Trimmer translate Turkish
64 parallel translation
Use the tail trimmer.
Kuyruk düzelticileri kullan.
This is the main engine which propels it underwater at a rate of two knots, the reciprocating stabilizer mechanism, the high-voltage acid batteries, the multi-stage compressor, ballast-tank trimmer, the air pump, which filters and recirculates the air...
Bu motor su altında iki deniz mili hızla çark ediyor. Değişimli dengeleyici mekanizma. Yüksek voltajlı asit akümülatör.
He's going to get the camp counsellor with the hedge trimmer.
Şimdi hızarla kamp danışmanını öldürecek.
This mailman in Lawndale freaked out, chopped up his family with a trimmer.
Lawndale'de bir postacı cinnet geçirip, ailesini doğradı.
- You forgot the trimmer.
- Tırpanı unuttun.
There was Yoshi, drunk as a lord, recklessly swinging his hedge trimmer.
Her neyse. Lordlar gibi sarhoş olan Yoshi vardı, düşüncesizce çit budayıcıyı sallıyordu.
I can't cut anyone's balls off with a trimmer now, can I?
Kırpma makinası ile taşaklarını kesemez miyim sanıyorsun?
His hands were amputated crudely, probably by some household tool... garden shears or possibly a hedge trimmer.
Elleri acemice kesilmiş, muhtemelen evde kullanılan bir aletle... bahçe makası ya da budama makası olabilir.
And you look trimmer than your pictures
Ve resimlerindekinden daha zayıfsın.
I think the next model up comes with this trimmer attachment.
Sanırım bir sonraki modeline makas da takacaklar.
In fact, I'd say I'm a little bit trimmer than you, fatboy!
Aslında söylemeliyim ki, senden biraz daha zayıfım şişko!
They got that little trimmer thing he was stabbed in the throat with.
Boğazına saplanmış küçük bıçak ellerinde. Bir kadın silahı.
Have an eyebrow trimmer by any chance?
Kaş makasın yanında mı acaba?
Trimmer?
Makas?
See that tool down there, looks like a hedge trimmer?
Oradaki aleti görüyor musun? Çit makası gibi olan.
Nose hair trimmer.
Burun kılı düzelticisi.
Did you dispo your tree trimmer without my okay?
Sen ağaç kesen hastanı benim bilgim dışında taburcu mu ettin?
That ear and nose hair trimmer I got him was just money down the drain, huh?
Ona aldığım burun ve kulak kılı temizleyicisi israf olmuş, değil mi?
Um, a contractor, a painter, a tree trimmer, a window washer.
Yüklenicinin, boyacının, ağaç budayıcının. pencere silicinin.
If you want a slimmer, trimmer waistline...
Eğer daha ince, kaslı bir bel istiyorsanız...
And you wouldn't want to show up with an electric hedge trimmer.
Ve elektrikli çim biçme makinesiyle gelmek istemezsin heralde.
A hedge trimmer?
Çim biçme makası?
Said he'd bring a fridge and comes with a hedge trimmer.
Buzdolabı getireceğini söylüyor, ama elinde çim biçme makasıyla geliyor.
A little, uh, hair-trimmer thing.
Küçük bir saç düzeltici.
I'm buying three of you foot massagers and one of you a nose hair trimmer.
Üçünüze ayak masaj aleti alacağım. ... ve birinize de burun kılı temizleyicisi.
Nose hair trimmer.
Burun kıllarını temizleme cihazı.
I'd like to order the talking inflatable nose and ear hair trimmer.
Şişme seyahat havuz filtresi almak istiyorum da.
He doesn't like Rama. But he doesn't mind borrowing our hedge trimmer.
Rama'yı hiç sevmez ama çim biçme makinemize bayılır.
This tree-trimmer, george something.
Ağaç budayıcı, George.
So I'm thinking, "trimmed trees. Tree-trimmer."
Budanmış ağaçlar, ağaç budayıcı...
You're a fucking tree-trimmer.
Kahrolası bir ağaç budayıcıydın.
- On the obvious difference between season mulch and redwood bark chips when he came at me with an edge trimmer.
Kurutulmuş saman ve sekoya kabuğu arasındaki farkı anlatırken bahçe makasıyla saldırdı.
Bessette was attacked with your hedge trimmer. Come on.
- Hadi ama.
Hey, what was my nose hair trimmer doing in your bathroom?
Hey, burun tüylerini alma makinasının senin banyonda ne işi var?
ls that your father's beard trimmer?
o babanın tıraş makinası mı?
Is that my beard trimmer?
O benim traş makinem mi?
Using your fucking balls trimmer instead of going to the barber.
Berbere gitmek yerine, taşaklarına sürdüğün aletle tıraş oldum resmen.
Trimmer,'cause now you're starting to get hairs in weird places.
Kıl alma makinesi, garip yerlerde çıkan kıllar için.
I was a little trimmer then.
O zamanlar daha formdaydım.
ALWAYS A BEARD TRIMMER, NEVER A BEARD.
Hep tıraş bıçağı oldum, asla sakal olamadım.
Hedge trimmer accident?
Bitkileri budarken mi?
- You meet the reanimated body of the guy you beheaded last year, only he's got a new head stitched on with what looks like plastic weed-trimmer line and wears that unique expression of you're-the-man-who-killed-me - last-winter resentment that one so rarely encounters in everyday life.
Tek farkı, vücuduna çim biçme makinesinin plastik çekeceğiyle dikilmiş gibi duran yeni kafası ve suratındaki, insanın hayatı boyunca nadiren karşılaşabileceği o eşsiz "geçen kış beni öldüren herif sensin" ifadesi olması.
nose hair trimmer.
Burun, saç, favoriler.
You went a little nuts with the hair trimmer, don't you think?
Tıraş makinesiyle aran bayağı iyi galiba, öyle mi?
Do we have to steal my moustache trimmer?
Bıyığımı tıraş ettiğim makineyi de çalmak zorunda mıyız?
- with Tony Trimmer and Gerry Birrell.
-... Tony Trimmer ve Gerry Birrell yer almakta.
It's like Occam's beard-trimmer...
Occam'ın kıl-düzelticisine benziyor..
Trimmer, and you're Newton.
Trimmer, sen de Newton.
I don't care if it's a nose trimmer.
Burun makası bile olur.
Uh, Greg Trimmer...
Greg Trimmer...
You're so much trimmer than you are on TV.
- Yok canım. TV'de göründüğünden daha güzel olduğunu söylemişler miydi hiç?