Tilde translate Turkish
47 parallel translation
I'm Tilde Spernanzoni
Ben Tilde Spernanzoni.
Her name is Tilde Spernanzoni
Adı Tilde Spernanzoni.
I'm with Rossella, Tilde, Enrico.
Rosella, Tilde ve Enrico'ylayım.
Tilde's here too.
Tilde de burada.
I love you Tilde. But no jealousy. You promised, ok?
Tilde seni severim ama kıskanmak yok.
- Tilde, are you coming up?
- Tilda yukarı gelsene?
Tilde?
Tilde...
It's some word with a tilde over the "n."
Adındaki "n" harfinin üstünde şapka olan bir içki.
Look, whoever wrote "manana," the Spanish word for "tomorrow"... forgot the tilde.
Bakın, İspanyolcada "yarın" anlamına gelen "manana" kelimesinin üzerindeki tildeyi unutmuşum.
What's a tilde?
Ne tildesi?
I didn't get tired of Tilde.
Birtek Tilde'den yorulmadım.
I love Tilde, and she loves me.
Tilde'yi seviyorum, o da beni seviyor.
Sometimes it's too much for Tilde, and she's admitted to the nut house.
Bazen Tilde'ya zor gelsede benim gibi çatlak birinin evinde kalmayı kabul etti.
That's the ritual, Tilde.
Bunlar rutin şeyler Tilde.
Tilde and me are having cake.
Tilde ve ben sürekli pasta alırız.
It can't be any different, Tilde.
Bunu değiştiremezsin Tilde.
Tilde, we belong to each other.
Tilde, Biz birbirimize aitiz.
Tilde, it...
Tilde...
" This is Tilde.
" Bu Tilde.
And she has a drinking problem. " That'll be just fine, Tilde.
Ve birazda içki problemi var. " Bu gerçekten işe yarayacaktır Tilde.
Hi, Tilde, you cosmic pearl.
Merhaba, alemin gözbebeği Tilde
I'm losing it, Tilde.
Yavaş yavaş bırakıyorum Tilde.
Will you, Tilde?
Yanımda olacak mısın Tilde?
Will you marry me, Tilde?
Benimle evlenir misin Tilde?
- Tilde.
- Tilde.
Tilde...?
Tilde...?
At school camp with Tilde.
Tilde'yle okul kampına gitti.
It's just Tilde from accounting.
Muhasebe bölümünden Tilde.
We were lying around and... With Tilde from accounting while I'm in the hospital? Were you?
Hastaneden eve geliyorum ve seni muhasebeden Tilde ile evde yakalıyorum ; öyle mi?
Just get a taxi, Tilde.
Taksiye bin, Tilde.
Tilde is saying they're getting married.
Tilde etrafta dolaşıp durmadan evleneceklerini söylüyor.
You have met Tilde before, right?
Tilde ile daha önce tanışmıştın, öyle değil mi?
- Tilde was a mess.
- Tilde kahroldu.
And that hairdresser, Vibe, spat at the company car last Friday.
Ve Tilde, geçen hafta şirket aracı ile kaza yaptı.
- Hello! Tilde Rømer, Leif's fiance.
- Merhaba, ben Tilde Romer, Leif'in nişanlısı.
- Hello. Tilde Rømer, Leif's fiance.
- Merhaba, ben Tilde Romer, Leif'in nişanlısı.
Tilde, great idea, but we have to find some tablecloths and napkins... and then really nice dress for you, right, Mom?
Çok iyi bir fikir ama bizim peçete ve masa örtüsü bulmamız lazım. Tabi senin için de güzel bir elbise, öyle değil mi anne?
- Tilde, are you coming.
- Tilde, buraya gel. - Tamam, geliyorum.
Tilde?
Tilde?
- What about Tilde?
- Peki ya Tilde?
Royal Crown Princess Tilde.
Taht Varisi Prenses Tilde.
We are doing everything in our power to find Princess Tilde.
Prenses Tilde'yi bulmak için elimizden ne geliyorsa yapıyoruz.
The squiggly mark, it makes a noise.
Tilde işareti yüzünden sesi değişir.
Her name is Tilde.
Adı da Tilde.
It's a girl called Tilde.
- Tilde bu işte.
Is that Tilde?
Tilde bu mu?
I put a tilde on this n!
"N" nin üzerine yaklaşık işareti koydum!