There's more where that came from translate Turkish
252 parallel translation
There's lots more where that came from.
Geldiği yerde daha çok var.
- There's plenty more where that came from.
- Bunun geldiği yerde daha çok var.
Fortunately, there's more where that came from.
Neyse ki geldiği yerde daha çok var.
And there's plenty more where that came from.
Onların geldikleri yerde fazlası var..
Suppose there's any more where that came from?
Bunun kaynağında daha fazlası vardır herhâlde?
There's plenty in the bottle yet and more where that came from, plenty for all of us.
Şişede daha epey var ve geldiği yerde de var, hepimize yeter.
Don't worry, there's plenty more where that came from.
Merak etme, geldiği yerde bundan daha çok var.
There's more where that came from.
Geldiğin yerden çok daha fazlası var.
There's more where that came from.
Daha çok parası var.
And there's more where that came from.
Aldığımız yerde dahası var.
Just play ball, there's a lot more where that came from.
Sesini çıkarma. Bende bunlardan daha çok var.
There's more where that came from.
Nasıl olsa geldiği yerde daha çok var, öyle değil mi kızlar.
There's always more where that came from.
Bunun geldiği yerde daha çok var.
There's plenty more where that came from.
Geldiği yerde daha çok var.
There's plenty more where that came from.
Bunun kaynağı bende.
And remember, there's plenty more where that came from.
Ve unutma, geldiği yerde bunlardan daha çok var.
And there's plenty more where that came from, Chief.
Ve bunları geldiği yerde çok daha fazlası var Şef.
There's plenty more where that'n came from.
Geldikleri yerde bunlardan daha çok var.
There's plenty more where that came from.
Bu şiirin çıktığı yerde daha çok var.
There's always plenty more where that came from.
Geldiği yerde her zaman daha fazlası vardır.
- There's more where that came from, man.
- Bende daha çok şarkı var dostum.
There's 30 shrimp and 30 more where that came from.
Tabakta 30 karides var ve geldiği yerde 30 tane daha bekliyor.
There's plenty more where that came from.
Daha bunların geldiği yerde çok var.
There's plenty more where that came from.
Geldiği yerde bundan daha çok var.
And there's plenty more where that came from.
Geldiğim yerde bundan çok var.
Well, there's three more girls where that one came from lookin'for homes.
Ev arayan şunun gibi üç kız daha var.
There's more where that came from, Miss Ragetti.
Bende daha ne sözler var Bayan Ragetti.
There's more where that came from if you can help us.
Eğer bize yardım edecek olursanız, daha fazlasına sahip olacaksınız.
There's plenty mo-more... where that came from, should you elect to come back.
Evet. Geri gelirseniz... daha fazlasını alacaksınız.
There's plenty more where that came from.
Geldikleri yerde bunlardan daha çok var.
Well, there's plenty more where that came from.
Şey, geldiği yerde biraz daha fazlası var.
There's lots more oil where that came from.
Bunun geldiği yerde daha çok petrol vardır.
And there's plenty more where that came from.
Daha bunlardan çok var.
There's plenty more where that came from, babe.
Bu daha ne ki bebeğim?
And there's more where that came from.
Ve bunun geldiği yerde devamı var.
There's a lot more where that came from, Weitz. Take it down.
Geldiği yerde daha fazlası var, Weitz.
I'm sure there's more where that came from, right?
Eminim geldiği yerde daha çok vardır, değil mi?
Oh, well, there's plenty more where that came from.
Aslında anlatacak daha çok şeyim var.
Don't worry about it, there's more where that came from.
Merak etme, geldiği yerde ondan daha çok var.
There's more where that came from!
Geldiği yerde daha çok var!
There's more where that came from.
Bunun geldiği yerde daha çok var.
There's plenty more where that came from.
Bende bundan daha çok var.
I hope there's plenty more where that came from.
- Evet. - Umarım diğer maçlarda da böyle oynarsınız.
There's plenty more where that came from.
Bundan daha çok var. Kimse görmeden gidelim.
Marty, there's a lot more cake where that came from.
Marty, bunun geldiği yerde daha çok kek var.
Well, eat up, boys, there's plenty more where that came from... across the street.
Hadi yiyin çocuklar, geldiği yerde daha çok var, yolun karşısında.
And there's more where that came from if you just leave now.
Ve bunun geldiği yerde daha fazlası da var, eğer hemen gidersen.
There's more where that came from.
Başka yok mu? Geldiği yerde başka yok mu?
There's more where that came from.
Geldiği yerde daha fazlası var.
Thank you. - There's more where that came from.
Bundan daha bir sürü var.
There's more where that came from.
Geldiği yerde daha çok var.