English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ S ] / Sucking

Sucking translate Turkish

2,507 parallel translation
Sucking your cock! You didn't know it wasn't Alisha.
Alisha olmadığını bilmiyor muydun?
You nipple-sucking, breast-feeding mumma's boy!
Meme emici, emzirikli ana kuzusu!
Fucking three days away from sucking on some big old titties.
O koca memmişlere sadece üç gün kaldı.
Kenny, it is time to quit tickling balls and start sucking your dream's dick.
Kenny Powers, artık taşak geçmeyi bırakıp hayallerinin yarrağını ağzına almalısın.
Seems like you've had things pretty good here flying on planes, fixing up old cars, eating veggies sucking down Goya beans.
Burada oldukça güzel şeylere sahipsin. Uçakla uçmak, eski arabaları tamir etmek, organik zebzeler soya fasulyelerini zıkkımlanmak.
Yeah. I want a big old litter of nard pups, All jumping around and sucking on the teat.
Evet, ortalıkta hoplayıp zıplayıp meme emen bir batın yavru istiyorum.
Simon ejaculated on his duvet, and I ruined the evening by comparing the grieving girl I was supposedly seeing to an immense, cock-sucking American landmark.
Annesinin hediyesini Jay'in duvara çarpmasından Simon'ın yorganına attırmasından ve benim sevgilim olan ve hala yas tutan bir kızı büyük, alet emici bir Amerikan gökdelenine çevirerek gecesini mahvetmemden dolayı.
Pleasure as always, You scum-sucking leech.
Her zamanki gibi bir zevk, düzenbaz kan emici sülük.
Dude, people are going to think You're sucking my dick, dude.
Kanka, millet bana sakso çektiğini sanacak.
I get Carson and the client secure, and, uh, next thing I know, I'm sucking carpet trying to keep my insides in.
Carson'ı ve müvekkilini güvenli bir yere götürdüm ve sonrasında hatırladığım tek şey yerde halıyı öperken içimin dışıma çıkmasını engellemeye çalışıyordum.
If I had a warrant, you would be face down on the ground in handcuffs sucking in dust balls, and we wouldn't be having this conversation through the door.
Eğer olsaydı, şu anda yüzükoyun ve elleri kelepçeli bir şekilde yerdeki tozları yutuyor olurdun ve bu konuşmayı kapının ardından yapıyor olmazdık.
According to this card, this guy's got a blown right pupil, an atlanto-occipital dislocation, open book pelvis, large open abdominal wound, jeez... a sucking chest wound with seven broken ribs...
Bu karta göre, adamda patlamış sağ gözbebeği atlanto-oksipital çıkık, stabil pelvis kırığı açık abdominal bir yara- - Tanrım! - Yedi kaburga kırığıyla emici göğüs yarası.
Why did you think of sucking a noodle up your nose?
Burnuna makarna sokarak onu güldürmeyi nasıl düşünebildin?
Dude, sucking at something is the first step towards being sort of good at something.
Dostum, bir işte başta başarısız olursan o işte ilerde iyi olursun.
You and I are like little baby Billys right now, and we're "sucking" on our first bottle of nonviolent milk.
Sen ve Ben şu anda bebek Billy gibiyiz. Ve şiddetsiz ilk adımlarımızı atmaya çalışıyoruz.
The evidence seems to be indicating that the Zone of Silence is some powerful energy vortex area that's literally sucking meteorites and other space debris right into this small area of northern
Sessizlik Sınırı bir tür güçlü Vortex enerji sahasıdır ve bu sebeple de göktaşlarını ve diğer uzay döküntülerini Kuzey Meksika daki bu küçük bölgeye çekmektedir.
And I just thought you were out sucking dude dick or you had some fat broad on the side you were trying to hide from me.
Ben de şeyini çıkardın falan sandım ya da benden başka bişey saklıyorsun sandım.
You should see the way she's sucking him dry.
Onu nasıl emdiğini görmen gerek.
It's all about sucking up to the boss.
Sadece patrona yalakalıkla alakalı
'I'm her rent boy... but not sucking cock in a phone box.
Onun kira oğlanıyım ama telefon kulübelerinde penis yalamıyorum.
You sit around reading Superman comics, sucking each other's cocks?
Süpermen çizgi romanını okurken, birbirinizin penisini mi emdiniz?
