English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ S ] / Smoky

Smoky translate Turkish

328 parallel translation
I thought, well, this is kind of the dust, whatever the smoky stuff is.
Bunun bir tür toz olduğunu düşündüm. Artık o dumanlı şey her neyse.
Hot, smoky fire.
Sıcak, dumanlı alev.
Tell him his people must move out of the Smoky Hill country within 30 days.
Halkının Dumanlı Tepe bölgesinden 30 gün içinde çıkması gerektiğini söyle.
In smoky cities the soot settles on me until you can see a dark outline.
Hava kirliliği olan şehirlerde, kurum üzerime yapışıp kalıyor.
It'll be wonderful living in the country, much better than a smoky old city.
Orda beraber yaşamak harika olacak... bu dumanlı ve yıkılmış şehirden çok daha güzel.
Comin'down the track with a smoky stack
Rayda ilerliyor dumanlı bacasıyla.
Should her accustomed native comfort perforce conform to England's warm drinks, cold rooms, draughty windows, smoky chimneys, faulty plumbing?
Alışık olduğu konfor İngiltere'nin ılık içkilerine, soğuk odalarına, cereyanlı pencerelerine, tüten bacalarına, çürük su tesisatına zorla uyum mu sağlamalı?
Where it smells kind of smoky and private, just you and her, and kind of safe with just the two of you.
sadece senin ve onun duyabildiği dumanlı ve özel bir koku... sadece ikinizin sahip olduğu bir huzur.
There's a lot more... about seeing visions of a monstrous, smoky shape... and feeling cold, like you said you were.
- Hayır, teşekkürler. Devasa, dumansı şeyler görme ve sizin de söylediğiniz gibi havayı soğuk hissetme hakkında şeyler de var.
"... that Clarence Madigan, alias'One-Shot Madigan,'alias'Smoky Madigan'...
" Clarence Madigan, namı diğer'İki Tek Madigan', namı diğer'Kafa Kıyak Madigan'...
but a little smoky!
Tütüyor ama olsun.
Now, number four. Girl.
Yaşlı Smoky'nin tepesinde, işlerin kızıştığı yerde
On top of Old Smoky Where things get real hot
O rüyayı izle Onu izlemeliyim
At Forcella, Tribunali... Black, smoky...
Kenarları, Forcelli'yi, siyah mahkemeleri duman içinde, yazın nefes alınmayan yerleri?
It's smoky in here.
İçerisi duman altı oldu.
Because it's so smoky in there and so noisy in there... that I just had to come outside and get a breath.
Çünkü orası kadar dumanlı ve gürültülü ki... dışarı çıkıp, hava almak zorunda kaldım.
And turn it into an inferno unbreathable and smoky!
Düzeltilmesi imkansız, dumanlı bir cehennem haline getirildi!
- You must be smoky in the head.
- Kafan dumanlı olmalı.
It's a bit smoky, sir.
Biraz dumanlï efendim.
Smoky.
Duman rengi.
Kind of smoky in here.
Burası çok duman altı.
Say, it's kind of smoky in here.
Baksana, burası çok duman altı.
Pubs are so smoky you can't see your own thumb.
Barlar o kadar dumanlı ki kendi parmağını bile göremezsin.
Smoky-smoky for zigzag.
Sigaraya içki.
Smoky-smoky for zig-zig.
Sigaraya zig-zig.
Smoky-smoky for girl.
Sigaraya kız.
Aren't you the one that does that hot, smoky number in the red dress?
Kırmızı elbiseyle o nefis dansı yapan sen miydin?
It's used to that in here. It's always smoky in the bar.
Burada hep sigara içildiği için alıştı artık.
Thanks for helping out, Smoky.
Yardımın için teşekkürler Smoky.
Let me roll the window down. Getting smoky in here.
Pencereyi açacağım, içerisi duman oldu.
We're in the famous and smoky boiler room
Biz ünlü ve dumanlı kazan dairesi
And at that moment, one of her stuffed toys right there in the crib beside her bursts into smoky flame.
Ve bu anda, onun beşiğinde yanındaki oyuncaklardan biri dumanla alev alır.
- Yeah. It was smoky.
Ortalık duman oldu ya.
The roof got all smoky, cos I used to read in bed with a candle.
Tepesi duman rengi olmuştu çünkü yatağımda mum ışığında okurdum.
Only it's like this big old house... and it's polluted... dirty and smoky.
Sadece kocaman yaşlı bir ev gibi. Kirletilmiş gibi. Kirli ve dumanlı.
- Yeah, just a little smoky.
- Evet, sadece biraz duman yuttum.
A smoky crowd throbs with anticipation.
Heyecanlı bir kalabalık beklenti içinde.
Well, considering Catherine's smoky fate, for our side, it's all for the best.
- Catherine'in dumanlar içindeki akıbetini... göz önüne alırsak, bizim için en iyisi bu.
She's hot and smoky but she's not rolling yet.
Sıcak ve dumanlı, ama henüz yanmıyor.
It's really smoky in there today!
Bugün de burası oldukça dumanlı!
- It's kinda smoky in here, chief. No, no.
- Biraz dumanli burasi dostum.
It has a rather smoky flavor, uh... going well with strong meaty dishes, but I prefer it for sipping...
Oldukça lezzetli bir şeydir. Ah.. etini yemek güzeldir, ama ben yudumlamayı tercih ederim.
Is it always This smoky?
- O evli. - Hep böyle dumanlı mı olur?
- Does your wine have a smoky taste?
- Şarabınızın dumanlı bir tadı var mı peki?
... my speciality is the Shian Smoky Quail.
Uzmanlığım Cheyonne Füme Bıldırcın.
This is a smoky quartz crystal.
Bu gri bir kuvars kristali.
It's probably the quiet good looks, coupled with a smoky magnetism.
Herhalde etkileyici bakışlarımdan ve muhteşem çekiciliğimden.
Regular smoking, with a cigarette - not, like, being smoky.
Normal sigara. Başka bir şey değil.
- On the Smoky.
- Dumanlı Tepe'de.
You're a very smoky alternative, but this is the Duck Man's love in life. Touché. - Shall we?
- Yapalım mı?
Look, it's really smoky in here.
Burada duman çok.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]