Torna translate Turkish
42 parallel translation
However, if you persist in fighting among yourselves... antagonizing the guards and making way for accidents... like the one that happened in the machine shop this morning... - then all your privileges will be revoked at once. -
Bununla birlikte, aranızda kavga etmekten vazgeçmez bu sabah torna atölyesinde yaşanan olay gibi gardiyanlara karşı gelip kazalara sebebiyet verirseniz tüm ayrıcalıklarınız derhal iptal edilecektir.
I'll be hard at it, sweating me guts out at that lathe.
Gene o torna tezgâhının başında kıçımdan ter boşalacak.
But a metal worker stands at a lathe, that must be delicate work.
Ama bir metal işçisi torna tezgâhında çalışır, bu hassas bir iş olmalı.
Skilled hands engaged in precision lathe-work on rotary hydrogenic valves.
Torna tezgâhında devirli hidrojenik valfler üzerinde çalışan hünerli eller...
This was the time of Theodorus the master engineer of the age a man who is credited with the invention of the key, the ruler, the carpenter's square the level, the lathe, bronze casting.
Zamanın usta mühendisi Theodorus döneminde anahtar, cetvel, marangoz aparatları su terazisi, torna düzeneği ve bronz kalıp keşfedildi.
Look, you stand at your lathe and take your two bits home with you, while your corporation distributes dividends earned from your work.
Bak, siz torna tezgahının başında dikilir ve iki kuruş yevmiyeyle evinize dönerken,... şirketiniz sizin emeğinizden elde ettiği kâr hisselerini dağıtmakla meşguldür.
Earl P. showed me around the lathe, and then in the gym, the uppercut... followed by the left hook.
Earl P. beni torna tezgahıyla tanıştırdı. Sonra spor salonunda aparkat ve ardından gelen sol kroşeyle.
Seems you were too drunk to remember me or the tavern on Torna IV?
Demek ki beni hatırlayamayacak kadar sarhoşmuşsun ya da Torna IV'teki meyhaneyi?
A lathe operator who moved in after quarrelling with his parents about his fiancee.
Torna ustasıydı. Nişanlısı yüzünden ailesiyle tartıştığı için oraya taşınmıştı.
The house itself was easy, but the furniture... even with a microlathe, I'm not sure I'm going to get it all finished in time.
Evin kendisi kolay oldu ama Mikro torna tezgahı ile mobilyaları, zamanında bitirebileceğimi sanmıyorum.
Can you form some sort of rudimentary lathe?
- Torna tezgahı yapabilir misin? - Torna tezgahı mı?
She'll be back, don't worry, she'll be back.
Ma torna. Stai tranquilla, torna.
Our sh Op teacher got his hair caught in a lathe And then he got his whole scalp torn off
Atölye hocamız saçını torna tezgahına kaptırmış ve bütün kafa derisi yüzülmüş.
"Torna A Sorrento".
Torna a Sorrento.
Turning evil.
Kötü Torna.
Turning evil?
Kötü Torna?
Turning the north dorm into a gingerbread house.
Bir zencefilli ev içine kuzey yurt Torna.
Know how to work a vertical lathe.
Dikey torna tezgahında çalışmayı biliyor musun?
- Milling mechanics.
- torna operatörü.
We're milling mechanics.
biz torna operatörüyüz.
Twisting, turning, tossing, thinking
Büküm, düşünme, savurma, torna
Oh, hey, man, before I got picked up, I was apprenticing for a tool and die maker.
Hey dostum, yakalanmadan önce bir torna atölyesinde kalfalık yapıyordum.
When the inflammation is gone, I'll sing "Torna a Sorrento" for you.
İltihaplanma geçince senin için Torna a Sorrento'yu söyleyeceğim.
Turning a diplomat is a delicate procedure.
Bir diplomata donusmek torna gibi hassas bir islemdir.
There's a lot of machinery and metal lathes and high-speed drills.
Bir sürü makine, torna tezgahı ve yüksek hızlı matkapları olan.
Can you bring me, like, a bunch of Phillips head screwdrivers and, like, a Crescent wrench and, like, other tool things?
Bana Phillips kafalıklı torna vidaları, ay şeklindeki anahtarları ve diğer aletleri getirebilir misin?
In the lathe?
Torna mı?
So I had to make the form on a lathe, I had to melt the glass, I had to polish it with various grades of abrasives, just the way they made lenses in the 1 7th century.
Bir torna tezgahı oluşturmak, ve camı eritmek zorundaydım, değişik derecedeki zımparalarla cilalamalıydım, tıpkı 17. yüzyılda lensleri yaptıkları gibi.
I love lathes.
Torna severim.
Yeah, I think I saw the one for the DML vertical lathe on here - somewhere the other day. - No.
Sanırım ben dikey DML torna tezgahı için olan bir tane görmüştüm bir iki gün önce.
'The Haas ST30 turning lathe,'it offers precision grinding over full vertical stroke.'
Haas ST30 dönüşüm torna yatağıyla tam dikey zamanlı kesin öğütme sunar.
Now, I know you're all waiting for this particular model, but as we say, better lathe than never.
Hepinizin bu özel modeli çok beklediğini biliyorum. Ama biz'torna olsun da güç olmasın'deriz.
Remember this Lathe Machine?
Bu torna makinesini hatırlıyor musun?
- Chuck, I think.
- Sanırım Chuck ( torna aynası ).
- Chuck.
- Chuck ( torna aynası ).
He was screwing around with the lathe.
Torna tezgâhının etrafında boş boş dolanıyordu.
Turning.
Torna.
Lathe operator to you.
Torna tezgahı operatörün.
The daily walk, the lathe, the geometry lessons?
Günlük yürüyüş, torna, geometri dersleri?
It required one spent casing, one four-holed turret reloader, powder, one funnel for the powder - -
Bir tane boş kovan, dört delikli torna doldurucusu, barut, barut için bir fitil- -
We could check the machine shop again.
Torna atölyesine bakmalıyız.
I run a lathe.
Torna tezgahında çalışıyorum.