Tonton translate Turkish
55 parallel translation
He's a darling blacksmith, only I'm not sure how much experience he's had with handcuffs.
O tonton bir demirci.. ... ama kelepçeler üzerinde çok deneyimi olduğundan emin değilim.
Two chips, Fatty.
İki fiş, tonton.
Mr Ransom, you sure are a darlin'man!
Bay Ransom, siz kesinlikle tonton bir adamsınız.
Martha and Gertrude at the Automat.
Tonton Teyzeler sohbette.
Don't you recognize your little uncle Cruchot?
Tonton Cruchot'yu tanımadın, değil mi?
He looked like a benign old uncle.
Tonton bir amca gibi görünürmüş.
The British Tonto.
İngiliz Tonton.
Hey Tonton, remember you asked me to come here.
Merhaba Tony. Gelmemi sen istedin, suratın neden asık?
Tonton, I've got the perfect deal for us.
- Olabilir. Biliyor musun, seninle güzel bir anlaşma yapabiliriz.
You left Marseilles, Tonton left Marseilles. Pretty soon there won't be anybody left in Marseilles.
Sen Marsilya'dan ayrıldın, Tony ayrıldı, yakında Marsilya'da kimse kalmayacak.
Tonton, huh?
Tony mi?
That's a good-looking boy.
Oğlun tonton gibi maaşallah.
And I got a WW.
Bende de tonton var.
Come on, pumpkin.
Haydi, tonton.
All Stations.
Tonton diye severlerdi.
She's an old sweetie-pie.
Tonton bir yaşlı.
I'm a cheerleader, not a cheer-liar.
Ben bir ponpon kızım, tonton değil.
We're going to be auntie and uncle!
Tonton olacaksın. - Tonton Yvan.
. What's this "auntie" business?
- Bu tonton lafı nereden geliyor peki?
Uncle's fine, Dad is better.
- Tonton iyi ama baba daha iyi.
You wanna know what I know, Chunk?
Bilmek ister misin tonton?
It was such a spectacle when the fat boy got smashed.
Tonton, kafayı bulunca manzarayı bir görecektiniz.
Tonton Macoute.
- "Tonton Macoute".
Little future murderers play with dinosaurs like everyone else. And have cuddly old grandpas.
Geleceğin katilleri dinozorlarla oynar ve tonton büyükbabaları olur.
This good-natured roly-poly looked more like a character from a film about the Mexican revolution than the best footballer of all time.
Bu sevimli tonton, dünyanın en iyi futbolcusundan çok, Meksika devrimini anlatan bir filmden çıkmış bir karaktere benziyordu.
I'm asking, do you believe there's a jolly old man who lives at the North Pole and delivers presents in a reindeer-powered sled to all the children?
Kuzey kutbunda yaşayan ve ren geyiklerinin çektiği kızağıyla çocuklara hediyeler dağıtan tonton yaşlı bir adam olduğuna inanıyor musun diye soruyorum?
He's "Tonton", our uncle!
O bizim "Tonton" adamımız!
"Tonton".
"Tonton".
Tonton, quick.
Dostum, acele et.
Dr. Tonton?
Dr. Tonton?
- How are we supposed to compete against adorable old people?
Nasıl olur da tonton ninelerimize karşı yarışabiliriz ki? Ciddi misin?
Shape up, darlin', or he won't be the only one who needs some serious medical attention.
Az hizaya gel, tonton. Yoksa tıbbi ihtiyaçları olan tek kişi bu adam olmayacak.
He made out like you were a granddad, you know?
Sanki tonton bir dedeymişsiniz gibi anlattı sizi yani.
That's what we all called the "dear little old ladies."
Tonton yaşlı hanımlara böyle deriz.
All the little old ladies, Methodist church people, anybody he'd ever given anything to.
Bütün tonton yaşlı hanımları Metodist kilise cemaatini hediye verdiği herkesi.
No Tonton Macoute's gonna bum-fuck me.
Hiçbir zenci despot beni pompalayamaz.
But if I'm gonna smuggle them here, I'm gonna need a blaster and a Tonton.
Eğer onları buraya gizlice sokacaksam bir ateşleyici ve Tonton isterim.
I got a Tonton coming up my asshole. Haha.
Amımdan, götümden Tonton çıkarıyorum ben.
I was changing diapers of Tonton.
Amcanın bezini değiştiriyordum.
I have more layers to Tonton.
Amcana bez aldım.
You're still here, hanging out, pretending to be Tonton Macoute.
Tonton Macoute misali hâlâ burada takılıyorsun.
You know what that means... Tonton Macoute?
Tonton Macoute'un ne anlama geldiğini biliyor musun?
Because she's obese, and hippos are obese, and in the popular board game "Hungry Hungry Hippos," they eat marbles.
Çünkü kadın obez hipopotamlar da obez ve "Tonton Hippolar" adlı popüler masa oyununda misket yiyorlar.
The puffy bread.
Tonton ekmek.
That's Mr. Furley from Three's Company.
O tonton dedemiz, Mr. Furley. Three's Company'den
Oh, thank you so much, you darling man.
Çok teşekkür ederim tonton beyefendi.
Tonton has always loved dogs.
Bu amcan köpekleri hep çok sevmiştir.
Why did you mention Tonton?
Neden Tony'den bahsettin?
Her mommy's Kim Jong's concubine Her dad was killed By the Tonton Macoutes
Babası öldürülmüş Tonton Macoute tarafından
- Tonton.
- Tonton.
OK, uncle.
Tamam, tamam, tonton amcam.