English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ T ] / Tannis

Tannis translate Turkish

37 parallel translation
The green inside is tannis root.
İçindeki yeşil tannis kökü.
There's stuff in it called tannis root from her greenhouse.
İçinde serasında yetişen tannis kökü falan varmış.
Tannis, anyone?
Tannis isteyen var mı?
- Tannis root?
- Tannis kökü?
I'll bet expectant mothers chewed tannis root before vitamin pills.
Bahse varım, vitamin haplarından önce kadınlar tannis kökü çiğniyorlardı.
- Not to my knowledge, no.
- Bildiğim kadarıyla yok. Tannis.
Tannis. I must look it up in the encyclopaedia.
Ansiklopedide buna bir bakmalıyım.
They were giving me a drink with tannis root in it.
Bana içinde tannis kökü olan bir içecek veriyorlardı.
Also witches'stuff, tannis root.
Tannis kökü cadı malzemesi.
Tannis root?
Tannis kökü mü?
You're like Ruth Gordon, just standing there with the tannis root.
Ruth Gordon gibisin, ağaç köküyle öylece duruyorsun...
From what the Council's discovered from the Book of Tarnis and other sources, Glory and two fellow Hell gods ruled over one of the more seriously unpleasant demon dimensions.
Konseyin, Tannis'in Kitabı ve diğer kaynaklarından aldığımız bilgiye göre Glory, iki kötü tanrısıyla birlikte evrenin iblis boyutlarından birini yönetiyormuş.
OH, TANNIS!
Ah, Tannis! Philip!
A woman... named... tannis.
Bir kadın... Adı da Tannis.
Joey, I got Vice-Principal Tannis on the phone.
Joey, Telefonda Müdür yardımcısı Tannis var.
Humans upset, Tanus please.
İnsanlar bozulmuş, Tannis.
Tannis?
- Tannis?
- Tannis, can not be trusted.
- Tannis, güvenilmez biri.
Tannis know about us.
Tannis bizi biliyor.
So, Tannis?
Tannis?
Tannis!
Tannis!
What's in this, tannis root?
Tanis kökü mü? Evet.
"Tannis root."
"Tanis kökü."
It's a family heirloom filled with tannis root from my greenhouse.
İçinde seramdan toplanmış tanis kökü olan bir aile yadigârı.
You know what, I'm going to put you under Tannis and Simone... and just keep it all in the family.
Biliyor musun, seni Tannis ve Simone'nun altına vereceğim ve bu işi aile içinde tutacağız.
There's free coffee and donuts... Tannis, she's saying she wants us to get Kate to quit.
Ücretsiz kahve ve çörek var Tannis, Kate'i işi bırakması için zorlamamızı istiyor.
Tannis?
Tannis?
Tannis told me that you were upset.
Tannis bana senin kızgın olduğunu söyledi.
Why didn't you tell Lee that Tannis and Simone... stole your designs... in the first place?
Neden en başta Tannis ve Simone'un tasarımını çaldığını ona söylemedin?
What about Tannis and Simone's line, Touch of Glam?
Peki ya, Tannis ve Simone'un tasarımları Parıltıya Dokun ne olacak?
Nate, this is Tannis.
Nate, ben Tannis.
Furthermore, I recommend Kassell's power duo, Tannis and Simone would be far better... to head the Frost design department.
Daha da önemlisi, Kassell'ın iki gücü Tannis ve Simone'u Frost'un tasarım bölümünün başına geçmeleri için öneriyorum.
I got tannis root, adder's tongue and catnip, so no.
Tannis kökü, yılan dili ve katnip aldım. Yani hayır.
I don't care if you're on PCP, ketamine, and tannis root, you're not gonna kill anybody!
PCP, ketamin ve tannis kökü kullanmış olman umurumda değil, sen kimseyi öldürmezsin!
- No, tannis.
- Hayır, tannis.
TANNIS...
Tannis...

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]