English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ T ] / There's no time to explain

There's no time to explain translate Turkish

79 parallel translation
- There's no time to explain now.
- Açıklama yapmak için zaman yok.
There's no time to explain.
Açıklamak için zamanımız yok.
I'll explain later, but now there's no time to waste.
Daha sonra sana açıklarım, şimdi buna vaktim yok.
But I'm afraid there's no time to explain.
Ama korkarım ki bunu açıklayacak zamanım yok.
There's no time to explain ;
Açıklamaya zaman yok ; derhal haneme gelmelisin.
There's no time to explain.
Açıklama yapacak zaman yok.
Yes, she mentioned that. There's no time to explain now.
Şimdi bunu açıklamak için vakit yok.
Look, I can't explain, there's no time, you've got to get out of here, understand?
Şimdi olmaz!
There's no way that you can explain to people in the state of Washington... or the guys that Jimi was in the Army with... or the poor black cats trying desperately to get it together... that he was not having a good time.
Washington'dakilere, orduda birlikte olduğu çocuklara... ya da başarılı olmaya çalışan... siyah müzisyenlere bunu açıklayamazdınız. Onun pek eğlenmediğini anlatamazdınız.
There's no time to explain.
Anlatacak zaman yok.
I said there's no time to explain!
Anlatacak zaman yok dedim!
No, there's no time to explain.
Hayır, açıklayacak zaman yok.
- There's no time to explain.
- Açıklayacak vakit yok.
There's no time to explain.
Açıklayacak vakit yok.
- There's no time to explain.
- Açıklayacak zaman yok.
There's no time to explain.
- Açıklayacak zaman yok.
- There's no time to explain.
Şu anda tam olarak prosedürü anlatmak için zaman yok.
I said there's no time to explain, and I stick by that.
Size açıklayacak zaman olmadığını söyledim ve açıklayacak zaman yok.
- There's no time to explain.
Açıklayacak zaman yok.
I'd explain it to you but you wouldn't believe me, and there's no time.
Sana açıklamak isterdim lakin bana inanmazsın, ve zamanımız da yok zaten.
- There's no time to explain.
— Açıklamak için zaman yok.
There's no time to explain.
Açıklama yapmak için zaman yok.
There's no time to explain now, Paul.
Açıklamak için vakit yok, Paul.
There's no time to explain.
Açıklayacak zamanım yok.
There's no time to explain.
Açıklamak için zaman yok.
There's no time to explain.
Açıklamaya zamanım yok.
There's no time to explain everything.
Açıklamaya zamanım yok.
There's no time to explain everything.
- Her şeyi açıklamak için zaman yok.
There's no time to explain.
Açıklayacak zaman yok.
There's no time to explain, just take this, please.
Açıklamak için zaman yok, sadece bunu al, lütfen.
There's no time to explain, but I'm here to help your daughter.
Açıklayacak vaktim yok ama kızına yardım için buradayım.
There's no time to explain, just get in!
Açıklamaya vaktim yok, atla çabuk!
- There's no time to explain.
Neler oluyor? - Açıklamaya zaman yok.
There's no time to explain anything.
Açıklama yapacak vakit yok.
There's no time to explain.
Açıklayacak zaman yok. Haydi.
There's no time to explain!
Açıklayacak vaktim yok!
There's no time to explain.
Şimdi açıklamanın hiç zamanı değil.
There's no time to explain!
- Açıklayacak zaman yok!
There's no time to explain, DG.
- Açıklayacak zaman yok, DG.
There's no time to explain, DG.
Açıklamaya vakit yok, DG.
There's no time to explain.
Buna zaman yok.
There's no time to explain this to Bismarck. right? Marianne the Flash.
Bismarck'a açıklayacak vaktim yok. Önce ben ondan şüphelenirsem, o benden şüphelenmez, değil mi? Görünüşe göre zekan eskisi gibi, Yıldırım Marianne.
There's no time to explain.
Açıklamak için zaman olmadığını söylüyor.
Stella, there's no time to explain Where is Smith?
Mesih?
There's no time to explain, I need to see the King!
Zaman yok, Kralı görmem gerekiyor.
There's no time to explain, Nathan.
Açıklayacak vakit yok, Nathan.
There's no time to explain, okay?
Açıklamak için zaman yok.
There's no time to explain how I got bit there.
Oramdan nasıl ısırıldığımı açıklayacak vaktim yok.
I'll explain the reason to you later. There's no time.
Bunu sonra açıklarım, yeterli vakit yok.
No no, there's no time to explain all this right now.
Hayır, her şeyi açıklamak için yeterli zamanımız yok.
There's no time to explain.
Açıklayacak zaman yok!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]