English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ T ] / Treble

Treble translate Turkish

112 parallel translation
Pick it up in the treble, like this, in a shoddish tempo.
Şu şekilde tizden başla, İskoç temposunda.
O, treble woe fall ten times treble on that cursed head whose wicked deed thy most ingenious sense deprived thee of.
Ah belaların yedisi birden, yetmişi birden yağsın başına, senin o gül gibi aklını karartanın, kalleşçe, namussuzca işlediği cinayetle.
Well, i can tell you this - i could treble it, quadruple it.
Üçe katlayabilirim, dörde katlayabilirim.
Suppose I were to treble it?
Farzedelim ki üç katı yaptım?
Uh, a little more treble, Stan.
Biraz tizi arttır, Stan.
- Treble.
- Tiz.
- Treble, right.
- Tiz, tamam.
But do I detect a slight reverberation in your treble?
Ama tizinde küçük bir yankılanma mı sezinledim?
So the notes in the spaces are F, A, C and E, but only in the treble clef.
Yani aralıktaki notalar fa, la, do ve mi'dir, ama sadece soprano anahtarda.
Peggy Sue's still stuck on "Treble Without a Cause."
Peggy Sue'nun aklı hala şarkıcı çocukta.
Double, treble!
İki kat, üç kat!
If I can do that, I can treble the market at a minimum.
Bunu başarırsam, bu pazarı rekabetini, minimuma indiririm.
asterix : He's going for a treble top, 1 80!
Üç sayılık atış deneyecek!
O, treble woe fall 10 times treble on that cursed head whose wicked deed thy most ingenious sense deprived thee of.
Ah belaların yedisi birden yetmişi birden yağsın başına. Senin o gül gibi aklını karartanın kalleşçe namussuzca işlediği cinayetle.
You give your money to chaps... And if the horse you like is the one that wins... Then they give you double your money back, or treble, or whatever.
Paranı bahisleri toplayana verirsin... beğendiğin at yarışı kazanırsa... verdiğin paranın iki katını ya da üç katını alırsın.
Treble your money for guessing?
Tahmin karşılığında üç kat para mı veriyorlar?
We'll treble it.
Başaracağız.
Could you turn the treble all the way down and put the bass all the way up? OK.
Şimdi tizi kısıp bası sonuna kadar açar mısın?
The treble's down, and the bass is up.
Tamam, tizi kapattım, bası açtım.
- Because of attorney's fees... ... punitive and possible treble damages that go with the suit....
Avukat ücretleri ve olası cezai yaptırımların kat kat fazla olabileceği düşüncesiyle...
And wherein Rome hath done you any scathe, let him make treble satisfaction.
Sizler Roma'nın geleceği için savaşacaksınız. Tüm gücünüzle. Korkusuzca.
If you beat Kilnockie tomorrow, you'll make it a clean sweep. The Treble.
Yarın Kilnockie'yi yenerseniz 3 kupayı da almış olacaksınız ki...
One down against the team chasing Treble. McQuillan on the bench? Not for long.
Üçüncü kupayı kovalayan bir takıma karşı Mcquillan yedek kulübesinde oturamazdı.
I'm on for the treble this year.
Bu yıl çok iddialıyım.
I wonder if you would have got the treble.
İddiaya girmeye cesaretin yeter mi bilemiyorum.
- A treble vodka, please.
- Vodka, lütfen.
I would be treble twenty times myself.
Size gelince sizden 3 kat daha üstün olduğumu düşünebilirsiniz.
Double six thousand and then treble that before a friend of this description should lose a hair through Bassanio's fault.
Gerekirse altı binin iki katını, üç katını ödeyin. Sizin hatanız yüzünden en yakın arkadaşınızın kılına bile zarar gelmemeli.
And his big manly voice turning again to a childish treble pipes and whistles in his sound.
O gür, erkeksi sesi, yeniden titreyen bir çocuk sesine benzer. Islık gibi çıkar sesi.
To win in treble 4, 8 and 3 for races 3, 4 and 8. $ 10,000 each bet
Üç misli kazanmak için... 4, 8 ve 3. yarışlar için, 3, 4 ve 8. Her bir yarış için 10,000 dolar.
"Here Comes Treble." So, end of day, we are going to have a little diversity policy freshener, because of some more problems at the Scranton branch.
Evet, bir işgününün daha sonunda, işyerimizdeki çeşitlilik politikasının biraz üstünden geçsek diyorum, zira Scranton şubemizde bu konuyla ilgili bazı problemler çıkmış.
- Is there too much treble?
- Tizler fazla mı? - Biraz.
One for the treble, two for the base.
Tiz için iki temel değer.
One for the treble, two for the base.
Bir tanesi tiz için, iki tane de merkez için.
Here Comes Treble, class of'96, was available for our big day, so I booked them.
Bela geliyor - 96 sınıfı büyük günümüzde boşmuş ve ben de onları ayarladım. Hiç sanmıyorum- -
Treble it.
Üçe katlayın.
And that, um- - the little treble clef.
Bu, evet bu, küçük sol anahtarı.
You're treble-checking what I've double-checked.
- Benim zaten kontrol ettiğim şeyi siz tekrar kontrol ediyorsunuz.
O, treble woe, fall ten times treble on that cursed head, whose wicked deed thy most ingenious sense deprived thee of.
Ah belaların yedisi birden, yetmişi birden yağsın başına, senin o gül gibi aklını karartanın kalleşçe, namussuzca işlediği cinayetle.
There's too much treble on them. That's the fecking problem.
Bu hoparlörlerde çok fazla titreşim var.
With my a cappella group, here comes treble? Hmm.
15 çörek lütfen.
- I know you don't like it, but it's gonna be treble pay and we're gonna need the money.
- Sevmediğinizi biliyorum ama üç misli para ödeyecekler ve bizim bu paraya ihtiyacımız var.
Treble bother!
Üç kat baş belası!
In Here Comes Treble, I had four solos, Broccoli Rob had three.
İşte sorun. Benim dört tane solom vardı. Brokoli Rob'ınsa üç tane.
Lower the treble, son.
Sesini alçalt oğlum.
1 Double and 1 Treble.
1 duble ve 1 üçleme.
Treble it?
Üç katı?
We use only the finest baby frogs, dew picked and flown from Iraq, cleansed in the finest quality spring water, lightly killed, and sealed in a succulent Swiss quintuple-smooth full-cream treble milk chocolate envelope, and lovingly frosted with glucose!
En iyi kalite yavruları kullanırız. Irak'tan taze taze toplanıp uçakla gelir. En iyi kalite memba suyuyla temizlenir.
I want the Treble.
Üçlüyü istiyorum.
It was at least a double, I think it was a treble.
- Yoksa sorun olur
Treble it!
Üçe katlayabiliriz.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]