English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ T ] / Talby

Talby translate Turkish

98 parallel translation
Do the job well, because Mr. Talby might give you a dollar too.
İşi iyi yap. Çünkü bu Talby. - Bana bir dolar veren.
Talby?
- Talby mi?
Yes, the name of the stranger. Talby?
- Evet, yabancının ismi.
Having heard the witnesses, I, Judge Cutchell, in the name of the law proclaim, that Hart Perkins died, in the course of an unprovoked attack, during which Mr. Frank Talby, exercised his right of self-defense.
Tanıkların söylediklerine göre, ben Yargıç Cutchell kanun namına açıklıyorum ki... Hart Parkins provoke edilmemiş bir saldırısı sonucunda öldürülmüştür. Bu sırada Bay Frank Talby nefsi müdafaa hakkını kullanmıştır.
First man you ever killed, Talby?
Öldürdüğün ilk adam mıydı, Talby?
It would have been better if you hadn't come here, Talby.
Buraya dönmesen iyi ederdin, Talby.
Let's say I'm buying your revenge for 50,000 dollars, then the honest people of Clifton can owe their debt to Frank Talby instead.
50,000 dolar karşılığında intikamını anlıyorum diyelim. Ve Frank Talby yerine tüm dürüst Clifton'lılar ölüyor. Buna ne dersin?
You think you're pretty funny, don't ya, Talby?
Kendini çok komik sanıyorsun, değil mi Talby?
Mr. Talby, how could you have aimed six bullets like that?
Bay Talby, bu kadar kısa zamanda altı kurşun nasıl oldu?
Listen, Talby.
Dinle Talby seni uyarıyorum ;
Welcome back, Mr. Talby.
Ah, tekrar hoşgeldiniz Bay Talby.
But... you've no account. You've no account open here, Mr. Talby.
Ama... biliyorsunuz, bunun için önce bir hesap açmamız gerek, Talby.
But Mr. Talby, if this a joke?
Bakın şu Talby'e! Bu bir şakaysa...
Give yourself up, Talby!
- Ortaya çık, Talby! - Dinleyin, beyler...
There's been a trial and Frank Talby was acquitted.
Kanun dışı birşey yaparsanız, Frank Talby haklı çıkar.
C'mon let's make this Talby dance!
Hadi, Talby'e bu gerek.
I want to know what the devil you want, Talby.
Ne halt istediğini bilmek isterim, Talby?
Of course, Mr. Talby, we will make it as big as you want.
Tabii ki, Bay Talby. İstediğiniz kadar büyük yaparız.
You've made yourself a lot of enemies, Mr. Talby.
Kendinize çok düşman edindiniz, Bay Talby.
Then you must have known it was Talby.
O zaman onun Talby olduğunu biliyordun.
And I don't want to question that... Talby.
Ve bunu görmek istemiyorum, Talby.
I've already told you once, Talby.
Daha önce zaten sana söylemiştim, Talby.
But, I don't understand, Talby... Will you tell me why you accepted this ridiculous duel?
Ama anlayamıyorum, Talby bu saçma düelloyu neden kabul ettiğini söyler misin?
Have you seen Mr. Talby?
Bay Talby'i gördünüz mü?
Where is Talby?
Talby nerede?
Talby! For a minute I thought you were...
Talby, bir anlığına seni...
Scott's together with Talby.
Scott, Talby ile takılıyor.
Talby's in no hurry.
Talby'nin acelesi yok.
Talby wants to become the owner of the whole town,
Talby tüm kasabanın sahibi olmak istiyor.
Inside there's Talby.
Talby içeride.
Hey you! Can you tell us, boy, where we might find a man called Talby?
Söylesene evlat, Talby adındaki adamı nereden bulabiliriz?
Tell the truth... you don't like my being with Talby.
- Doğruyu söyle... Talby ile olmam hoşuna gitmiyor.
Talby should be about 45, that's a bad age for a gunman.
Talby neredeyse 45'lerinde. Bir silahşör için kötü bir yaş.
Talby's done the same as a lot of others before him,
Talby kendinden önceki bir çoğunun yaptığı şeyi yapıyor.
That's just what Talby said.
Talby aynen bunu söylemişti.
Of course, that's why Talby's modified the hammer.
O yüzden Talby horozu kullanıyor.
Have you seen Talby's gun?
Talby'nin silahını gördün mü?
But you think... You'll put me against Talby only because of a pistol much shorter than mine?
Sadece namlusu daha kısa diye Talby'e sırtımı dönmemi mi bekliyorsun?
Think of me if the day comes when you should find yourself face to face with Talby.
Talby ile yüzleşmen gereken zaman gelince dediklerimi hatırla. Gidiyorum ben.
Put away your spitfire, Talby.
Silahını kılıfına sok, Talby.
Tell me what you had to tell me.
- Talby ile ne işin var onu söyle.
My name's Talby.
Benim adım Talby.
When day arrives they'll get Talby!
Gelirlerse, Talby'e söylersin.
Talby!
Talby?
My name's Talby.
Adım Talby.
Alright, Talby.
Pekâlâ Talby.
Want to try me, Mr. Talby?
Beni denemek ister misiniz, Bay Talby?
Mr. Talby.
Bay Talby...
Don't try it, Talby.
Deneme bile, Talby.
Been hit, Talby?
Vuruldun mu, Talby?
Mr. Talby.
Bay Talby?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]