Tolliver translate Turkish
318 parallel translation
- For a showdown with Steve Tolliver. You'll be in Charleston?
Steve Tolliver'la bir çekişme için.
Steve Tolliver looks all right in one.
Steve Tolliver'da iyi duruyor.
Miss Loxi Claiborne, Mr. Stephen Tolliver.
- Büyüleyici. Bayan Loxi Claiborne ve Bay Stephen Tolliver.
Miss Loxi Claiborne, Mr. Romulus Tolliver.
Bayan Loxi Claiborne, Bay Romulus Tolliver.
I've heard a lot about Steve Tolliver.
Steve Tolliver hakkında çok şey duydum.
You're jumping to conclusions, Mr. Tolliver.
Hemen bir sonuç çıkarıyorsunuz, Bay Tolliver.
Because I can wrap that Steve Tolliver around my little finger. And I'm going to do it.
Steve Tolliver'ı küçük parmağımda oynatabilirim ve bunu yapacağım.
Mr. Tolliver! Mr. Tolliver!
Bay Tolliver!
Here's trouble on horseback.
- Bay Tolliver! - İşte bela atıyla geliyor.
Why, Tolliver, you wouldn't last 15 minutes in that pirate's nest.
Sen o korsan yuvasında 15 dakika bile dayanamazsın.
Mr. Tolliver's bitten off just a little bit more than he's going to be able to chew.
Bay Tolliver çiğneyebileceğindan daha büyük bir lokma yuttu.
- Mr. Tolliver, they're terrifying!
Korkutucu şeyler.
They'll never be popular, Tolliver.
Asla popüler olamaz, Tolliver.
Mr. Tolliver's asked for Loxi's hand.
Bay Tolliver, Loxi'ye evlenme teklif etti.
Ettie, Loxi and Mr. Tolliver.
Loxi ve Bay Tolliver!
Mighty clever of you, Tolliver.
- Çok akıllıca, Tolliver.
- Shall I set her back, Mr. Tolliver?
- Onu geri göndereyim mi, Bay Tolliver? - Hayır!
- Have you enjoyed your trip, Mr. Tolliver?
- Geziniz iyi geçti mi Bay Tolliver?
Keep calm. That molasses came near being flavoured with Tolliver.
O pekmez Tolliver unuyla karışmak üzereydi.
Mr. Tolliver, this here's Mr. King Cutler.
Bay Tolliver. Bu bey King Cutler.
Oh, Tolliver.
Oh, Tolliver!
You have many talents, Mr. Tolliver.
Pek çok yeteneğiniz var, Bay Tolliver.
Widgeon, you and The Lamb find out where Tolliver puts up.
Widgeon. Sen ve Kuzu, Tolliver'ın nerede olduğunu bulun.
Mr. Tolliver's not likely to make me his heir.
Bay Tolliver beni kendi varisi yapmayacak.
I suppose Steve Tolliver is in more trouble.
Sanırım Steve Tolliver'ın başı belada.
I thought you didn't like Steve.
İşte. Steve Tolliver'dan hoşlanmadığını sanıyordum.
- Steve? Steve Tolliver?
Steve Tolliver mı?
Steve Tolliver, I think you're the most contemptible man I ever met.
Steve Tolliver, sen bugüne dek gördüğüm en aşağılık adamsın.
Who's gonna command the Southern Cross, Mr. Tolliver?
"Güney'in Buharlısı" na kim komuta edecek, Bay Tolliver?
Five of your bullyboys have shipped aboard a whaler for three years in Tolliver's place.
Beş azman denizcin 3 yıllığına balina avlayan bir gemideler. Tolliver'ın gemisinde.
Tolliver won't boss the Devereaux line.
Tolliver "Devereaux Gemicilik" in patronu olmayacak.
Steve Tolliver's the new head of Devereaux and Company.
Steve Tolliver, Devereaux'un ve şirketin yeni patronu.
Tolliver's the man you're sailing for, if you ever sail again.
Tolliver denen adam için yelken açacaksın. Yeniden yelken açabilirsen.
Tolliver won't let even a lobster crate take you aboard.
Tolliver senin gemide olmana asla izin vermez.
Steve Tolliver will marry her after a while.
Steve Tolliver bir süre sonra onunla evlenecek.
Tolliver won't leave you in command of the Southern Cross for 10 minutes... when he hears of this.
Tolliver bunu duyduğunda 10 dakika bile o geminin kaptanı olmana izin vermez.
Southern Cross can't have wrecked.
"Güneyin Buharlısı" enkaz olamaz, Bay Tolliver.
Get a lashing on this sail! I reckon you won't stop the Southern Cross from my ship, Mr. Tolliver.
Güneyin Buharlısı'nı benim gemimle durduramayacaksınız, Bay Tolliver.
The Southern Cross isn't going down, Capt. Stuart's in command.
Güneyin Buharlı'sı batmayacak, Bay Tolliver. Geminin kaptanı, Kaptan Stuart.
I'm not hiding behind anybody, Tolliver.
Hiç kimseden bir şey saklamıyorum, Tolliver.
It's in the testimony that Mr. Tolliver's vessel fell becalmed.
Tanık, Bay Tolliver'ın gemisinin rüzgarsız kaldığını söylüyor.
Why was Stephen Tolliver at that reef?
Stephen Tolliver'ın o kayalıkta ne işi vardı?
Mr. Tolliver, will you answer?
Bay Tolliver, cevap verecek misiniz?
I can tell you why Mr. Tolliver won't answer that question.
Bay Tolliver'ın bu soruya neden cevap vermediğini açıklayabilirim.
Mr. Tolliver, do you wish Miss Claiborne sworn as your witness?
Bay Tolliver, Bayan Claiborne'un tanıklık etmesini ister misiniz?
Didn't Mr. Tolliver tell you that he believed Stuart would wreck the Southern Cross?
Bay Tolliver size, Stuart'ın gemiyi batırmayı planladığına inandığını söylememiş miydi?
Have you any questions, Mr. Tolliver?
Sorunuz var mı, Bay Tolliver?
LOXl : Oh... LOXl :
Steve Tolliver kim?
Mr. Tolliver, sir.
Bay Tolliver!
Pardon, ma'am.
Bay Tolliver, özür dilerim hanımefendi.
Isn't that why you're now trying to undo what you've done... by taking some part of Stephen Tolliver's guilt to yourself?
Stephen Tolliver'ın suçunun bir kısmını üzerinize alarak?