Throttle translate Turkish
705 parallel translation
Full throttle!
Tam yol ileri!
♪ And they found him in the wreck With his hands on the throttle ♪ ♪ Scalded to death by the steam ♪
Ve onu enkazın içinde elleri gaz kolunda buhardan haşlanarak ölmüş buldular.
I think I'll throttle you.
Sanırım seni boğacağım.
Slowly pull the throttle.
Yavaşça kolu çek.
Quick, lift my hand to the throttle.
Çabuk, buradan gitmemiz gerek.
The hand throttle is set halfway down.
Klape kolu ortadadır.
It was pointed toward the end of the pier and the throttle pulled out.
Rıhtım sonuna doğru dönüktü ve klapesi çıkarılmıştı.
Speak or I'll throttle you!
Konuş, yoksa boğarım seni!
She must've rode on full throttle till she was bone-dry.
Yakıtı bitene kadar tam yol gitmiş olmalı.
Will you point out the throttle retractive spring, and explain its purpose?
Gaz pedal yayını gösterip amacını açıklar mısınız?
This is the throttle retractive spring.
Bu, gaz pedal yayı.
But the cotter pin was missing? That is correct, and so was the throttle retractive spring.
Bu doğru, gaz pedalı da hala kayıp.
Couldn't the throttle spring have been dislodged by the impact of the crash?
Çarpışmanın etkisiyle gaz pedal yayı yerinden oynamış olamaz mı?
It might have a throttle governor.
Arabada hız sınırlayıcı olabilir.
Group one, full throttle.
Birinci grup, tam gaz.
- Crack your throttle wide and get out.
- Gazı kökleyin ve oradan çıkın!
More throttle!
Gaz ver!
Take your hand off the throttle and reach for the brake!
Elini oradan çek ve treni durdur.
Give the throttle.
Gaz ver.
Put your foot on the left pedal... and open the throttle and then get down wind somehow...
Ayağını sol pedalın üzerine koy... gaz açık ve bir şekilde rüzgarı aşağı al...
– Cut the throttle!
– Gaz kesme! – Tamam.
Cut the throttle!
Gazı kesme!
Throttle back.
Gazı kaldır.
Now, if G.C.I. reports a bandit train taking off from Antung... with CaseyJones at the throttle... one of our air groups can count on losing two pilots that day.
Antung'dan Casey Jones liderliğinde bir haydut treni çıktığını öğrenirsek, o gün hava filomuzdan iki pilot kaybediyoruz.
- Throttle. - That's her, boy.
- Bildin evlat.
You're at the throttle.
Homer nerede?
Throttle closed, switch off.
Aktarma boşta, kapalı.
Throttle closed.
Aktarma boşta.
You want to go faster? At full throttle?
Tam gaz gitmek ister misin?
I'd like to throttle them.
Onları boğazlamak isterdim.
No, I just picked him up and went right for the ship, full throttle.
Uzayda rotamızı bulana dek durmadık. Yani titriyordum!
The moment the engine fires... throttle back.
Motoru ateşleyince... Dikkatlice geri klape yapacaksınız
Throttle back!
Motoru boğacaksın!
And that's the throttle.
Ve bu da gaz kelebeği.
I'll teach you about that throttle one day.
Bir gün sana bu gaz kelebeğini öğreteceğim.
- Who's your new throttle man, Homang?
- Senin yeni gaz kelebekçin kim Homang?
Ask the new throttle man if you can have some coffee.
Ona kahve içip içemeyeceğini sor.
Lettin'that slopehead drink coffee down here, touch the throttle...
O yamuk kafalının kahve içmesine, gaz kelebeğine dokunmasına izin vermek...
Stawski, take the throttle.
Stawski, gaz kelebeğini al.
Open the throttle.
Jikleyi açın.
- Push the throttle lever!
- Kolu ileri itin!
- If you get me up to full throttle then throw me into reverse, you could damage my engine.
- Ben tam gaza gelmişken frene basarsan, motorumu bozabilirsin.
Full throttle!
Tam güç!
At full throttle, this plane would be on its nose.
Tüm gücü verseydim, uçak burnunun üstünde havaya kalkmıştı.
- Throttle set.
Gaz ayarı.
- Throttle set.
Gaz ayarlandı.
... a bit more throttle, you see...
... biraz daha gazı kesip, göreceksin...
Close the throttle!
Vanayı kapat!
Shut that throttle!
Kapat şu vanayı!
- Throttle closed.
Gaz kapatın.
- Throttle closed. - Switches off.
Gaz kapalı.