English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ T ] / That's nice to hear

That's nice to hear translate Turkish

140 parallel translation
Hoy old pal, that's nice to hear from someone, even though you are slightly simple-minded.
Eski dostum, hafif yarı akıllı olsan da bunu birinden duymak güzel.
It's nice to hear that.
Bunu duymak çok hoş.
That's nice to hear.
Bunu duymak güzel.
Always nice to hear from my fans. What's that?
Sevenlerimin övgüsünü duymak ne hoş.
That's nice to hear, but I know I could do better.
Duyması hoş ama, daha iyisini yapabilirim.
That's nice to hear.
Bunu duyduğuma çok sevindim.
It's nice to hear that!
Aman ne güzel!
Well, it's always nice to hear that.
Bunu duymak hep hoşuma gider.
It's very nice to hear that.
Bunu duymak çok güzel.
That's nice to hear.
Bunu duyduguma sevindim.
That's really nice to hear.
Tanrım, bunu duymak ne güzel.
That's always nice to hear.
Bunu duymak her zaman hoştur.
Well, that's awfully nice to hear.
- Bunu duymak çok güzel.
You know that Maris loves you, but it's still nice to hear it.
Maris'in seni seviğini biliyorsun, yine de duymak istemez misin?
Oh, that's so nice to hear.
Oh, bunu duymak çok güzel.
That's so nice to hear.
Bunu duyduğuma sevindim.
- That's nice to hear.
- Bunu duymak güzel.
Well, that's nice to hear, Dawson.
Bunu duymak güzel, Dawson.
It's always so nice to hear that. And your free soup!
- Bunu duymak çok güzel.
Oh, that's so nice to hear.
Bunu duyduğuma çok sevindim.
Oh, that's, uh... that's very nice to hear.
Bunu duymak çok güzel. Ne sen ne?
That's nice to hear, isn't it?
Bunu duymak güzel, değil mi?
My dear son, It's nice to hear, that you had luck with your 2nd farm.
Sevgili oğlum, İkinci çiftliğinde.. şanslı olduğunu duyduğuma sevindim.
That's nice to hear.
Bunu duyduğuma sevindim.
Listen, I would never say that, but it's nice to hear.
Bunu asla söylemezdim ama duymak güzel.
That's nice to hear.
Sağol. Bunu duymak çok hoş.
Well, that's nice to hear.
Bunu duyduğuma sevindim.
Well... that's nice to hear.
Şey... bunu duymak güzel.
Well, that's nice to hear.
Bunu duymak güzel.
It's nice to hear you saying that.
Bunu senden duymak güzel.
Oh, that's nice to hear.
Bunu duymak cok guzel.
That's nice to hear.
Bunu duymak çok güzel.
That's nice to hear.
Bunu duymak çok sevindirici.
That's nice to hear. [# Brandi Carlile : Throw It All Away]
Bunu duymak güzel.
Well, I'll be honest with you. That's kind of nice to hear.
O zaman ben de dürüst olayım sizlere.
Yeah, well, that's nice to hear, but it's a little too late.
Bunu duymak güzel ama biraz geç kaldın.
It's nice to hear someone say that.
Birinin bunu söylemesi ne kadar hoş.
- That's very nice to hear.
Sevindim.
You know, that's always nice to hear.
Bunu duymak her zaman güzel.
Well, that's nice to hear.
Bunu duyduğuma sevindim. Teşekkür ederim.
Thanks, that's nice to hear.
Sağ ol, bunu duymak güzel. Teşekkürler, Stefan.
Thanks. That's nice to hear.
Teşekkürler Bunu duymak çok hoş.
Thank you, that's nice to hear.
Teşekkür ederim, bunu duymak çok hoş.
- Thank you Goran, that's nice to hear.
- Teşekkürler Göran, bunu duymak çok hoş.
Oh, man, that's so nice to hear.
Bunu duymak çok güzel.
It's nice to hear that you think you care.
İlgileniyor oluğunuzu duymak sevindirici.
- That's nice to hear.
- Bunları duymak hoş.
- That's nice to hear.
- Teşekkür ederim.
It's really nice to finally hear you say that.
Sonunda bunu söylediğini duymak gerçekten çok mutlu edici.
Ahh. Well, that's nice to hear.
Bunu duyduğuma sevindim.
That's actually nice to hear.
Aslında bunu duymak çok güzel.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]