'I'm going to be an unemployed single mother stuck in the flat'eating Frosties from a salad bowl until I die from loneliness,'and two weeks later they break down the door'to find Ian sucking on my cold, dead teats.'
İşsiz, yalnız bir anne olarak evimde salata kasesinden mısır gevreği yiyeceğim. Ta ki yalnızlıktan ölene kadar. İki hafta sonra kapımı kırdıklarında Ian'ı soğuk, ölü memelerime yapışmış halde bulacaklar.
By November, the blinding equatorial sun has turned their southern water holes into sucking mud- -
Kasım ayına gelindiğinde, kör edici Ekvator güneşi güneydeki su birikintilerini balçık çukurlarına dönüştürüyor.
You can stop sucking up.
Yağcılık etmeyi kesebilirsin.
Dude, can you stop sucking up to the dad, please?
Dostum, herife yalakalığı keser misin?
I'm not sucking up.
Yalakalık yapmıyorum ki.
It's just a pity that it took a giant blood sucking bat endlessly circling round the room to make that happen.
Dev kan emici yarasanın, bunu gerçekleştirmek için odada durmadan dönüp durması gerçekten çok üzücüydü.
The stuff we talk about in our sessions, sucking my own penis, scared of women taller than me.
Seanslarımızda konuştuğumuz şeyleri işte. Kendi çükümü emmem, benden uzun bir kadından korkmam falan gibi.
"Ugh." " Well, that's not sucking it.
" Öyle yalanmaz ki.
Please, if I had your figure, I'd be sucking up those babies like an anteater.
Sendeki vücut bende olsa bu yavruları karıncayiyen gibi silip süpürürdüm.
I'll spare you the details of my selfish, narcissistic, soul-sucking mother, my deadbeat, oddly effeminate brother, and the future organ donor we call my nephew.
Sana bencil, kendini beğenmiş, ruh emici annemin beleşçi, tuhaf derecede'kadınsı'erkek kardeşiminin ve yeğenim dediğimiz gelecekteki organ vericiminin detaylarını anlatayım.
- It hurts. It's like he's sucking my nipples through a garden hose.
Sulama hortumuyla memelerimi emiyor sanki.
No sucking up!
Yağ çekmek yok!
There is truth in the sucking-up here.
Söylediklerimde gerçeklik payı da var.
One star's slowly sucking all the hydrogen and helium from its companion star.
Bir tanesi diğerinden yavaş yavaş hidrojen ve helyum emmeye başlıyor.
Sucking his tongue gives him pleasure as intense as a blow job.
Dilinin emilmesi, ona oral seks kadar etkili bir haz verecektir.
They're sucking me up, dude!
Beni çekmeye çalışıyorlar kanka!
Yeah, uh, thank you for not sucking our blood.
Evet, şey, ee, kanımızı emmediğin için teşekkürler.
He's sucking the life right out of them!
Kanı, insanlığın özünü mü emiyorsun?
I'm sucking it in.
İçime çekiyorum ben.
I'm sorry for sucking you into this.
Seni de bu işe bulaştırdığım için özür dilerim.
You're sucking my dick.
Sikimi yalayacaksın.
Ah. a little cock sucking entrepreneur.
Bak sen şu küçük sik yalayıcı girişimciye.
You see a self-defeating, energy-sucking piece of shit who's sponging off your husband.
Beni beceriksiz, hayat enerjisini emen ve kocanın sırtından geçinen bir pislik olarak görüyorsun.
Like, big time. Or you could just stick to sucking at pool.
Ya da havuzda sakso yaptırabilirsin.
I'm sick and tired of everyone sucking up on your tits because you are to become king.
Kral olacağın için herkesin seni pohpohlamasından bıktım.
I hate the whole cock-sucking world and everything in it.
Bu soktuğumun dünyasından da içinde yaşayanlardan da nefret ediyorum.
Has she been sucking on your dick? Been giving you blowjobs?
Sikini ağzına bari alıyordur herhâlde.
Trying is the first step to sucking.
Denemek, berbat etmenin ilk aşaması.
Gravity keeps the pressure on, sucking in gas and dust particles that smash into each other, generating more and more heat.
Bir sonraki yarım milyon yıI genç yıIdız daha da küçülür, parlaklaşır ve daha da ısınır.
Once gravity takes over, the cloud begins to shrink, sucking in more and more gas into a giant, spinning disk.
Bir kez yerçekimi devreye girdiğinde bulutlar büzüşmeye başlar.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]