.
- Bir şeyler saklıyorsun, Seth.
Don't get me wrong, it's been an honor working for you, but I didn't foresee having to work with Seth.
Beni yanlış anlamayın, sizin adınıza çalışmak büyük bir onur ama Seth ile çalışacağımı hiç düşünmemiştim.
Seth, it's me.
Seth, benim.
You made the wrong choice, Seth.
yanlis tercih yaptin, Seth.
That was Seth.
arayan Seth.
Seth.
Seth.
- Doug, why don't you and Seth come over?
- Dough, Seth'le buraya bir uğrayın.
If Seth doesn't think the president should make a comment, we should defer to his judgment.
Eğer Seth Başkan'ın yorum yapmamasını düşünüyorsa onun kararına riayet etmeliyiz.
- Seth, a beer?
- Seth, bira?
- Seth.
- Seth'e.
Seth, you need to find a way to make that happen so it doesn't link back to us.
Seth, bunun bize bağlanmadan yapılmasının bir yolunu bulmalısın.
Seth, fuck off.
- Seth, s.ktir şuradan.
I had Seth do it.
Seth'e yaptırdım.