Stocky translate Turkish
95 parallel translation
He's about 5'10 ", heavy black hair... brown eyes, stocky built, around 30 years old.
Yaklaşık 1,80 boyunda, koyu siyah saçlı kahve gözlü, bodur yapılı, 30 yaş civarlarında.
Too stocky.
Çok tıknaz.
Well, I'm kind of a stocky guy.
Şu tıknaz adamım.
I'm the stocky one, the heavyset fella.
Ben kısa boylu, tıknaz olanım.
Stocky.
Tıknaz.
Didn't you say he had brown hair, kind of stocky?
Kumral ve hafif tıknaz dememiş miydin?
One was tall, and the other was a short, stocky guy.
Bir tanesi uzun, diğeri kısa boyluydu.
Hi, Stocky.
Selam Stocky.
Age, about thirty-five, his appearance is stocky...
Yaklaşık 35 yaşında, tıknaz görünüşlü...
This 21-year-old halfback, remarkably stocky for 6-foot-3-inches.
21 yaşındaki, 1.90'lık bu savunma oyuncusu çok tıknaz.
Stocky, male, Negro approximately 65 years of age.
Tıknaz, erkek, zenci yaklaşık 65 yaşında.
The short stocky ones, and the covered alls, with the slim willowy ones with the big eyes.
Kısa tıknaz ve tümü örtülü olanlarla, büyük gözlü ince dal gibi olanlar.
- Yeah, I told her to call me here and to tell anyone that answers to ask for a balding, stocky man with glasses.
- Evet, beni buradan aramasını söyledim ve telefonu açan kişiden kel, tıknaz ve gözlüklü birini istemesini söyledim.
He's stocky.
Tıknaz.
One guy was stocky, looked like a wrestler.
damlardan biri tiknazdi, guresciye benziyordu.
Eyewitnesses report a stocky man, possibly in his mid-60s fleeing the scene by plunging...
Görgü tanıkları 60 yaşlarında bir adamın olay yerinden köprüden atlayarak kaçtığını söylüyorlar.
Eyewitnesses report a stocky man, possibly mid-60s, exited the car as it stopped in traffic, fleeing the scene by plunging headlong into the Seine.
Görgü tanıkları 60 yaşlarında bir adamın trafikte duran arabadan çıktığını ve Seine Nehri'nin sularına atlayarak kaçtığını söylüyorlar.
The only person who could really fit into this costume would have to be a short, stocky man of somewhat generous proportion.
Bu kostüme uyacak tek kişi kısa, tıknaz ve orantısız bir vücuda sahip olmalı.
Have you seen a big Amish guy come through here... 40-ish, stocky, sort of friendly?
Buralarda irice bir Mormon gördünüz mü... 40 yaşlarında, tıknaz, dost canlısı?
They are simply, horrifyingly, the story of my life as a short, stocky, slow-witted bald man.
Bunlar sadece ürkütücü bir şekilde hayatımın hikayesi kısa, tıknaz, kafası az çalışan kel bir adam olarak.
She loves short, stocky, balding funnymen.
Kısa, kel ve komik adamlara bayılırmış.
I notice you threw "stocky" in.
"boduru" atlağını hatırlatayım.
Like she would ever go out with a short, stocky, bald man.
Sanki benim kısa, tıknaz, kel biriyle çıkar...
It looks like something a short, stocky slow-witted, bald man might wear.
Kısa boylu, bodur, kafası az çalışan, kel bir adamın giyeceği tarzdan bir şey gibi.
He's not stocky.
O bodur değil.
Stocky, short brown hair.
Tıknaz, kısa kahverengi saçlı.
A short, stocky, bald man is streaking across the field.
Kısa, tıknaz, kel bir adam saha boyunca çıplak koşuyor.
Stocky fellow, wasn't he?
Tıknaz bir adamdı, değil mi?
Stocky.
Yapılı.
A stocky guy. 40s maybe, headed for the stairs.
Bodur bir adam. 40 yaşlarında. - Merdivenlere yönelmişti.
He was a stocky hard case with a broken nose and a bong eye, yeah? .
Kısa boylu, geniş vücutlu burnu kırık, gözü şiş olan değil mi?
There was a good-looking one and a short, stocky guy.
Biri yakışıklıydı, diğeri kısa boylu, tıknaz.
He's supposed to be older, stocky wears a red sash crossways.
Yaşlı biri olacak, biraz tıknaz.
I'm not a fat turd, I'm a stocky turd!
Küçük bebek inekleri kurtarmaya gidiyoruz, koca göt!
I'm not a fat turd, i'm a stocky turd!
Ben şişman hıyar değilim.
Don't suppose I could interest you in a short, stocky orb-keeper?
Kısa boylu tıknaz küre koruyucusu sizi ilgilendirir mi?
Stocky fellow.
- Hayır.
He had a big head. - Short, stocky legs.
Kocaman bir kafası, kısa ve güdük bacakları vardı.
Happen it'll be Stocky's Post,
Sanırım, Tıknaz'ın sopasından bahsediyorsun.
The story goes, years ago, it was a rough night, and Ted, Stocky Ted, drove it in in case it were needed to see him home, like,
Hikâye yıllar öncesine dayanır. Fırtınalı bir gecede Ted, Tıknaz Ted, evde olup olmadığını başkaları görebilsin diye onu oraya dikti.
And the fight goes to the stocky middleweight from Monroeville, Pennsylvania!
Ve maçı kazanan Pennsylvania Monroeville'den katıIan, orta sıklet bodur.
To repeat, Max is described as 40, six-three, six-four, stocky, short dark hair, tattoo down his left arm.
Tekrar ediyorum, Max 40 yaşlarında, yaklaşık 1.95 boyunda, yapılı, koyu renk kısa saçlı, sol kolunda dövme var.
# Although I'm short and stocky
# Kısa ve tıknaz olmama rağmen.
Cabbie described his passenger as a stocky Caucasian male with short, blonde hair.
- Taksici yolcusunu yapılı, kısa, sarı saçlı beyaz bir erkek olarak tarif etmiş.
Cabbie described his passenger as a stocky caucasian male with short, blonde hair.
Taksici yolcusunu yapılı, kısa, sarışın beyaz bir erkek olarak tarif etmiş.
Caucasian, stocky, brown hair, mustache, early 40s.
Beyaz, bodur, kahverengi saçlı. Bıyıklı. Kırklı yaşların başında.
Oldest kid ran downstairs to get a better look from the dining room, described him as a white male, glasses, crew-cut, stocky, and wearing a darkjacket.
Büyük olan daha iyi görebilmek için salona inmiş. Adamı beyaz, gözlüklü, asker tıraşlı siyah ceket giyen tıknaz biri olarak tarif etti.
I'm your shooter, Negro male adult, who also happens to be a stocky, crew-cut Caucasian.
Diyelim ki ben senin yetişkin, erkek, zenci aynı zamanda tıknaz ve asker tıraşlı beyaz katilinim.
- Stocky?
- Tıknaz mıydı?
Stocky, all heart.
Kısa boylu, cesur olan.
Big, stocky dude.
İri, bodur herif.