Tope translate Turkish
25 parallel translation
It has not been tested, but we have placed our faith in the Isop-tope.
Henüz test edilmedi, ama tüm umutlarımızı izotopa bağladık.
Our wise men have put all their skill into this one Isop-tope.
Bilge adamımız tüm hünerlerini bu izotop için harcadı.
Can you take the Isop-tope past the Zarbi guards in safety?
İzotop'u Zarbi nöbetçilerinin yanından güvenle geçirebilir misin?
- And what of the value of our Isop-tope?
- Peki bizim izotopumuzun değeri nedir?
And I was thanking the Doctor for his faith in our Isop-tope.
Ve ben de Doktor'a izotopumuza olan inancı için teşekkür ediyordum.
Prapillus, look, it's the Isop-tope.
Prapillus, bak bu izotop.
Give me the Isop-tope.
İzotop'u bana ver.
In this time of the year we're "al tope".
Yılın bu zamanı,'ful'uz.
Oh-chip way-nob-ee teem-mock-uh an-tope-ah-nee.
Oh-chip way-nob-ee teem-mock-uh an-tope-ah-nee.
I am Azimullah and this is Chief of the Maratha army, Tatya Tope
Ben Azimullah bu da ordu komutanlarım Maratha, Tatya Tope
Sir, Captain Mohan Singh, requesting permission to join this evening's attack on the tope, sir.
Efendim, Yüzbaşı Mohan Singh, akşamki hücuma katılmak için izin istiyor.
Two years ago, my family were murdered by Pindari bandits, much like those same dogs that presently swarm about the tope.
İki yıl önce ailem Pindari haydutları tarafından öldürüldü. Birazdan savaşacağımız sürüye çok benziyorlar.
We'll clear the tope in the morning.
Sabah tapınağı temizleyeceğiz.
Apart from those killed in last night's action the tope's completely free from enemy forces.
Dün akşamki hareket sayılmazsa, tapınak tamamen düşman güçlerinden temizlendi.
Chief Tope, Chief Bhope, Chief Chief Bhope Tope...
Şef Tope, Şef Bhope, Şef Şef Bhope Tope
Chief Bhope Chief Tope...
Şef Bhope Şef Tope...
Bhope Tope Chief Tope Bhope Chief...
Bhope Tope Şef Tope Bhope Şef...
Bhope Tope Boom!
Bhope Tope Boom!
- Chief Tope, this way...
- Şef Tope böyle buyurun...
Chief Tope... sleeping like a baby! Look at that!
Şuna bak!
What's a tope?
"Tope" nedir?
And, uh, that sign was yellow and it said "tope", t-o-p-e.
Ve o levha sarıydı "tope", t-o-p-e.
I wish tope death.
Ölmek istedim.
"Tope"?
'Ful'mu?
I'm Chief Tope!
Ben de Şef Tope'yim!