English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ T ] / Toyota

Toyota translate Turkish

390 parallel translation
This is Toyota Kawasaki here at the Mexican-United States border, where a huge task force of narcotic custom agents is preparing a surprise welcome for a vehicle which they say is constructed entirely of high-grade marijuana.
Toyota Kawasaki Meksika-ABD sınırından bildiriyor, narkotik şube ekipleri tamamen yüksek kalite marijuanadan yapıldığını söyledikleri bir araç için sürpriz bir hoşgeldine hazırlanıyorlar.
She pulled up in that red Toyota.
Kırmızı bir Toyota'yla geldi.
You said it was a Toyota.
Toyota'ydı dedi.
Have you ever seen Raoul in a Toyota?
Raoul'u hiç Toyota'da gördün mü?
Found another'78 Toyota sedan.
ÇAVUŞ RICO : Aha bir tane daha buldum, kanki'78 Toyota sedan Yeşil.
Look here, Toyotas, Datsuns, Hondas.
Şuraya bak, Toyota, Datsun, Honda.
October is inventory time, so right now, Statler Toyota is making the best deals of the year on all 1985-model Toyotas.
Ekim ayı, envanter ayıdır. Bugünlerde Statler Toyota, tüm 1985 model Toyota'larda... yılın en iyi fiyatlarını veriyor.
That's Statler Toyota in downtown Hill Valley.
Statler Toyota, Hill Valley şehir merkezinde.
- You drive a beige Toyota?
- Bej bir Toyota'mı kullanıyorsun?
[Man On TV] THE TOYOTA SR-5.
TOYOTA SR-5.
j O-O-OH, WHAT A FEELING jj jj TO DRIVE... TOYOTA jjjj
Toyota kullanmak... ne kadar da güzel bir duygu.
A fucking Datsun, a fucking Toyota, a fucking Mustang, a fucking Buick.
Kahrolası bir Datsun, Toyota, kahrolası bir Mustang, Buick. Kahrolası 4 teker ve bir koltuk!
He isn't a Toyota.
O bir Toyota değil.
Alvin, I was just thinking you've got enough vintage steel to make a few thousand toyotas.
Alvin, düşünüyordum da burda birkaç bin Toyota yapacak kadar çok çeliğiniz var.
That's a Toyota.
Toyota imiş.
And he's got a black Toyota 4 x 4.
Siyah bir Toyota 4x4'ü de var.
No. The taxi was a Toyota Corolla.
Hayir, Taksinin markasi Toyota Corolla " ydi,
"Toyota."
"Toyota..."
- "You asked for it, you got it, Toyota."
- İstediniz. Sizin oldu. Toyota.
Ladies, please, for your own safety, go with the Toyota Corolla.
Hanımlar, lütfen, kendi güvenliğiniz için rica ederim, Toyota Corolla ile gidin.
Well, it's like a Toyota, which was all I could afford.
Pekala, bu Toyota ya benziyor, benim gücüm buna yetiyor.
2.9 - Percent financing on a Toyota one - ton.
Toyota One Ton ( pikap modeli ) için yüze 2.9. finansman.
Kitty, is that your Toyota in the drive?
Kitty, Kullandığın Toyota senin mi?
Red, a Toyota?
Red, bir Toyota?
I can take the Toyota to work, and your mom can take the bus.
Ben iş için Toyota'yı alırım, ve annende otobüsü.
You still have the Toyota, it gets great mileage.
Toyota hala elinde, iyi yol katediyor.
The Toyota is blocking the car, I need the keys.
Toyota, arabanın önünü kapatıyor, anahtarlara ihtiyacım var.
It's okay for Eric, but you're taking the Toyota.
Ama Eric için sorun olmaz, sen Toyota'yı al.
Yeah, that's a Toyota.
Evet, Toyota'nın bir modeli.
Last time I did one of these gigs, they shoved me in the back of a Toyota.
En son yaptığım görüşmede, beni Toyotaya sokmuşlardı.
MVA, BMW vs. Toyota.
AK, BMW ile Toyota.
So I assume you drive the BMW, not the Toyota.
Sen, BMW'yi kullanandın herhalde, Toyota'yı değil.
- What is this, Toyota Previa?
- Hangi model bu, Toyota Previa?
Are you the owner of a brown Toyota Corolla license number ZSJ959?
Kahverengi bir Toyota Corolla'nız var mı? ... plaka numarası ZSJ959?
The car in front is a Toyota.
Önünde ki araba bir Toyota.
This guy took it apart like he was hot-wiring a Toyota.
Bu adam onu bir Toyota'nın kilidini açar gibi çözdü.
I went for one of those new Toyota's.
O Toyota'lardan birini aldım.
I think me and Lois number two here are going to go down to work and pay a little visit to Mr. Jackson's Lexus.
Sanırım ben ve Lois II işyerime doğru gidip Bay Jackson'ın Toyota Lexus'unu ziyaret edeceğiz..
The darn silver Toyota's been tailgating for the last 3 miles.
Şu gümüş renkli toyota 5 kilometredir bizi geçmeye çalışıyor
All right, silver Toyota, you win this round.
Pekala toyota bu sefer sen kazandın.
And then I would've been the silver Toyota.
Ve gümüş renkli Toyotanın yerinde de ben olurdum
A STIFF PRICK KNOWS NO CONSCIENCE.
Benim bildiğim tek Japonca ise Sony ve Toyota.
- Tom sold me my Toyota Sequoia.
- Tom Toyota Sequoia'mı bana satan adam.
- Toyota of Hollywood?
- Hollywood'un Toyota'sı mı?
- Toyota of Hollywood, yeah.
- Hollywood'un Toyota'sı, evet.
I was having lunch today with a guy who owns a Toyota showroom.
Bugün araba galerisi olan bir adamla öğle yemeği yedim.
- No, but it's a Honda, or a Toyota, or something.
- Hayır, ama bir Honda, - ya da Toyota, ya da onun gibi birşey.
Yeah, Toyota.
- Evet, Toyota.
I really like Toyotas.
Toyota'lar çok hoşuma gidiyor.
I could be the guy in the silver Toyota.
Toyotanın içindeki kişi ben olabilirdim
Let's take a Toyota!
Toyota alalım mı?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]